İçindekiler:

28 Mayıs 2022
Sayı: KB 2022/19

Kitlelerin örgütlü direnme iradesini güçlendirelim!
Türk sermaye devletinin yeni işgal planı
Erdoğan'ın NATO pazarlığı
Zorbalık, çürüme...
"Biz mücadele yolunu seçtik"
Pressan'da direniş başladı
Davos zirvesi
Kapitalizmin "yeni riskler çağı"
Küresel açlık tehlikesi
ABD gerilimi tırmandırıyor
Kapitalizm, savaş ve parti programı- H.Fırat
Finlandiya, İsveç, NATO ve emperyalizm
ABD'de savaşa farklı yaklaşımlar
Almanya'da sendikal hareket
AB şefleri çark etti
8 Mayıs'ta Hitler'in ruhuna çağrı
İtalya'da savaş ekonomisine karşı grev!
Dünya işçi-emekçi eylemlerinden...
Amerika'da kadınlar kürtaj hakkına sahip çıkıyor!
Bergen'in yaşamından...
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

İtalya’da savaş ekonomisine karşı grev!

 

İtalya’nın Bologna bölgesindeki Sendikal Taban Örgütleri Birliği’nin (Unione Sindacale di Base/USB) “Ücretleri yükseltin, silahları azaltın!” çağrısıyla, binlerce işçi, siyasi ve sosyal dayanışma grubu ve öğrenci gençliğin katılımıyla 20 Mayıs’ta “toplumsal genel grev” gerçekleştirildi. 

Grevden dolayı üretim durdu, lojistik hizmetler yapılmadı. Toplu taşımacılık durdu ve okullar kapalı kaldı. On binlerce kişi savaşa, savaş ekonomisine, savaş hükümetine karşı sesini yükselterek “Savaşa hayır!” dedi. Greve ve gösterilere katılanlar ülke kaynaklarının savaş ve silahlanma için değil sosyal harcamalar için kullanılmasını istedi.

“Savaşlara ve savaş ekonomisine hayır!”, “NATO’nun askeri genişlemesine ve askeri harcamalarına hayır!”, “Ukrayna’ya silah sevkiyatına hayır!”, “Savaşın yükünü ve askeri harcamaları işçilerin ödemesine hayır!”, “İşsizliğe, sosyal hak gasplarına hayır!”, “Ücretlerde kesintiye hayır!”, “Herkese yetecek kadar askeri ücret!”, “Herkese iş imkanı sağlansın!” vb. sloganları eşliğinde, başta Roma, Milano, Torino, Genova ve Bologna gibi büyük kentlerin yanı sıra, Venezia, La Spezia, Firenze, Pisa, Palermo, Catania, Messina Cagliori ve Tries’te  işçi ve emekçiler grev ve direnişteki yerlerini aldılar.

İtalya genelinde pek çok meydanda ve emperyalist savaş aygıtı NATO’nun üsleri önünde aynı anda gösteriler yapıldı ve uyarı nöbetleri tutuldu. Yürüyüşlerde “Savaştan çıkın, ücretleri ve sosyal harcamaları artırın!” pankartı taşındı.

CISL ve CGIL sendika merkezlerinin önünden geçen yürüyüş kortejleri burada kısa bir miting gerçekleştirdi. Genel grevin önemini vurgulayan ve ülke genelindeki işçilerin ezici çoğunluğuna rağmen, savaş hükümeti olan Draghi hükümetinin sıkışmasını önlemeye çalışan sendikaların işbirlikçi politikaları kınandı.

Via Barberia’da krizin ve savaş ekonomisinin maliyetlerini işçilere ödetme saldırganlığının başını çeken İtalyan Sanayi Genel Konfederasyonu (Confindustria) sert protestoların hedefi oldu. 

Savaş partisinin yönettiği belediye binasının önünde yapılan mitingde egemen sınıfların savaş suçlarına vurgu yapan konuşmalar yapıldı.

***

Birçok ülkede olduğu gibi İtalya’da da savaşın maliyeti şimdiden işçi ve emekçiler üzerinde ağır bir yüke dönüşmüş bulunuyor. İtalyan işçi sınıfı, emekçiler, öğrenciler, işsizler ve emekliler uzun zamandır hükümetin politikalarından hoşnutsuzluklarını dışa vuruyorlar.

Daha önce pandemiyi, şimdi de Ukrayna’daki savaşı bahane eden İtalya burjuvazisi ile sermaye hükümeti, işçi ve emekçilerin ekonomik ve sosyal haklarını biçmeye devam ediyor.

Birçok şirket, savaşı gerekçe göstererek işten çıkarmalara başladı veya kısa çalışmaya gitti. Enerji ve temel gıda maddelerindeki fiyat artışları, ücretlerin ve emekli maaşlarının enflasyon karşısında önemli ölçüde erimesine neden oldu.

20 Mayıs günü gerçekleştirilen genel grev ve direnişte, “Savaşın dışında kalmak sadece ahlaki açıdan değerli değil, aynı zamanda mutlak bir zorunluluktur” sesleri yükseltildi.

