Oyak Renault’ta patron-Türk Metal işbirliğiyle işçi kıyımı...
İşçilerin hayatı oyuncağınız değildir, hesabını soracağız!
Oyak Renault yönetimi yeni yıla işçi kıyımı yaparak girdi. 30 Ocak tarihinde başlayan kıyımda aldığımız bilgilere göre 51 işçi kapının önüne konuldu. Böylelikle atılan işçiler ve onların yüzlerce yakını yeni yıla büyük bir yıkımla girmiş oldu.
İşten atılan işçiler, kapının önüne konulduklarını yılbaşı arifesinde evlerine gönderilen noter tasdikli çıkış belgelerinden öğrendiler. İşçilerin sırtından büyük servetler elde edenler, bunu yaparken böylesine pervasız, böylesine vicdansızca davrandılar.
Ama unutmayalım ki onlar sadece kendi sınıf çıkarlarının gereğini yaptılar. Daha fazla sömürmek için faturayı işçilere kestiler. Oysa bu kararın altında sadece onların değil, aynı zamanda Türk Metal’i yönetenlerin de imzası var. Öyle ki işçiden kesilen aidatlarla beslenen bu çete takımı, bizzat çıkış listelerinin oluşturulmasında görev aldı. Bunun için işten atılmada kriter, ne performans düşüklüğü, ne de kıdemi düşük olanlardı. Kriter muhalif ve mücadeleci görünen işçiler oldu. Keza gelen bilgilere göre atılan işçilerden bazılarının çalıştıkları bölüm şeflerinin itirazları dahi, “sendikanın isteği bu” denilerek dikkate alınmadı. Yani Türk Metal çetesi, geçtiğimiz yılın Kasım ayında yarım kalan hesabını görüyordu.
Bunun için altını kalınca çizelim ki, Türk Metal çetesi yaşanan bu işçi kıyımının birinci elden sorumlusudur. İşçinin sırtından geçinen bu karanlık çete, düzeni bozulmasın diye onlarca işçinin ekmeğiyle oynamıştır.
Öyle ki daha önce Oyak Renault’ta vurgun yaptıkları için görevden alınan yöneticiler için eylem yapan Türk Metalciler, yapılan işçi kıyımı karşısında tek bir laf etmekten dahi uzak duruyorlar. Duruyorlar, çünkü bugün yapılan kıyımın en önemli nedeni aynı zamanda, bu büyük vurgunun faturasını işçilere kesmektir. Binlerce işçinin ürettiği zenginlikleri yağmalayanlar, işçilerin ekmeğiyle ve işiyle, hayatlarıyla oynuyorlar.
Bu vicdansızlığı gösterenler, bugüne kadar olduğu gibi işçiden tazminatlarını alıp susmasını bekliyor. Bunu yaparken paranın gücüne ve yasaların onlara verdiği bazı kolaylıklara dayanıyorlar. Ama metal işçileri susmamalı, haksız ve hiçbir meşru temeli olmayan bu kıyımı kabul etmemelidir. Parayla satın alınmış sendikacılar ve uşak takımı eliyle yapılmış yasalar ne derse desin, biz işçilerin sırtından geçinen bu asalakların işçilerin hayatlarıyla istedikleri gibi oynama hakkı yoktur. Böyle bir hakkı biz onlara vermiyoruz. Milyon milyon çalanların hükümdar olduğu bir ülkede iliklerine kadar sömürülüp canına okunanların hayatlarıyla oynanmasını kabul etmiyoruz.
Metal İşçileri Birliği, başta işten atılan arkadaşlarımız olmak üzere metal işçilerini, bu arsız ve kuralsız patron keyfiyetine, aidatlarımızla beslenip arkamızdan hançerleyen soysuz uşak takımına karşı mücadeleyi yükseltmeye çağırmaktadır.
İşçi kıyımına son, atılan işçiler geri alınsın!
İşbirlikçi-asalak sendikacılık düzenine son!
Kahrolsun ücretli kölelik düzeni!
İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!
Metal İşçileri Birliği
1 Ocak 2014
Esenyurt’ta yolsuzluğa karşı yürüyüş
Yılın ilk günü Esenyurt BDSP tarafından yolsuzluk ve rüşvet skandalını protesto etmek amacıyla bir eylem gerçekleştirildi. Depo girişinde toplanan kitle cadde üzerinde “Yolsuzluk, rant ve rüşvet düzenine son! / Bu pisliği devrim temizler! -BDSP” pankartını açarak yürüyüşe geçti.
Emekçilere tüm çarpıklıklarıyla düzeni, kölelik politikalarını teşhir eden ve hesap sormaya çağıran konuşmalar yapıldı. Devrim mücadelesinin önemine vurgu yapıldı. Yürüyüş boyunca alkışlarla, ıslıklarla ve coşkulu sloganlarla yürüyen kitle etraftan da alkışlarla yaygın bir destek gördü.
Yürüyüşün ardından okunan basın metninde düzenin pislikleri ortaya serildi, asgari ücret süreci, Taksim Direnişi ve düzen partilerine değinildi. Kölelik düzeninden kurtulmak için sokağa çıkma ve devrim mücadelesine katılma çağrısı yapıldı.
Basın metninin okunmasının ardından sendikalaşma mücadelesi yürüten Ambarlı Limanı işçileri adına, işten çıkarılan bir işçi söz aldı. Mücadelenin öneminden bahsetti, bu ülkede aynı zamanda büyük bir emek yolsuzluğu olduğunu belirtti. Ambarlı liman işçisi buna sessiz kalmamak gerektiğini söyleyerek konuşmasını tamamladı.
Eylemin sonunda yolsuzuluk ve rüşvet skandalının simgesi haline gelen ayakkabı kutuları ateşe verildi.
Kızıl Bayrak / Esenyurt
Bosch’ta “bilirkişi” gölgesi
Bosch’ta Türk Metal ile Birleşik Metal-İş arasında Bursa 3. İş Mahkemesi’nde görülen yetki davasının 25 Aralık’ta yapılan duruşmasına “bilirkişi” gölgesi düştü.
Duruşmadan bir hafta önce içeriği ortaya çıkan bilirkişi raporunda, Türk Metal’in fabrikada çoğunluğa sahip olduğu iddia edildi. Oysa yetki başvurusu yapıldığında Birleşik Metal-İş’in ezici bir çoğunluğu bulunuyordu. Ayrıca Türk Metal’in başvuru için üye yazarken bir dizi usulsüzlük yanında işçiler üzerinde ciddi baskılar yapıldığı bilinmekteydi.
25 Aralık günü görülen duruşmada Birleşik Metal-İş’in avukatları bilirkişi raporuna itiraz ederek yeni bir bilirkişi heyetinin atanması talebinde bulundular. Mahkeme heyeti talebi kabul ederek duruşmayı 23 Ocak tarihine erteledi. |