11 Mayıs 2018
Sayı: KB 2018/19

Emekçiler sadece mücadeleyle kazanabilir!
Ara sıra devrimden söz etmek!..
AKP’nin seçim politikası rüşvet
Toplumda mücadele mayalanıyor!
PAGEV raporunu yayınladı: Petrokimya patronları büyüyor!
Sayın Mammadov, sahip olduklarınız bizden çaldıklarınızdır!
“Sorumlular patronlar ve patronları koruyanlar!”
Direnişçi kamu emekçileri: “OHAL’e yeter, TAMAM”
Kayseri 1 Mayıs’ı üzerine…
İşçiler, emekçiler ve öğrenciler ne diyor?
24 Haziran seçimleri üzerine… Düzene karşı DEVRİM!
Kore Yarımadası’nda “yeni bir tarih”
Lübnan halkı direnişi tercih etti!
Ermeni emekçileri Sarkisyan’a geçit vermedi
Bir acıdan bin acıya göç
Kapitalizmde anne olmak
Gebze İşçilerin Birliği Derneği’nden engelleme açıklaması
İŞKUR, işsizlik fonunun yağmasını pazarlıyor
DGB ve DLB üç fidanı mezarları başında andı
Bazen Şerif oldun, bazen Mahzuni
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

DGB ve DLB üç fidanı mezarları başında andı

 

Devrimci Gençlik Birliği (DGB) ve Devrimci Liseliler Birliği (DLB), katledilişlerinin 46. yılında Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ı mezarları başında andı.

DGB ve DLB’liler “‘68’in 50. yılında devrim yürüyüşümüz Denizlerle sürüyor!” pankartı arkasında, flamalarıyla saat 11.00’de Karşıyaka Mezarlığı 2 Nolu kapıda bir araya geldi. BDSP’nin de kızıl flamalarıyla DGB ve DLB’lilerin ardında yer aldığı kortej, ajitasyon ve sloganlarla yürüyüşe başladı. DGB ve DLB’liler saat 12.00’de gerçekleştirecekleri anma programının saatini beklerken devrimci marşlar, sloganlar, ajitasyon konuşmalarıyla, bir yandan da dağıttıkları bildirilerle Denizlerin mezarını ziyarete gelenlere seslendiler.

Bekleyiş sürerken yapılan ajitasyon konuşmalarında, inandıkları dava uğruna tereddütsüzce ölüme yürüyen ‘68’in devrimci önderlerinin bıraktığı mücadeleye sahip çıkma çağrısıyla şu vurgulara yer verildi: “68 hareketinin 50., Denizlerin katledilişlerinin 46. yılındayız. Onlar mücadele ettikleri davaları için idam sehpasını tekmelediler. Bizler, bugün onları anmak ve unutturmamak için buradayız. Aradan 50 yıl geçti fakat onların mücadelesi halen güncelliğini koruyor. Bizler onların davasını devraldık ve sizi de bu davaya omuz vermeye, onları unutturmamaya çağırıyoruz. Dünyamızı yıkıma sürükleyen barbarlığa karşı Denizlerden devraldığımız miras ile mücadele bayrağını büyütüyoruz. Sessizliğe çığlık, karanlığa ışık, emperyalizme karşı Deniz oluyoruz. Dünyamızı büyük bir yıkıma sürükleyen emperyalist saldırganlığa karşı, sermaye devletinin günbegün tırmandırdığı faşist baskı ve zorbalığa karşı, haramilerin saltanatını kalıcılaştırmak için dizginlerinden boşaltılan gericiliğe karşı, Denizlerin yolunda kavgayı büyütüyoruz. Onlar bizlere devrimci dayanışmayı ve siper yoldaşlığını miras bırakanlardır. Devrimci dayanışma uğruna Deniz, Yusuf ve Hüseyin için Kızıldere’de ölümsüzlüğe yürüyen Mahir Çayan ve siper yoldaşlarını unutmadık!”

Saat 12.00’ye gelirken sloganlarla Denizlerin mezarına doğru yürüyüşe geçen DGB ve DLB’liler Deniz’in mezarı başında anma programlarını gerçekleştirdiler. Anma; Denizler şahsında devrim davasında ölümsüzleşenler için saygı duruşuyla başladı. Saygı duruşunun ardından DGB ve DLB adına bir konuşma yapıldı. Denizlerin idam edilişlerinin 46. yılı olduğu hatırlatılarak başlayan konuşma, “Buraya sadece onları anmaya gelmedik, onların matemini tutmaya gelmedik” denilerek şöyle devam etti: “Burada gördüğünüz mezarda bir tarih yatıyor. Bu tarih bizim tarihimiz, bu tarih emperyalizme karşı, 6. Filo’ya karşı taş fırlatan, yüreklerini ortaya koyanların tarihi, bu tarih ODTÜ’de Vietnam kasabı Komer’in arabasını ateşe verenlerin tarihi, bu tarih Denizlerin, Mahirlerin, İbrahimlerin, Mazlumların tarihi. Bizim tarihimiz bizlere sesleniyor ve diyor ki ‘Bugün emperyalizme karşı, onların işbirlikçilerine ve düzenlerine karşı ayağa kalkın!’”

