27 Nisan 2018
Sayı: KB 2018/17

Aslolan devrimci sınıf mücadelesini büyütmektir!
Seçim oyunlarını sokağın gücü bozar!
Erken seçim ve düzenin siyasal krizi
Orman arazileri satışa çıkarılacak
Tutsak annesi: Çocuklarımıza insanca davranılmasını istiyoruz!
“Devrimci tutsakların sesi olmak zorundayız!”
“Bu bezirgan saltanatı, bu zulüm bitmesin diye...”
“Savaştan daha fazla insan ölüyor iş cinayetlerinde”
“İşimiz ve iş güvencemiz için 1 Mayıs’ta alanlardayız”
Genç işçilerde sınıfsal bakış ve kapitalizmin yaydığı ahlak üzerine...
Suriye’ye emperyalist saldırı güçler dengesini değiştirmeyecek
Blair’in anı defterinden Macron’a miras kalan yalanlar ve Suriye gerçeği
Avrupa Komisyonu Raporu ve AKP rejiminin çıkmazları
Fransa’da öfke dinmiyor, kavga kızışıyor
Küba seçimleri ve görev devri
Dünya işçi ve emekçi eylemlerinden…
Nafaka-sadaka ile süren bir hayat değil, özgür, eşit bir yaşam ve çalışma imkanı!
“1 Mayıs’ta da alanlarda, sahnede var olacağız!”
Onlar bölmek istiyorlar, bizler birleşiyoruz!
Fransa üniversitelerinde neler oluyor?
Emek olmayan yerde umut ölüyor
İhraç olan hayatlar
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

“Bu bezirgan saltanatı, bu zulüm bitmesin diye...”*

 

Lenin Nisan 1904 tarihli 1 Mayıs bildirisinde “Bu büyük mücadelede iki dünya karşı karşıya duruyor: sermayenin dünyasına karşı emeğin dünyası; sömürünün ve köleliğin dünyasına karşı kardeşliğin ve özgürlüğün dünyası...” demektedir. Günümüz kapitalizm koşullarında değişen bir şey yoktur. Emeğin dünyası kurulana kadar bu böyle devam edecektir.

2018 1 Mayıs’ı yaklaşırken sermaye devleti sınıf mücadelesi verenlere nefes alma hakkı tanımamaktadır. Birçok ilde 1 Mayıs faaliyeti yürütenlere yönelik saldırılar, engelleme girişimleri devreye sokulmaktadır. Bir tarafta 1 Mayıs alanı olan Taksim yasaklanırken, diğer tarafta 1 Mayıs mitinglerinin içeriğine müdahale edilmeye çalışılmaktadır. Bu haliyle devlet sermayenin egemenliği tahkim etmek, 1 Mayıs’lar üzerinde ise tam bir denetim kurmak istemektedir.

Geçtiğimiz hafta 1 Mayıs çalışmalarına dönük saldırıların hedefinde de bu vardır. 1 Mayıs’a çağrı yapan BDSP’lilerin gözaltına alınması ve adli kontrol şartıyla serbest bırakılması, fabrika önlerinde ve organize sanayi bölgelerinde güvenliklerin saldırıları, 1 Mayıs çağrısı nedeniyle 10 ESP’linin tutuklanması 1 Mayıs’a yönelik saldırıların güncel örnekleri oldu. Yine, HDP’lilerin Taksim İstiklal Caddesi’nde toplu olarak bildiri dağıtmalarına yasak koyan sermaye devleti, sarı renkli işçi bareti takımasını da engelledi.

Birçok ilde valilik eliyle eylem, yürüyüş, siyasal faaliyet gerçekleştirme yasağı getirilmektedir. Sinop’ta nükleer karşıtı panel valilik emriyle “kamu düzeni ve güvenliği açısından risk oluşturacağı” gerekçesiyle yasaklanırken, Mardin’de ise bütün toplantı, yürüyüş, basın açıklaması, anma, stand, meşale yakma, oturma eylemi ve protesto gibi tüm gösteriler, afiş, pankart asma, bildiri-broşür dağıtımı 19 Temmuz’a kadar kaymakamlık iznine tabi kılındı.

İzmit’te Memur-Sen’in 1 Mayıs gerçekleştireceği gerekçesiyle diğer konfederasyonlara ikinci bir 1 Mayıs’ı gerçekleştirme yasağı getirildi. Ya Memur-Sen’inkine katılın ya da yapmayın dayatmasında bulunuldu.

Ankara’da ise valilik ilk miting başvursunu “Sendikalar amaçları dışında faaliyette bulunamaz” yanıtıyla reddeti. Kürtçe tüm sloganların yanı sıra, AKP’nin eleştirilmesine, tecavüz kelimesine, “iş cinayetlerinin hesabını soracağız”, “işçi katilleri yargılansın”, “taşerona hayır” pankartlarına yasak koyan valilik; savaşa, gazetecilerin tutuklanmasına, nükleer santrallere, kadın cinayetlerine karşı sloganların ise sakıncalı olduğunu savundu. Mitingin bütün içeriğine karışan, değiştirilmesini isteyen valilik daha 1 Mayıs gelmeden odalar ve konfederasyonlar üzerinde denetim ve baskı kurmaya başladı. Valilik ikinci başvuruyu kabul etmesine rağmen, geçtiğimiz günlerde Ulus Meydanı’nda valilikten izin alınmadığı gerekçesiyle Tertip Komitesi’nin bildiri dağıtmasına izin vermedi.

