12 Ağustos 2011
Sayı: SİKB 2011/31

 Kızıl Bayrak'tan
Özel bir tarihsel dönemin içerisinde!
Emperyalist saldırı ve savaş planlarına geçit vermeyelim!
Kürt halkına karşı kirli bir ittifak kurdular...
Emperyalistlerin Libya’daki kirli planları ifşa oldu
“Savranoğlu’na sendika girecek!”
Birleşik Metal-İş Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Beşeli ile “UİS” üzerine....
BDSP’den mücadele çağrısı
GEA işçileri destek bekliyor
PTT direnişi deneyimimiz...
Bütünlüğü içinde
kapitalizmin krizi…
“Halklar ayakta, emperyalistlerin işi
daha da zor”..
Londra’da öfke patlaması…
İsyan dalgası İsrail’de!
TC’nin transformasyonu, GOP ve hegemonya savaşları / 2 - V.Yaraşır
8. Mamak Kültür Sanat Festivali başarıyla gerçekleştirildi...
Hacıbektaş şenlikleri, gericilik ve devrimci sorumluluk!
Filistinli şair Mahmud Derviş’i saygıyla anıyoruz....
Yerel bültenler yaz sayılarıyla sınıfın nabzını tutuyor.....
Mücadele sonuç verdi: Toplu mezar açılıyor
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Hacıbektaş şenlikleri, gericilik ve devrimci sorumluluk!

Alevilerin ‘Serçeşme’ olarak tanımladıkları Hacıbektaş ilçesinde her yıl düzenlenen geleneksel şenlikler Aleviler için özel bir anlam taşıyor. Bu nedenle binlerce Alevi emekçisi şenliklere ilgi gösteriyor.

Bu yıl gerçekleştirilecek olan 48. Ulusal, 22. Uluslararası Hacı Bektaş-i Veli Anma törenleri ile ilgili olarak iki ayrı program öne çıkıyor. 15-18 Ağustos tarihleri arasında yapılacak olan törenlere Hacıbektaş Belediye Başkanı ve şürekâsı yön veriyor. İlerici Alevi örgütleri ise 15-16 Ağustos’ta iki günlük etkinlik yapmayı planladıklarını açıkladılar.

Belediyeden şenliklerin içini boşaltma programı…

Hacıbektaş ilçesinde her yıl düzenlenen şenlikler, 1960’lı yıllardan itibaren ilerici, devrimci müdahaleye açık ve son derece coşkulu bir şekilde kutlanıyordu. Emekli General Ali Rıza Salmanpakoğlu’nun belediye başkanı olmasından sonra şenliklerin politik içeriğine devlet Aleviciliği anlayışı damgasını vururken, devrimci siyasi yapılar ile ilerici Alevi örgütlere yönelik tecrit politikası hız kazandı.

Alevi örgütlerinin şenliği birlikte örgütleme önerileri her seferinde Belediye Başkanı Ali Rıza Salmanpakoğlu tarafından reddedildi. Bir yandan Mehmet Ağar türünden katillerle görüşen Belediye Başkanı ilerici Alevi örgütlerine, ilerici devrimci siyasi yapılara şenliklerin kapısını kapatmak için tüm hünerini sergiledi.

Son altı yıldır etkinliklerde devrimci çalışmaya yönelik düşmanlık ayyuka çıktı. Aleviliğin ilerici-devrimci özü tümüyle yok edilmeye çalışıldı. Hacıbektaş’a Alevilerin gelmesi istenmedi. Faşist ve gerici isimlerin adı panellerde özellikle öne çıkarıldı vb.

Kısa bir süre önce Hacıbektaş Belediyesi’nin resmi internet sitesinde açıklanan, 2011 resmi şenlik programı, son 6 yıldır devam eden devlet Aleviciliği çizgisinin bu yıl da sürdürüleceğine dair yeterli veriyi sunuyor. Şenlik programı, son altı yılda olduğu gibi bu yıl da Türk-İslam sentezi anlayışı doğrultusunda şekillendirilmiş.

15 Ağustos’ta “Alevi Çalıştayları sonuç raporunun değerlendirilmesi” paneline ve diğer şenlik programında yer alan panellere Alevilere yönelik asimilasyon politikalarının savunucusu birey ve örgütler davet ediliyor. İlerici Alevi örgütlerini ve ilerici, devrimci siyasi yapıları panellerden dışlama tutumu her yıl olduğu gibi bu yıl da sürdürülüyor. Böylece şenlik komitesi, AKP hükümetinin Alevi çalıştaylarında yaptığına benzer bir tutum alıyor. MHP’nin düzeldiğini, AKP’ye karşı CHP-MHP ikilisinin ittifakını hararetle savunan ırkçı faşist anlayıştan beslenen Cemal Şener’in ve Şakir Keçeli’nin ismi, son 6 yılda olduğu gibi bu yılki panellerde de yöneticisi olarak, özellikle öne çıkarılıyor. Ayrıca Kürt halkına düşmanlıkta sınır tanımayan Gazi Üniversitesi’nin Türk-İslam sentezcisi ekibine de, tıpkı son altı yılda olduğu gibi yine panellerde konuşmacı olarak yer veriliyor.

Belediyenin ilan ettiği program içinde yer alan gece konserlerinde birçok popüler sanatçıya da yer veriliyor. Öte yandan devlet Aleviciliğini reddeden Arif Sağ gibi sanatçıları ve birçok devrimci sanatçıyı programın dışında tutma politikası bu yıl da sürdürülüyor. Şenlik komitesi birçok piyasa sanatçısına büyük paralar ödüyor. Popüler piyasa sanatçılarına gösterilen ilgi, yıllardır devam eden şenliğin ilerici özünü yok etmeye yönelik gerici politik tutumun sürdürüldüğünün açık kanıtı olarak kayıtlara geçiriliyor.

