21 Temmuz 2017
Sayı: KB 2017/28

Dikta rejimine karşı mücadeleyi yükseltelim!
Sırada tek tip elbise var
Basın özgürlüğü üzerine
AKP iktidarının büyüyen korkusu
Erdoğan’ın ağzından malumun ilanı
Sömürüye ve OHAL’e karşı sınıfın birliği ve dayanışması
Resmi işsizlik rakamları ve karartılamayan gerçekler!
İşsizlik Sigortası Fonu sermayenin hedefinde
Yazaki’de direniş üç haftayı geride bıraktı
Emekçilerin direnişi sürüyor: OHAL işçi ve emekçilere karşı ilan edildi!
“Bir kişi de olsa direniş devam edecek!”
SIO Automotive’de taşeron güvenlik işçilerinin direnişi üzerine
Uğur Konfeksiyon saldırılarına kadın düşmanlığını da ekledi!
Kızışan hegemonya kavgası ve Almanya-Fransa ekseninin savaş hazırlıkları
Mesleki eğitim ve mücadele semineri
Bakırköy’de rant projesi: 17 bin ağaç katledilebilir!
Yaşasın direniş, yaşasın zafer!
Kavganın partili şairi Vaptsarov
Gerçek özne
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Emekçilerin direnişi sürüyor: OHAL işçi ve emekçilere karşı ilan edildi!

 

KHK’larla ihraç edilen Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) üyesi emekçilerin İstanbul’daki direnişi devam ediyor. Direnişçiler Pazartesi, Çarşamba ve Cumartesi günleri Kadıköy Altıyol ve Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda oturma eylemlerini sürdürüyor. Eylemlerde teşhir konuşmaları yapan direnişçiler imza toplayarak açlık grevinde kritik aşamaya gelen Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’ya dikkat çekiyorlar. Direniş kararlılıklarını vurgulayan emekçiler, mücadele çağrısı yapıyor.

15 Temmuz günü Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda eylemler sürerken emekçilere seslenen direnişçi kamu emekçisi Muhammed Sevinçtekin, iktidarın “darbecilerle mücadele” yalanıyla ilerici-demokrat kesime ve KESK’e saldırdığına dikkat çekerek, Türkiye’nin yüzde 50’sinin “terörist” ilan edildiğini belirtti. Erdoğan’ın OHAL için patronlara sarf ettiği sözleri de hatırlatan direnişçi kamu emekçisi, OHAL ile işçi ve emekçilerin mağdur edildiğini söyledi. Kadıköy Altıyol’daki eylemde de parasız, bilimsel, anadilde eğitim, parasız ve nitelikli sağlık hizmeti vb. talepler uğruna mücadele ettikleri için KHK’ların hedefi oldukları belirtilerek, devletin sermayeye hizmet etmesi ve emekçilere düşman olması teşhir edildi.

17 Temmuz günü Kadıköy Altıyol’da konuşan direnişçi emekçi Ali Haydar Arıkuşu “Direnme kararlılığımızı meydanlarda haykırıyoruz” diyerek hukuksuzca ihraç edildiklerine dikkat çekti. Kamu emekçilerinin birçok ilde direndiklerine değinen Arıkuşu “Saldırıları püskürteceğiz” dedi. Bakırköy Özgürlük Meydanı’ndaki eylemde ise Bakırköylülere seslenen direnişçiler, AKP-cemaat ilişkisini teşhir ederek darbe girişiminin ardından “FETÖ” bahanesiyle işçi ve emekçilerin saldırıya uğradığını belirtti. On binlerce kamu emekçisinin hiçbir delile dayanılmadan hakız ve hukuksuz bir şekilde ihraç edildiğini anlatan kamu emekçileri; buna rağmen sadece 50-60 civarında kamu emekçisinin direndiğini belirtti. Kendilerinin haklı ve meşru olduğunu vurgulayan direnişçiler; 22 haftadır direndiklerini ve işlerine dönene kadar direnişlerini kararlılıkla sürdüreceklerini vurguladılar.