Sermaye devleti emeğin örgütlü gücünden korkmaktadır. Emeğin dünyasından korkmaktadır. Çünkü bu onun sonu anlamına gelmektedir. Bugün 8 saatlik işgününden 1 Mayıs’ın resmi tatil olmasına kadar elimizdeki bütün haklar kazanılmış haklardır. Hiç kimse onları bize lütfetmemiştir, vermemiştir. İşçi sınıfı mücadeleyle kazanmıştır. Mücadele ettiği sürece koruyacak ve büyütecektir. Emeğin dünyası zaferini, sermayenin dünyasını ortadan kaldırarak, sermayenin egemenliğine son vererek, emeği özgürleştirerek ilan edecektir.

Lenin’in aynı 1 Mayıs bildirisinde dediği gibi: “Dünya üzerinde hiçbir kuvvet, gittikçe daha fazla sınıf bilinciyle kuşanarak, daha sıkı birleşerek ve örgütlenerek büyüyen milyonlarca işçiyi alt edemez.”

* Nazım Hikmet, Ellerinize ve yalana dair şiirinden, 1949

 

 

 

 

Sınıf devrimcilerinden 1 Mayıs etkinlikleri

 

Sınıf devrimcileri 2018 1 Mayıs’ına hazırlıklarını çeşitli toplantılar ve etkinliklerle sürdürdü.

İstanbul DGB piknikte buluştu

Devrimci Gençlik Birliği (DGB), İstanbul’da düzenlediği piknikte 1 Mayıs’ın gençlik açısından anlamı üzerinde durdu. Savaş politikalarına tutum almanın önemi dile getirildi ve ‘68 hareketinin 50. yıldönümü vesilesiyle anti-emperyalist mücadelenin güncelliğini koruduğu ifade edildi. Piknikte 22 Nisan 2001’de ölüm oruçlarında ölümsüzleşen komünist Hatice Yürekli de anıldı.

Esenyurt BDSP’den 1 Mayıs etkinliği

Esenyurt Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu’nun (BDSP) 21 Nisan günü düzenlediği etkinlikte işçi sınıfı ve emekçilerin Türkiye’de ve dünyada bedeller ödenerek kazanılan 1 Mayıs’a sahip çıkması çağrısı yapıldı.

DEV TEKSTİL’den İzmir’de piknik

Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası’nın (DEV TEKSTİL) düzenlediği piknikte “İşçiler örgütlenmeyi tartışıyor” başlığıyla yapılan forumda işçilerin asıl seçiminin örgütlenme olması gerektiği vurgulandı.

Çerkezköy ve Çorlu’dan işçiler piknikte buluştu

DEV TEKSTİL’in düzenlediği piknikte yapılan forumda birçok iş kolundan işçiler, üniversiteli gençler ve emekçi kadınlar söz aldı. Greif direnişçisi de kendi deneyimini aktardı. Çorlu Kadın Platformu adına yapılan konuşmada da kadınlara dönük saldırıların artmasına karşı 1 Mayıs’a çağrı yapıldı.

Ege İşçi Birliği’nden 1 Mayıs pikniği

Ege İşçi Birliği (EİB) tarafından düzenlenen piknikte 1 Mayıs’ın işçi sınıfı için taşıdığı büyük öneme dikkat çekilerek işçilerin birliğine olan ihtiyaç vurgulandı.

Bursa’da işçiler 1 Mayıs pikniğinde buluştu

Bursa’da 22 Nisan günü Metal İşçileri Birliği’nin (MİB) çağrısıyla gerçekleşen piknikte kurulan serbest kürsüde söz alan işçiler, 1 Mayıs’larda neden alanlarda olmak gerektiğini gerekçelendirdiler ve işçi sınıfının, talepleriyle alanlarda olmasının önemine işaret ettiler.

Ümraniye BDSP’den 1 Mayıs pikniği

22 Nisan günü gerçekleşen piknikte BDSP adına yapılan konuşmada artan baskılara, yasaklara ve gericiliğe, emperyalist savaşa karşı tek seçeneğin işçi ve emekçilerin mücadelesi olduğu vurgulandı, bu seneki 1 Mayıs’ın siyasal düzene karşı verilecek mücadelede daha çok önem arz ettiği söylendi.

İstanbul’da 1 Mayıs İşçi Forumu

İşçilerin Birliği Derneği (İBD), DEV TEKSTİL ve Tüm Otomotiv ve Metal İşçileri Sendikası (TOMİS) 22 Nisan’da “Güvenceli iş ve gelecek için 1 Mayıs’a!” şiarı ile işçi forumu gerçekleştirdi. TOMİS adına yapılan konuşmada patronların ve devletin emekçilere birlikte saldırdığına dikkat çekildi. Forumda emekçiler ve direnişçiler konuşarak mücadele çağrısı yaptılar.

Ankara İşçi Meclisi’nden 1 Mayıs forumu

22 Nisan’da gerçekleşen forumda ‘Dünü ve bugünü ile 1 Mayıs ve işçi sınıfı hareketi’ başlığıyla bir sunum gerçekleştirildi. Forum kısmında “Neden 1 Mayıs’a katılmalıyım?” sorusuna yanıt arandı. Çeşitli iş kollarından işçilerin söz alarak birlik ve mücadele çağrısı yaptığı forum, canlı bir şekilde yürütülen tartışmalarla sonlandırıldı.


 
§