İçindekiler:

27 Eylül 2022
Sayı: KB 2022/30

Sosyal bunalım derinleşiyor...
"Sosyal konut balonu"
Karanlığı kitlelerin direnişi püskürtebilir!
Düzen siyasetinde ırkçılık
Sosyal medya rejimin hedefinde...
Saray rejiminden hesap soralım!
Çocukların payına açlık düştü
"Sosyal" rant projesi
Birleşik mücadele
"İş çok, iş beğenmemek var"
Bu pisliği işçilerin örgütlü gücü temizler!
Türkiye'de işçi sınıfının görünümü"
Ulucanlar katliamının politik anlamı ve arka planı
İran'da sarsıcı gelişmeler
Şangay İşbirliği Örgütü zirvesi
Ermenistan-Azerbaycan çatışması
Almanya'da emekçiler eylemde!
Fransa'da karşılama grevleri!
Dünya Kadın Konferansı'nın ardından...
"Afrikalı kadınlar politik yaşama katılmalı"
"Konferans hedef belirlemeli"
Gençlik mücadelesinin yeni dönemi
"Yurtlara yerleştirme" yalanı
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

“Konferans, kısa ve uzun vadeli hedef belirlemeli”

 

Tunus’ta gerçekleşen 3. Uluslararası Kadın Konferansı’na katılan ve Avrupa’da faaliyet gösteren Sosyalist Gençlik Hareketi aktivistiyle konferans üzerine konuştuk…

- Kendiniz tanıtır mısınız?

- Ben Avrupa’da faaliyet gösteren Sosyalist Gençlik Hareketi aktivistiyim. Asıl adıyla Socialist Youth Movement. Buraya birleşeni olduğumuz ve bu çalışmanın öncülüğünü üstlenen Avrupa Demokratik Kadın Hareketi ile geldik. Özellikle genç kadınlar olarak kadın hareketimiz ile birlikte kadın sorununa dair kadın örgütlenmesi ve kadın mücadelesini güçlendirmek hedefiyle çalışma yürütüyoruz.

-  Geldiğiniz ülkedeki sınıf ve kadın çalışması hakkında ne düşünüyorsunuz?

- Avrupa’da, Almanya, İsviçre, Avusturya gibi ülkelerde, her bölgenin kendi koşullarını ve toplumsal çelişkilerini göz önünde bulundurarak coğrafi yapıya has örgütlenmeler var. Bu ülkelerde son yıllarda daha da yaygınlaşan feminizm akımı yer almakta, özellikle emperyalizmin hakim olduğu bu ülkelerde burjuva çözümü temelinde mücadele biçimlerinin öne çıktığı feminizm yaygınlaşmaktadır. Devrimci ve sol ilkelere dayalı; nihai hedefi sosyalizm olan Türkiye/Kuzey Kürdistan göçmen kökenli kadın örgütlerinin ve benzeri örgütlenmelerin varlığı, önemli bir noktada durmaktadır. Sınıf mücadelesi eksenli hareketler oluşu dolaysıyla farklılıklar göstermektedirler. Böylesi kritik günlerden geçtiğimiz bu süreçte, farklılıklarımızın bilincine varmak, ancak mücadelemizi güçlendirmek için ortak hedef ve taleplerle feminist hareketleri ve diğer kadın gruplarıyla birleşmeliyiz. Ancak şunu da bilmeliyiz ki, kadının özgürleşmesi mücadelesi, sınıf mücadelesi ile birlikte yürütülmelidir. Reformlarla değil, kapitalist sistemin yıkılmasıyla kadının gerçek anlamıyla özgürlüğü sağlanır. Bu yüzden de devrimci kadın mücadelesi daha da güçlendirilmelidir. Sosyo ekonomik ve ülkelerin politik ve kültürel yapılarına paralel, var olan sorunların farklı taleplerle ve farklı mücadele biçimleriyle geliştirilip aynı nihai hedef yani sosyalizm hedefinde birleştirilmesi amaçlanmalıdır.