İtalyan işçi sınıfı, Ukrayna›daki savaş ve İtalya’nın bu savaşa silah sevkiyatı konusundaki hassasiyetini hep ortaya koydu. Savaşın başlangıcında Ukrayna’ya “insani yardım” adı altında kamufle edilen silahları ifşa etti ve sevkiyatını engelledi.

İtalyan emekçileri, 20 Mayıs’ta yaptıkları grev ve direnişte dile getirdikleri gibi, Batılı emperyalistlerin bu savaşın bitmesini istemediklerini, bu nedenle Ukrayna’ya silah satışı ve sevkiyatında birbirleriyle yarıştıklarını görüyor.

Emekçilerinin büyük bir çoğunluğu, tekelci medya tarafından yayılan bilgilerin doğru olmadığını, savaş yanlısı propaganda yapıldığını düşünüyor. Son anketlere göre, nüfusun yüzde 55’i İtalya’nın Ukrayna’ya silah sevkiyatına kesinlikle karşı çıkıyor.

Bir milyona yakın üyesi olan, Ukrayna’ya silah sevkiyatına başından beri karşı çıkan USB, 20 Mayıs grev çağrısında şunları söylemişti: “İtalyan işçi hareketi tarihinin aynı zamanda, barış ve bir arada yaşama, yeniden silahlanmaya karşı mücadele ve çatışmalara siyasi çözüm olduğunu hatırlatmak istiyoruz. İtalya’nın Rusya’ya karşı yaptırımlara destek vermesi, Ukrayna’da askeri personel konuşlandırma ve savaş malzemesi tedariki yoluyla çatışmaya müdahale etmesi, savaşın uzamasına yol açıyor.” Bu açıklama, işçilerin bilicini ortaya koyuyor.

Grev ve yürüyüşlere katılanların ortak taleplerinden bazıları şöyle:

- Ukrayna’ya silah satışlarını derhal durdurun ve acil ateşkes sağlayın!

- Fonlar, askeri harcamalar yerine okullara, ulaşıma ve halk sağlığına harcansın! 

- Temel ihtiyaç maddelerinin (ekmek, makarna bakliyat, elektrik, su ve gaz tarifeleri vb.) fiyatları dondurulsun!

- Ücretler fiyat artışlarına bağlı olarak otomatik olarak ayarlasın!

- Ücretler düşürülmeden çalışma saatleri azaltılsın ve bir sonraki işsizlik dalgasını durdurmak için işten çıkarmalar dondurulsun!

- Tüm işsizler için iyi bir sosyal gelir!

- İtalya savaştan çıksın!

 

 

 

Küresel resesyon korkusu 

 

Bir krizden çıkamadan yeni krizlere sürüklenen küresel kapitalist ekonominin durumu egemenlerin endişelerini artırıyor. Pandemi ve savaşlara rağmen büyük kapitalist tekeller karlarını devasa boyutlarda artırsalar da, derinleşen kriz, kapitalizmin kar daha çok kara dayalı çarklarının dönmesini zora sokuyor.

Dünya Bankası Başkanı David Malpass, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin gıda, enerji ve gübre fiyatlarını artırdığı, bu nedenle küresel durgunluğun kaçınılmaz olabileceği uyarısında bulundu.

Çarşamba günü ABD Ticaret Odası’nın düzenlediği bir etkinliğe katılan Malpass, Almanya ekonomisinin enerji fiyatlarındaki artış nedeniyle belirgin şekilde yavaşladığına, Almanya’nın dünyanın en büyük dördüncü ekonomisi olduğuna dikkat çekti. Avrupa’nın hala büyük ölçüde Rus gazına ve petrolüne bağımlı olduğunu ve gelişmekte olan ekonomilerin de gıda ve enerji fiyatları ile gübre sıkıntısından etkilendiğini vurguladı. Malpass , “Küresel Gayri Safi Hasıla’ya baktığımızda, resesyonun olmadığı bir tahminde bulunmak şu anda zor”, “Enerji fiyatlarının ikiye katlanması fikri bile tek başına resesyonu tetiklemek için yeterli” dedi. Savaşın son 50 yılın en büyük fiyat artışına yol açacağı uyarısında bulunanan Dünya Bankası, geçtiğimiz ay, bu yıl için küresel ekonomik büyüme tahminini neredeyse bir puan indirerek yüzde 3.2 olarak açıklamıştı. Çin’deki kapanma önlemlerinin de yavaşlama konusundaki endişeleri artırdığını belirten Malpass, “Çin’in gayrimenkul sektöründe halihazırda bir resesyon yaşanıyordu, bu nedenle Rusya’nın işgalinden önce bile Çin’in 2022 için zaten agresif bir büyüme tahmini yoktu” ifadelerini kullandı.

Çin Başbakanı Li Keçiang da, Çarşamba günü yaptığı açıklamada, son karantinaların dünyanın en büyük ikinci ekonomisine, pandeminin başlangıcından daha fazla zarar verdiğini söylemişti.