Hatice Yürekli İzmir’de partisinin kızıl bayrağına sarılı olarak toprağa verildi...

TKİP kurucu üyesi ve Ölüm Orucu 1. Ekip Direnişçisi Hatice Yürekli’nin cenazesi 25 Nisan günü İzmir’e getirildi. Hatice Yürekli’nin ölümsüzleştiği haberi gelir gelmez cenazenin karşılanması ve toprağa verilmesi için hazırlıklar başladı. Cenazenin organizasyonunu İzmir Hücre Karşıtı Platform üstlendi. Birçok sendika, DKÖ ve kuruma cenaze törenine katılım için çağrı yapıldı.

Yoldaşları, dostları ve ailesinden oluşan 250 kişilik kitle saat 12:30’da Kuruçeşme Camii önünde buluştu. Topluluk buradan sloganlar eşliğinde arabalara binerek Buca-Kaynaklar mezarlığına gitti. Mezarlığın girişinde kortejler oluşturuldu. Yürüyüşte Hatice Yürekli’nin resimleri, İzmir Hücre Karşıtı Platform’un “Hatice Yürekli ölümsüzdür!” ibaresi taşıyan çelengi ve Hatice yoldaşın resminin bulunduğu Kızıl Bayrak imzalı çelenkler taşındı. Mezarlık girişinde jandarma tarafından diğer Ölüm Orucu şehitlerinin fotoğraflarına ve pankartlarına el konuldu.

Kitlenin tamamının mezarlığa girmesinin ardından sloganlarla yürüyüşe geçildi. Yürüyüş boyunca “İçerde, dışarda hücreleri parçala!”, “Devrim şehitleri ölümsüzdür!”, “Hatice Yürekli ölümsüzdür!”, “Gün gelecek, devran dönecek, katiller halka hesap verecek!”, “Yaşasın devrimci dayanışma!”, “Zindanlar yıkılsın tutsaklara özgürlük!” vb. sloganlar sıkça atıldı.

Mezar başına gelindiğinde tüm devrim şehitleri için saygı duruşu yapıldı. Önce İzmir Hücre Karşıtı Platform tarafından F tipi saldırısını teşhir eden, direnişçilerin taleplerinin bir an önce kabul edilmesi gerektiğini anlatan, insanları duyarlı olmaya çağıran bir konuşma yapıldı. Daha sonra yoldaşları ve kardeşi tarafından konuşmalar yapıldı. Hatice yoldaşın kardeşi; “Biz onun davasını şimdiye kadar anlayamadık. Seçimini bencil bir seçim olarak gördük. Ama artık onu çok daha iyi anlıyoruz. Hatice davasına o kadar bağlıydı ki, bedenini ölüme yatırmaktan bile çekinmedi” diye konuştu.

Yoldaşları tarafından ise Hatice’nin parti ve devrim davasına bağlılığı, direnişçi kimliği, davası uğruna tereddütsüz öldüğü anlatıldı ve sosyalizmin kızıl bayrağını kapitalizmin burçlarına dikene kadar bu zorlu kavganın süreceğine dair and içildi. Hatice yoldaşın en sevdiği parça olan “Görüş kabini” hep birlikte söylendi ve sevdiği bir şiir, cezaevinde birlikte kaldığı bir yoldaşı tarafından okundu.

Hatice Yürekli gözbebeği gibi koruduğu partisinin bayrağıyla toprağa verildi. Bu sırada “Hatice yoldaş ölümsüzdür!”, “Bedel ödedik, bedel ödeteceğiz!”, “Habip yoldaş, Ümit yoldaş, Hatice yoldaş ölümsüzdür!”, “Katil devlet hesap verecek!”, “Yaşasın Ölüm Orucu Direnişimiz!”, “Devrim şehitleri ölümsüzdür!”, “Devrimciler ölmez, devrim davası yenilmez!”, “Yaşasın Türkiye Komünist İşçi Partisi!” sloganları gür bir şekilde haykırıldı.

Tören bitiminde tekrar kortejler oluşturularak mezarlık girişine kadar sloganlarla yüründü. Giriş kapısının önünde durularak, son kez Ölüm Orucu şehitlerinin isimleri tek tek sayılarak “ölümsüzdür” sloganı atıldı. Son olarak, Ölüm Orucu Direnişi’ne İzmir’den dışarıdan destek veren TAYAD’lı Erdoğan Güler’in cenazesinin memleketine uğurlanmasına çağrı yapıldı.

Hatice yoldaş ölümsüzdür!
Devrimciler ölmez, devrim davası yenilmez!

---

Ölüm oruçlarına destek vermek için dışarıda tutsak yakınlarının başlattığı Ölüm Orucu Direnişi’nin 164. gününde Şenay Hanoğlu şehit düştü.

Şehit düştüğü 22 Nisan Pazar günü Armutlu Cemevi’nde 350 kişinin katıldığı bir anma düzenlendi. Anmada cenazenin 23 Nisan Pazartesi günü Gazi Cemevi’nden kaldırılacağı duyuruldu.

Törene gelenler, Gazi Cemevi’nde sabahın erken saatlerinden itibaren toplanmaya başladılar. Saatler ilerledikçe Cemevi’ne gelenlerin sayısı arttı. Öğle saatlerinde Armutlu’dan otobüslerle gelen kitlenin önü Gazi Mahallesi girişinde tutuldu. İki kişi askerlik sorunu olduğu gerekçesiyle gözaltına alındı. Adli tıp işlemlerinin bitmek üzere olduğu haberi geldiğinde Cemevi önünde toplanan kitle sloganlar atarak marş söylemeye başladı. Aynı saatlerde İkitelli’de Sibel Sürücü’nün cenazesine katılanlar da döndü. Cenaze Adli Tıp’tan gelene kadar sloganlar atıldı, halaylar çekildi.