- Bu konferanstan ne bekliyorsunuz?

Her ülkenin kendine has kadın sorunları olsa da kadın her coğrafyada kadındır. Dolayısıyla bu konferanstan ülkelerdeki kadın mücadelesini, yaşadıkları zorlukları ve taleplerini öğrenmek istiyoruz. Aynı zamanda enternasyonal dayanışmayı yükseltmek ve ortak çözümler üretebileceğimiz bir sistemin gerçekleşmesini ümit ediyoruz. Bu şekilde dünya çapında kadın mücadelesini yükseltebiliriz. Konferansın en önemli noktalarından biri de genç kadınları örgütleme perspektifiyle, gelecek dönemde pratik çalışmaların yaygınlaşmasını sağlamalıdır. Konferans, kısa ve uzun vadeli hedef belirlemeli, buna dair faaliyet programını çıkartmalı.

Kızıl Bayrak / Tunus

 

 

Savaşın gölgesinde sosyal medya tartışmaları

 

Tunus’ta gerçekleşen 3. Uluslararası Kadın Konferansı’na Rojava’dan katılan delegeyle konferans üzerine konuştuk…

- Kendinizi kısaca tanıtır mısınız?

- Başlangıçta çalışmalarımızdan ve Star Kadın Konfederasyonu’ndan bahsedeceğiz. Star 2005’te Suriye’de kuruldu. İlk ismi “Yekitiya Star”dı. Devrimden sonra çalışmalar genişletildi. Bu esas üzerinde 6. Kongremizi gerçekleştirdik ve isim değişikliğine gittik. Star Kongresi çalışmalarını komite üzerinden örgütlüyor. Diplomasi, ekoloji, mali, sağlık, siyasi, toplumsal ve kültürel çalışmalarda yürütülüyor.

- Geldiğiniz ülkedeki kadın ve sınıf mücadelesi hakkında ne düşünüyorsunuz kısaca anlatır mısınız?

- Star Kongresi’nin Rojava devrimine çok büyük desteği oldu hem de özerk yönetimin kendi içerisinde eşbaşkanlık sistemine de desteği oldu. Kadın haklarının savunulması için de kanunlar çıkarıldı. Zaten bizim mücadelemiz bu alanda devam ediyor. Kongra Star Doğu ve Kuzey Suriye’nin kadın meclislerinin kurulmasında birçok farklı renkleriyle destek verdi. Bu esas üzerinde Ermeni ve Arap kadınları yürütmesi de kuruldu. Ve böylece Suriye kadın yürütme meclisi kuruldu. Yürütme meclisine 150 kişiden fazla kadın katılım yapacağız. Doğu ve Kuzey Suriye’de yürütülen tüm çalışmalar ve eylemler bu esasta yürütülüyor.

- Kadın konferansından ne bekliyorsunuz?

- Bu kongreye katılımımızdaki amaç ve hedef, bu çalışmaların güçlü bir şekilde devamını getirmesidir. Biz çalışmalarımızın sadece Doğu ve Kuzey Suriye’de kısıtlı kalmasını istemiyoruz. Bunun için güçlü bir katılım ile askeri ve yürütme çalışmalarını dünyadaki tüm kadınlara duyurmak ve ulaştırmak istiyoruz. Kadın mücadelesi bizim esas görevimizdir. Bu esas üzerinde Ortadoğu’da birçok eylem yapıldı. Zaten bizim bu kongrenin içerisinde bulunma sebebimiz de bunun üzerineydi. Ve bizim bu kongreden büyük bir umudumuz var; tüm kollarda kadınların güçlenmesi. Ermeni, Süryani ve Arap kadınları da kendi renkleriyle bu çalışmalarda yer alıyor. Özellikle kadın ölümlerine karşı daha güçlü çalışmalar yürütmek istiyoruz. Tüm dünyada kadınların eşit, demokratik ve özgür yaşamaları esas amacımız ve görevimizdir. Bu kongrenin felsefesi budur.

Kızıl Bayrak / Tunus