Emperyalizmin ve işbirlikçilerinin idam ettiği, katlettiği, faşist baskı ve devlet terörünü eksik etmediğine değinilen konuşmada şu vurgu yapıldı: “Ama bizlerde Denizlerin cüreti var. Bizlerde Mahirlerin fedakârlığı var. Bizlerde İbrahimlerin ser verip sır vermemesi var. Bizler bu tarihin insanlarıyız ve bugün AKP gericiliği bir yok oluşu gösteriyor. Diyor ki biat edin, diyor ki bana tamah edin, el açın, diyor ki sadakayla geçinin. Bizler tarihimizden aldığımız güçle diyoruz ki biat etmeyeceğiz.”

DGB ve DLB adına yapılan konuşmanın ardından kısa bir müzik ve şiir dinletisi sunularak anma sonlandırıldı.

Sonrasında, Denizlerin idamını engellemek uğruna Kızıldere’de ölümsüzleşen devrimcileri anmak için, tekrar kortej oluşturularak Mahir Çayan’ın mezarına slogan ve marşlarla yürüyüş gerçekleştirildi. Mahir’in mezarı başında yapılan konuşma ve hep bir ağızdan söylenen Kızıldere türküsünün ardından anma programı sonlandırıldı.

 

 

 

 

Mamak ve Sefaköy’de Denizler anması

 

Sınıf devrimcileri Ankara’da Mamak ve İstanbul’da Sefaköy’de gerçekleştirdikleri etkinliklerle 6 Mayıs 1972 tarihinde idam edilen devrimci önderler Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ı andılar.

Mamak

İşçi Kültür Evi 5 Mayıs günü, ölümlerinin 46. yıldönümünde Denizleri andı.

Etkinlik saat 19.00’da devrim şehitleri anısına yapılan saygı duruşu ile başladı. Ardından ‘71 devrimci kopuşunun ortaya çıkış koşullarının anlatıldığı bir sunum yapıldı. Sunumun ardından dönem üzerine sohbet edildi. Denizlerin devrimci kişiliği üzerinden tartışmalar yürütüldü.

Sonrasında, onları anmanın mücadelenin güncel ihtiyaçlarına yanıt vermekle olabileceği ve devrimciliğin sınıf zemininde olması gerektiği üzerinde tartışmalar yapıldı.

Sohbetin ardından şiir ve müzik dinletisine geçildi. Etkinlik Çav Bella marşı ile sonlandırıldı.

Sefaköy

6 Mayıs günü İşçilerin Birliği Derneği’nde gerçekleştirilen anma programı Türkiye devrimci gençlik hareketi tarihini anlatan sinevizyon gösterimi ile başladı. Sinevizyon gösteriminin ardından ‘71 devrimci kopuşu ve Denizlerin devrimci kimliklerinin ele alındığı konuşmada, Denizlerin mirasına sahip çıkmanın, devrimci mirası daha da ileriye taşımakla mümkün olacağı vurgulandı.

Konuşmanın ardından forum kısmına geçildi. Forumda, üniversiteleri bölme politikalarıyla sermaye devletinin Denizlerin mirasını tamamen bitirmeye çalıştığı, üniversiteleri sermayenin ihtiyaçlarına göre şekillendirirken düşünmeyen, sorgulamayan gençlik yaratma hedefi ile hareket ettikleri söylendi. Forumda, 24 Haziran seçimleri ve devrimci tutum üzerine de tartışıldı.

 

 

 

 

DGB Çorlu’da ‘68’i tartıştı

 

6 Mayıs günü Çorlu’da, Mayıs şehitleri ile ‘68 hareketinin tarihi ve günümüzdeki yansımaları üzerine panel-forum yapıldı.

Etkinliğe Mayıs şehitleri için saygı duruşuyla başlandı. Açılış konuşması yapıldı ve bu konuşmadan sonra iki bölümden oluşan panelin birinci bölümünde sunumlar yapıldı. ‘60-‘80 arası Türkiye’deki gençlik hareketi incelendi. Bu bölümde gençliğin reformizme sığmayıp onu tecrit edişi, o dönemdeki proletarya partisi eksikliği, gençliğin her ne kadar reformizmden sıyrılmış olsa da hâlâ bazı konularda etkilerinden kurtulamayışı gibi konular tartışıldı.

Oturumun ikinci kısmında ise günümüz gençliğinin sorunları üzerinde konuşuldu. Konuşmada gençliğin ne yapması, nasıl yapması gerektiği gibi sorulara yanıt arandı. Gençlik mücadelesinin sınıfsal bakıştan ayrı olarak incelenemeyeceği, önemli bir potansiyel taşısa da devrim mücadelesinde tek başına ve ayrık olarak ilerleme kat etmesinin çok zor olacağı üzerine tartışmalar yapıldı. Gençliğin şu anki atıl durumundan kurtulması gerektiği belirtildi. ‘68 hareketinin ışığında, hedefin her zaman düzene karşı devrim olması gerektiği, reformizmin düzen sınırları içinde çözüm arayışlarının Türkiye’deki devrim mücadelesini ve devrimci mirası ilerletmek değil tam tersine geriletmek olacağı, gençliğin dinamik gücünün farklı kanallarda yok olmasına sebep olacağı üzerinde duruldu.

 
§