Cenazede sıkça; “Şenay Hanoğlu ölümsüzdür!”, “Sibel Sürücü ölümsüzdür!”, “Hatice Yürekli ölümsüzdür!”, “Katil devlet hesap verecek!”, “Bedel ödedik bedel ödeteceğiz!”, “Yaşasın Ölüm Orucu Direnişimiz!”, “Kahramanlar ölmez, halk yenilmez!” sloganları atıldı.

Komşuları Şenay Hanoğlu’nu anlattılar. Ayrıca Hanoğlu’yla birlikte açlık grevine yatan Himmet Ekinci, Şenay’ın mücadeleci kimliğini ve devrime olan adanmışlığını anlattı.

Cenaze geldiğinde kitlenin öfkesi bir anda kabardı ve “Katil devlet hesap verecek!”, “Anaların öfkesi katilleri boğacak!” sloganları gür şekilde atıldı. Cenaze kızıl beze sarıldıktan sonra yürüyüşe geçildi. Kitlenin önünde “Ölüm orucu şehidi Şenay Hanoğlu ölümsüzdür!” pankartı açıldı. Ayrıca “Yaşasın Ölüm Orucu Direnişimiz” ve “Kahramanlar ölmez halk yenilmez” pankartları açıldı. Yürüyüş boyunca “Şenay Hanoğlu, Hatice Yürekli, Sibel Sürücü ölümsüzdür!” ve “Yaşasın Ölüm Orucu Direnişimiz!” sloganları sürekli ve öfkeli bir şekilde haykırıldı.

Gazi karakolunun önüne gelindiğinde, “Katil devlet hesap verecek!” sloganı büyük bir öfkeyle atıldı. Yürüyüşün bitiminde otobüslere binilerek Cebeci mezarlığına gidildi. Cenaze gömüldükten sonra tüm devrim şehitleri için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Kitlesel bir katılımla gerçekleşen tören Şenay’ın en sevdiği türkü olan Karahisar Kalesi’nin söylenmesi ile bitirildi.

Anaların öfkesi katilleri boğacak!
Devrim şehitleri ölümsüzdür!

SY Kızıl Bayrak/İstanbul

---

Devrimci tutsakların sürdürdüğü Ölüm Orucu başeğmez bir kararlılıkla baharı karşılarken, şehit düşen tutsaklar direnişi taçlandırmaya devam ediyor. Şehitler kervanına 22 Nisan’da Hatice Yürekli ve Şenay Hanoğlu’yla birlikte Sibel Sürücü de katıldı.

TKEP/L dava tutsağı Sibel Sürücü, Kartal F Tipi Cezaevi’nden kaldırıldığı Bayrampaşa Hastanesi’nde direnişinin 124. gününde şehit düştü.

23 Nisan’da ailesinin İkitelli’deki evine getirilen Sibel’i içinde TUYAB’lı ailelerin de olduğu kalabalık bir kitle sloganlarla karşıladı. “Sibel Yoldaş ölümsüzdür!”, “Katil devlet hesap verecek!”, “Yaşasın Ölüm Orucu Direnişimiz!”, “Bedel ödedik, bedel ödeteceğiz!”, “Anaların öfkesi katilleri boğacak!”, “Yaşasın devrimci dayanışma!” sloganları haykırıldı. Alkışlarla evden kızıl bayrağa sarılı olarak çıkarılan Sürücü, tutsak analarının omuzlarında İkitelli Cemevi’ne getirildi. Burada da kalabalık bir kitle tarafından “Devrim şehitleri ölümsüzdür!” sloganıyla karşılandı. Cemevi’nde baba Sürücü, dini tören yapılmayacağını ve kızının hakettiği biçimde dostlarıyla birlikte uğurlanacağını belirtti ve kısa bir konuşma yaptı. Konuşmanın ardında devrim şehitleri adına bir dakikalık saygı duruşu yapıldı ve kortej oluşturularak yürüyüşe geçildi. “Sibel Sürücü ölümsüzdür!, DETAK” imzalı pankart açıldı. Sloganlarla birlikte yürünürken polis yola barikat kurdu ve yürütmeyeceğini söyledi. Aileyle yapılan uzun süren tartışmadan sonra barikat aşıldı ve tekrar yürüyüşe geçildi. Ardından yeni bir barikat kuruldu. Burada d köprüye kadar yürünmesi ve oradan arabalara binilerek mezarlığa gidilmesi üzerinden anlaşıldı. Yaklaşık 600 kişilik bir kortejle köprüye gelindi ve burada da sloganlar gür bir şekilde atıldı. Daha sonra otobüslere binildi ve Ayazma Mezarlığı’na gidildi. Arabalardan inilip yine bir kortej oluşturularak mezarlığa gelindi. Mezar başında Sibel Sürücü’nün Ölüm Orucu’ndayken yoldaşlarına yazdığı ir mektup okundu.

Partisinin sloganları atıldı. Üzerine parti bayrağı serilerek kızıl karanfillerle süslendi. Saygı duruşunun ardından Sibel Sürücü ölümsüzlüğe uğurlandı.