İlerici Alevi örgütlerinin programı…

İlerici Alevi örgütleri alternatif etkinlik programlarını ilan ettiler. Alternatif etkinlik programı 15-16 Ağustos günü gerçekleştirilecek. 15 Ağustos’ta dergahta kurban kesimi ile başlayacak olan programda basın açıklaması ve Hacı Bektaş dergahının tarihsel süreci konulu bir panel yer alıyor. Ayrıca etkinliklerin yapılacağı iki gün boyunca ilerici sanatçıların katılımı ile gece konserleri düzenlenecek.

Fakat ilerici Alevi örgütlerinin yıllardır ortaya koydukları şenlik programı, devlet Aleviciliği çizgisini cepheden reddeden bir içerikle doldurulamadı. İlerici, devrimci güçlerle alternatif programı birlikte oluşturma iddiası her seferinde boşa çıkarıldı. AKP’nin dinciliğine, CHP’nin devletçiliğine karşı olduklarını söyleyen ilerici Alevi örgütleri referandum ve seçimler gibi tüm kritik süreçlerde düzen solunu aşan bir yaklaşım sergileyemediler. Bu durum devrimci siyasal yapıların, komünistlerin şenliklere yapacakları müdahalenin önemini bir kat daha arttırıyor.

Şenliklere yapılacak devrimci müdahalenin önemi…

Tüm bunların ışığında açıktır ki binlerce Alevi emekçisinin buluştuğu şenliklere devrimci bir müdahalede bulunmak son derece önemlidir. Bu, gerici ve liberal politik yaklaşımlar karşısında devrimin bayrağını yükseltmek demektir.

Alevi emekçilerinin bugünkü en büyük ihtiyacı, devrimci tarihsel miraslarına sahip çıkan, haklı taleplerini sahiplenen komünist ve devrimcilerle buluşmaktır. Yüzlerini Pir Sultanlar’a, Baba İshaklar’a, Börklüce Mustafalar’a, Denizler’e, İbrahimler’e dönmektir.

Şenliklere yapılacak devrimci müdahale bu amaca hizmet edecek şekilde planlanmalı, araç ve yöntemler bu çerçevede ele alınmalıdır. Komünistler süreci bu perspektifle ele alıp, yıllardır yaptıkları müdahaleyi bu yıl daha da güçlendireceklerdir.

Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu / Kayseri

 

 

 

 

Haliç’te sanat sanat içindi

Latin Amerika ülkesi Venezuella’da onbinlerce çocuğu müzik ile tanıştıran ve rehabilite eden El Sistema’nın kurucusu José Antonio Abreu, “sanatı elit bir kesmin elinden alarak tüm halka indirme hedefiyle kurulduklarını” belirtse de 8 Ağustos akşamı Sütlüce’deki Haliç Kongre Merkezi’nden yansıyanlar bu hedefin aksini ifade ediyordu.

Türkiye’deki güçlü sermaye tekellerinin sponsorluğunda Türkiye’ye gelen dünyaca ünlü şef Gustavo Dudamel yönetimindeki Venezüella Simón Bolívar Senfoni Orkestrası, binlerce kişinin katıldığı gecede müzikal açıdan oldukça iyi bir konser verdi. Binlerce kişi, 220 kişilik devasa bir müzisyen kadrosuyla sahne alan orkestranın 100 dakika süren konserini başından sonuna kadar ilgiyle takip etti.

Konsere sermaye damgası

Abreu ve orkestranın dev kadrosu konser öncesi ve sonrasında dakikalar boyunca ayakta alkışlandı. Ne var ki; İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından (sponsorluğunda) düzenlenen gece sermayenin, sanatı kendi sosyal projeleri için nasıl kullandığını gösterdi.

Konserde, José Antonio Abreu’ya ‘Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nü Türkiye’nin en büyük ilaç tekellerinden Eczacıbaşı’nın patronu Bülent Eczacıbaşı’nın vermesi ise geceye katılan kitlenin profilini özetler nitelikteydi.

Pazartesi akşamki konser için binlerce kişi Haliç’e akın etti. Her markadan lüks araçların göze çarptığı Haliç’te, konser salonuna gelenlerin giyim kuşamları da Türkiye’nin burjuvalarının konsere yönelik “ilgisini” gösteriyordu. Konser salonunun ön sıraları ise tahmin edileceği gibi sermaye gruplarının patronlarına ayrılmıştı.

Arka sıralarda kalanlar

Alternatif bir kitlesel müzik eğitimi sistemi olarak örnek gösterilen El Sistema’nın Türkiye konserinden yansıyanlar ise, sermayenin sponsorluğu ve yönlendiriciliğindeki bu “alternatifin” kitlelerden ve hedef olarak belirlediği yoksul çocuklardan ne kadar uzak olduğunu bir kez daha gösterdi. 8 Ağustos akşamı konser salonundaki tablo içerisinden sıyrılan ve salondaki çoğu kişinin fark etmediği -edemeyeceği- şey, kentsel dönüşüm kapsamında evlerinden olan Sulukuleli çocukların salonun arka sıralarından büyük bir şaşkınlıkla bu konseri takip etmesiydi.

Kızıl Bayrak / İstanbul