18 Temmuz günü Şirinevler metrobüs çıkışında bildiri dağıtımı yapan emekçiler direnişlerini anlattılar. Dağıtımın ardından gerçekleştirdikleri basın açıklamasında ise tüm muhalif kesimlere gözaltı ve tutuklama saldırıları yöneltildiğine dikkat çekilerek, keyfi yönetim biçimini süreklileştirmek için OHAL’in uzatıldığı söylendi. Direnişçiler, “Hak verilmez alınır, haklar yasalardan önce gelir!’ diyerek kurduğumuz sendikalarımızı ve kamu emekçilerinin haklı mücadelesini Kanun Hükmünde Kararnameler ile teslim alamayacaksınız. Asla AKP’nin memuru olmayacak ve sonuna kadar direneceğiz!” dediler.

19 Temmuz günü Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda konuşan direnişçi Onur Pekşen görev yaptığı bir okulda bir öğretmenin taciz suçu sebebiyle açığa alındığını, kendisinin ise demokratik talepleri savunduğu için ihraç edildiğini hatırlatarak “Demek ki benim parasız eğitim, parasız sağlık istemem taciz suçundan daha ağır bir ‘suçmuş’” dedi. Kadıköy’de yapılan açıklamada ise iktidarın darbe girişimini fırsat bilerek tek adam rejimini dayattığı, gasp edilen haklarına sahip çıkanların da polis terörüyle karşılaştığı ifade edildi. Açıklamada “Bizi geleceksiz, iradesiz, güvencesiz bırakmak isteyenlere ‘hayır’ diyoruz. ‘Emeğimiz bizimdir’ diyerek yıllardır yürüttüğümüz mücadeleye sahip çıkıyoruz” ifadeleri kullanıldı.

 

 

 

 

Saldırılara karşın Yüksel direnişi sürüyor

 

OHAL ve KHK’larla ihraç saldırılarına karşı Ankara Yüksel Caddesi’ndeki direniş her gün yaşanan polis saldırılarına rağmen devam ediyor.

15 Temmuz günü direnişçi Nazife Onay’ın da aralarında olduğu emekçiler, 13.30 açıklaması için Konur Sokak’ta bir araya geldi. Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın 9 Mart’tan beri açlık grevinde olduğuna dikkat çeken ozalit açılarak “Nuriye, Semih onurumuzdur!” sloganıyla başlayan eylem, Nazife Onay’ın yaptığı açıklamayla devam etti. Eylem başladığı andan itibaren polis de “dağılın” dayatmalarında bulunurken açıklama yapıldığı sırada saldırıya geçerek 5 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltılar arasında, eylemi görüntüleyen Seyri Sokak ekibinden Oktay İnce de yer aldı.

16 Temmuz günü 250. gününde olan Yüksel direnişinde sloganlarla 13.30 açıklaması için toplanan emekçiler “valiliğin yasak kararı”nı bahane eden polisin saldırısıyla karşılaştı. “Dağılın” dayatmalarının ardından saldırıya geçen polis 5 kişiyi gözaltına aldı. Saat 18.00’de yapılmak istenen eylemde de 4 kişi gözaltına alındı.

17 Temmuz günü de öğle ve akşam açıklamalarına polis saldırıları sürerken, çekim yapanların da saldırıyı görüntülemeleri engellenmeye çalışıldı.

18 Temmuz günü de direniş ve polis saldırıları sürerken kalp rahatsızlığı olduğu belirtilmesine rağmen ilacını alması engellenen Cemile Karakaş işkenceyle gözaltına alındığı araçta fenalaştı. Karakaş adli kontrol için hastanede gözetim altında tutulurken gözaltılar akşam üzeri serbest bırakıldı.

19 Temmuz gününde yapılan eylemde de 6 kişi gözaltına alındı.

Öte yandan, hakkında ev hapsi cezası verilen Yüksel direnişçisi Acun Karadağ da evinin bahçesinde eylemlerini sürdürüyor.

 
§