23 Haziran'01
Sayı: 14


  Kızıl Bayrak'tan
  Meclis gece-gündüz çalışıyor!..
  Tüm devrimci tutsaklardan direnişin talepleri üzerine açıklama...
  Zorla müdahale işkencesine son
  ÖO Direnişi 247. gününde sürüyor
  Takas ihalesinin gerçek yüzü
  Kamu emekçileri hareketi
  Kapitalist kâr hırsı insanlığın geleceğini tehdit ediyor
  Düzen medyası
  Kriz ve devrimci sınıf çizgisi/8
  Aymasan işçileri direniyor, öğreniyor, öğretiyor!
  Sınıf hareketi
  Gençlik
   Uluslararası hareket
  Ölüm Orucu ile dayanışma etkinlikleri...
  "Emek ordusu öncü müfrezesine sahip bugün"
  Antakya sebze halinde küçük ama kazanımla biten bir direniş
  Mücadele Postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

  Kızıl Bayrak'tan...

 

Görülmekte olan Fazilet davasının, 28 Şubat hukukuna göre kapatma cezasıyla sonlanması gerekiyor. Ancak hükümet cephesinden gelen telaşlı açıklamalara bakılırsa, 21 Şubat hukuku 28 Şubat’a baskın çıkacak gibi görünüyor. Sadece hükümet cephesi de değil, burjuva ekonomi otoriteleri de ağız birliği etmişçesine, yaşanmakta olan krizin bir erken seçimi kaldıramayacağını tekrarlayıp duruyorlar.

Krizin, sermaye iktidarının işbaşındaki hükümette simgelenen “ölümcül kararlılığı” sayesinde yönetilebildiği gözönüne alınırsa, Fazilet davası ve erken seçim ihtimali üzerinden koparılan “kriz derinleşir” velvelesinin pek de boşa olmadığı ortadadır. Lakin, burada asıl anlatılmak istenen, olası bir erken seçimin getireceği yükten ziyade, büyük zorluklarla dengede tutulmaya çalışılan siyaset arenasındaki dalgalanmanın para piyasalarına yapacağı etkidir. Yoksa, her zaman ve her konuda olduğu gibi, seçim masraflarını da eninde sonunda işçi sınıfı ve emekçilere fatura edeceklerine göre, işin bu kısmı onlar için ciddi bir sorun teşkil etmeyecektir.

Fazilet davası ve üzerine koparılan yaygaranın işçi sınıfı ve emekçiler cephesinden önemi ise, düzenin bu gelişmeyi de sınıfa karşı kullanıyor olmasıdır. Burjuva medyaya bakılırsa, “Ankara Fazilet davasına kilitlenmiş”tir. Oysa gerçek hiç de böyle değil. Fazilet davası yavaş yavaş görüledursun, Ankara harıl harıl saldırı yasalarını çıkarmaya devam ediyor. Medyanın, “Fazilet davasında sonuç yarın açıklanacak” duyurusunu, “Tahkim yasası Meclis Genel Kurulu’nda kabul edildi” haberi izliyordu. Bir başka haber de, kamu emekçilerinin sahte sendika yasasına karşı yarın (22 Haziran Cuma) yine Ankara’da eylem yapacağı idi.

Demek ki, Ankara kendi işine (işçi sınıfı ve emekçilere saldırı programını işletmeye) bakarken, kitleleri de Fazilet davasına kilitlemekten medet umuyor. Öyle ya, işçi ve emekçiler Mecliste yine kendi aleyhlerine ne kararlar çıktığıyla ilgileneceklerine, Fazilet davasıyla ilgilensinler daha iyi.

Ancak, kamu emekçilerinin Ankara çıkarması hazırlığı da gösteriyor ki, düzenin bu konudaki umutları boşa çıkmaya mahkumdur. Kitlelerin bugünkü sessizliği, Ankara’da ne olup bittiyle ilgilenmediklerinden değil, henüz bir çıkış yolu bulamamalarındandır. Bu yol sınıfın devrimci birliği ve mücadelesidir. Bu yol devrimci sınıf partisinin yoludur. Ve sınıf devrimcilerinin çabalarıyla, er-geç, işçi sınıfı ve emekçiler bu yolda yürümeye başlayacaklardır.

Düzeltme:

Gazetemizin 16 Haziran tarihli 13. sayısında, orta sayfada yayınlanan “Özelleştirme saldırısı ve Telekom işçilerinin mücadele platformu” başlıklı broşürün “Yararlanılan kaynaklar” kısmında anılan “KİGEM, Telekom’da özelleştirme” başlıklı araştırmanın yazarları yanlışlıkla “Funda Başaran, Gaye Yılmaz” olarak verilmiştir. Doğrusu “Funda Başaran, Önder Özdemir” olacaktır. Düzeltir, özür dileriz.