11 Mayıs 2018
Sayı: KB 2018/19

Emekçiler sadece mücadeleyle kazanabilir!
Ara sıra devrimden söz etmek!..
AKP’nin seçim politikası rüşvet
Toplumda mücadele mayalanıyor!
PAGEV raporunu yayınladı: Petrokimya patronları büyüyor!
Sayın Mammadov, sahip olduklarınız bizden çaldıklarınızdır!
“Sorumlular patronlar ve patronları koruyanlar!”
Direnişçi kamu emekçileri: “OHAL’e yeter, TAMAM”
Kayseri 1 Mayıs’ı üzerine…
İşçiler, emekçiler ve öğrenciler ne diyor?
24 Haziran seçimleri üzerine… Düzene karşı DEVRİM!
Kore Yarımadası’nda “yeni bir tarih”
Lübnan halkı direnişi tercih etti!
Ermeni emekçileri Sarkisyan’a geçit vermedi
Bir acıdan bin acıya göç
Kapitalizmde anne olmak
Gebze İşçilerin Birliği Derneği’nden engelleme açıklaması
İŞKUR, işsizlik fonunun yağmasını pazarlıyor
DGB ve DLB üç fidanı mezarları başında andı
Bazen Şerif oldun, bazen Mahzuni
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

PAGEV raporunu yayınladı: Petrokimya patronları büyüyor!

 

Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) “Türkiye Plastik Sektör İzleme Raporu 2018/3 aylık” adlı raporunu 3 Mayıs tarihinde yayınladı.

Raporda plastik sektörünün dünyada ve Türkiye’deki durumu ve 2018’e dair beklentiler yer aldı. Sonuç bölümünde PAGEV’in ortaya sunduğu çözüm önerileri ise doğrudan petrokimya işçilerini ilgilendiriyor.

Büyüyen ve patronlarını büyüten sektör

Plastik sektörü, Türkiye ekonomisinin en önemli aktörlerinden birisidir. Bugün 9 milyon tonu aşan toplam üretimi, 35 milyar dolarlık cirosu, 5 milyar dolara yaklaşan direkt ihracatı ve son 10 senede ortalama yüzde 12’lere yaklaşan yıllık büyüme ile plastik sektörünün ülke ekonomisine sağladığı katkı giderek artıyor” sözleri ile başlayan raporda plastik mamul ve hammaddelerinin ihracat ve ithalatına dair 3 aylık veriler paylaşılmakta. 2017’ye göre kıyaslanan veriler her başlıkta artarken 2018’e dair beklentiler ise umut dolu(!)

Rapordan yansıyan veriler ışığında Türkiye plastik sektörünün büyüyen eğrisini görmek mümkün. Raporda Türkiye’de sanayi sektörünün büyümesinin 1,8 puan yukarı çekildiği ifade edilmekle birlikte sektörün geçtiğimiz yıl son altı yılın en güçlü performansını sergilediği belirtiliyor. Avrupa Birliği’ne gerçekleşen ihracatın %18,2 arttığına dikkat çekilen raporda en fazla ihracat yapılan ülkenin Almanya olduğu açıklanırken, ithalatta ise ilk sırayı Rusya’nın aldığı bilgisi paylaşılıyor. Raporda 2017’de olduğu gibi 2018 yılında da “politika yapıcılar” tarafından alınan tedbirlerin büyüme üzerinde etkili olmasının beklendiği itiraf ediliyor.

Plastik mamul üretiminin 2017 yılının ilk 3 aylık döneminde 2 milyon 339 bin ton ve 8 milyar 828 milyon dolar olarak gerçekleştiği belirtilen raporda, 2018 yılının eş döneminde 3 milyon 477 bin tona ve 13 milyar 641 milyon dolara çıktığı ifade ediliyor. Plastik mamul üretiminin 2018 yılında 2017 yılına kıyasla miktar bazında % 733 artarak 10,1 milyon tona ve değer bazında % 10,1 artarak 40 milyar 522 milyon dolara çıkacağı tahmin edildiği de belirtilmiş.

Plastik mamul ithalatının ve ihracatının da arttığını açıklayan rapor, plastik mamul ithalatı yapılan ülkelerin Almanya, İtalya, Fransa ve Güney Kore olduğunu; ihraç pazarlarının ise Almanya, Irak, İsrail, İngiltere ve Fransa olduğunu ifade ediyor.

Plastik hammadde ithalatının da ilk 3 aylık dönemde 1 milyon 941 bin ton ve 2 milyar 892 milyon dolar olduğuna dikkat çekilen raporda, bu büyümenin aynı trendle sürmesi halinde plastik hammadde ithalatının 2018 sonunda 7,8 milyon tona ve 11,6 milyar dolara çıkacağı tahmin edildiği vurgulanıyor. Plastik hammadde ihracatının da ilk 3 aylık döneminde 210 bin ton ve 317 milyon dolar olduğu ve 2018 sonunda 841 bin ton ve 1 milyar 267 milyon dolara çıkacağı tahmin edildiği ekleniyor.

Plastik sektörü daha fazla teşvik ve nitelikli eleman istiyor

Raporda “artmıştır”, “büyümüştür” sözcüklerine sıklıkla yer verilmesine rağmen, plastik sektörü patronları yine de durumdan hoşnut olmadıklarını raporun sonuç bölümünde ifade ediyorlar. Türkiye plastik sektörünün en önemli sorununun hammadde ithalatındaki yüksek vergi problemi olduğuna dikkat çeken rapor, plastik sektörünün temel sektörel vizyonuna yer vermiş. Buna göre “2023 yılında Türk Plastik Sektörünü, teknoloji üreten, teknolojisini dünya pazarlarına kabul ettiren önder bir sanayi kolu ve plastik işleme kapasitesi ile Avrupa ülkeleri içinde birinci durumuna getirmek“ vizyonu için gerekli şartları özetlemiş. Özetlenen bu şartlar içinde dikkat çeken ise “Kaliteden ödün vermeden maliyet tasarrufu yaparak, global pazarlarda rekabet üstünlüğünün kazanılması” ve “Nitelikli eleman sorununun çözümü” maddeleridir.

Maliyet tasarrufunun düşük ücretler, işten atmalar ve hak gaspları olduğu aşikardır. Zira bu konuya tekrar dönen rapor yeterli katma değer sağlayamaması “sorununu” çözmenin iki yolu olduğunu ve bunlardan birinin kaliteden ödün vermeden maliyetleri düşürerek kâr marjını arttırmak olduğunun altını çiziyor. Nitelikli eleman sorunu ise daha fazla meslek liseli öğrencinin işçi olarak fabrikalara çekilmesi anlamına geliyor. Patronlar bu konuda gerekli tedbirlerin alınmasını istiyor.

Ayrıca yapılan değerlendirmede devletin patronlara sağladığı teşvikler yeterli görülmeyerek “Sektörde yüksek teknoloji ürünlerine geçmek ve katma değer artışı sağlamak için teknolojik ve AR-GE yatırımlarına ihtiyaç duyduğundan, sektöre yönelik teşvik olanaklarının revize edilmesi gerekmektedir” deniliyor.

Petrokimya işçisi birliğini güçlendirmeli!

Son olarak ise “Ülkemizde genç olmasına rağmen en hızlı büyüyen sektörlerden biri olan Türkiye Plastik Endüstrisi, dünyada 6. Avrupa’da 2. sırada yer almaktadır. Avrupa’da liderlik hedefiyle büyüyen Türkiye Plastik Sektörü, ürünlerinin sertifikasyon ve katma değerini arttırmayı amaçlıyor” denilen rapor, petrokimya işçilerini bekleyen saldırıların da işaretlerini veriyor.

Her vesileyle yapılan kârları, artan büyüme oranlarını konuşan petrokimya patronları, kurdukları dernekler ve birlikler aracılığı ile kendi “sorunlarının” çözümü için adımlar atıyorlar. Taleplerini ve oluşturdukları politikaları devletin önüne koyarak, gerekenin yapılması için devlet üzerinde baskı kuruyorlar.

Bu politikaların petrokimya işçileri açısından aynı zamanda bir saldırı programı olduğu ortadadır. Petrokimya işçilerine de kendi birliklerini güçlendirmek ve mücadele programlarını yükselterek talepleri etrafında örgütlenmek düşmektedir.

 

 

 

 

Chinatool Automotive’de patronun itirazına karşı eylemler

 

Gebze Plastikçiler OSB’de bulunan Chinatool Otomotive’de patronun sendika düşmanlığı sürüyor.

İşçilerin Petrol-İş Sendikası’na üye olmalarının ardından süreci uzatmak isteyen patron işkolunun metal olduğunu öne sürerek sendikal yetkiye itiraz etmişti. Ancak bilirkişi raporunda da işkolunun petrokimya olduğu tescillendi. İşçilerin örgütlülüğüne tahammül edemeyen patron şimdi de bilirkişi raporuna itiraz ederken işçilerin eylemli tepkileri gecikmedi.

İş kolunun patron tarafından değiştirilmesini, sendikanın tanınmasını ve sözleşme imzalanmasını talep eden işçiler eylemlere başladılar.

7 Mayıs sabahında fabrika girişinde toplanan işçiler, aldıkları karar doğrultusunda fabrikaya alkışlarla girdiler. İşçiler tarafından yapılan açıklamada giriş ve çıkışlarda alkışlı protesto yapılacağı, yemeklerde de eylemlerin süreceği belirtilirken hiçbir şekilde mesaiye de kalınmayacağı vurgulandı. Öğlen yemeğinde de çatal ve kaşıklarla ses çıkarma eylemi yapan işçiler “Sendika hakkımız engellenemez!” sloganıyla kararlılıklarını haykırdı. İşçilerin eylemleri 8 ve 9 Mayıs’ta da devam etti.


 
§