1 Nisan 2016
Sayı: KB 2016/13

Karanlığa ışık, sessizliğe çığlık olmak için 1 Mayıs'a!
Yoksulun can güvenliği için değil, sermayenin mal güvenliği için!
“Yılmadık, yılmayacağız!”
Kirli savaş ve direniş aralıksız devam ediyor
Çocuklar ancak sosyalizmde özgür olabilir!
Eğitim kurumlarında cinsel taciz
Yeraltından Sesler Mart ayı değerlendirmesi
Sermayenin asgari ücret hazımsızlığı devam ediyor
Beşiktaş Belediyesi’nde direniş sürüyor
Sermaye işçi sınıfının en ufak moral kazanımına acımasızca saldırıyor!
“Hep beraber bu mücadeleyi büyütelim”
“Haykırmaya devam edeceğiz; aşağılık sömürü düzeni son bulana kadar!”
“Haklı olan biziz! Korkumuz yok!”
DGB II. Genel Kurul sonuç bildirgesi
“Barbarları bekle”miyoruz, Tek yol devrim!
Gençlik Kızıldere şehitlerini andı
Kızıl Bayrak'ı güçlendirmek, devrim davasını güçlendirmektir
Mülteciler üzerinden kirli pazarlıklar ve vizesiz geçiş aldatmacası
Rojava ve Kuzey Suriye Federasyonu üzerine - D. Yusuf
Fransa’da grev ve eylemler
1 Mayıs’ta alanlara!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Kirli savaş ve direniş aralıksız devam ediyor

 

Sermaye devleti, Kürdistan’daki kirli savaşı kesintisiz biçimde sürdürüyor. Devletin ağır silahlar ve top atışları ile gerçekleştirdiği saldırılar, YPS ve JPS-JIN güçleri tarafından direnişle karşılanıyor.

28 Mart’ta Hakkari’nin Yüksekova İlçesi’nde evleri yıkarak ilerlemeye çalışan katliam timleri, Zagros ve Güngör mahallelerini bombardımana tuttu. Bombardımanın yanı sıra yer yer çatışma seslerinin yükseldiği mahallelere çok sayıda zırhlı araç da sevk edildi.

Yapılan ağır bombardıman sonucu yüzlerce ev ve iş yeri harabeye çevrildi. Çıkan yangınları söndürmek üzere mahallelere girmeye çalışan itfaiye ekiplerine ise, JÖH ve PÖH timleri tarafından engel olundu.

İlçedeki çatışmalar sonraki günlerde de devam ederken, katliam timleri saldırılarında birçok evi tahrip etti.

Sermaye devletinin saldırılarının üç haftayı doldurduğu Şırnak'ta da Kürt halkının direnişi devam ediyor. Mahallelere girişi YPS ve YPS-JIN tarafından geri püskürtülen devlet güçleri, 28 Mart gecesi Yeni ve Bahçelievler mahallelerini obüs ve toplarla vurdu. Bombardıman sonucu birçok evde yangın çıkarken, kentte gece boyu süren şiddetli yağmur yağışı yangınların büyümesini önledi. Bombardımanla birlikte Dicle, Yeni ve Bahçelievler mahallelerinde yer yer çatışma sesleri geldi. Ayrıca, çok sayıda ambulansın asker ve polisler için özel hastane yapılan 23. Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı'na gittiği görüldü.

Mardin'in Nusaybin İlçesi’nde sokağa çıkma yasağı devam ederken, YPS güçleri tarafından gerçekleştirilen eylemler sonucu ağır kayıplar verilmesi, operasyonda yer alan devlet güçleri arasındaki rahatsızlığı daha da büyüttü. 27 Mart akşamı zırhlı araçlara dönük yapılan eylemlerle birlikte direniş mahallelerine yönelik başlayan bombardıman, sabahın ilk ışıklarına kadar devam etti. Bombardımanda çok sayıda ev ağır hasar gördü.

Mardin'in Nusaybin İlçesi’nde sermaye devletinin saldırılarına karşı Kürt halkı direnişi sürdürüyor. 29 Mart’ta sabahın ilk ışıklarıyla beraber çatışmalar önceki günlere göre daha da şiddetlendi. Direniş mahalleleri Kışla ve Zeynelabidin, toplarla aralıksız dövüldü.

Qamişlo-Nusaybin sınır hattına konuşlandırılan tanklardan da direniş mahalleleri havan topu ve obüslerle vuruldu. Saldırı nedeniyle birçok ev kullanılmaz hale geldi.

 

 

 

 

JİNHA muhabiri tahliye edildi

 

Jin Haber Ajansı (JINHA) muhabiri Beritan Canözer’in “örgüt üyeliği” iddiasıyla yargılandığı davanın ilk duruşması 29 Mart’ta Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

Duruşma öncesinde Özgür Gazeteciler Cemiyeti (ÖGC), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri, Haber Nöbeti Koordinasyonu’nun yanı sıra Can Dündar’ın da aralarında olduğu kitle Diyarbakır Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamada, basın emekçilerine yönelik baskılar protesto edilerek Canözer’le birlikte tüm tutuklu basın emekçilerinin serbest bırakılması talebi yükseltildi.

Duruşmaya Beritan Canözer “güvenlik” gerekçesiyle getirilmezken, Canözer’in avukatı Muharrem Erbey, suçlamalara karşı savunma yaparak Canözer’in mahkemeye getirilmemesinin hukuka aykırı olduğunu belirtti. Devamında ise Canözer için, “Müvekkilimizin haber yapma dışında hiçbir faaliyeti yoktur. Basın ve medya bir ülkenin soluk borusudur. Gazetecileri tutuklarsanız o ülkenin soluk borusunu kesersiniz” diyerek, “örgüt üyeliği” iddiasına ilişkin herhangi bir delilin dosyada bulunmadığının altını çizdi. Erbey, müvekkilinin tahliyesini isteyerek savunmasını noktaladı.

Savcı da savunmanın ardından Canözer’in tahliyesini talep etti. Verilen ara sonrasında mahkeme heyeti, Canözer’in tahliyesine karar verdi. Canözer mahkeme kararının iletilmesinin ardından tutuklu bulunduğu İstanbul Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nden tahliye edildi.

JINHA’nın bir diğer tutuklu muhabiri Rojda Oğuz da 28 Mart’ta mahkemenin ara kararı doğrultusunda serbest bırakıldı.

 

 

 

 

Diyarbakır Newrozu Tertip Komitesi Başkanı tutuklandı

 

21 Mart’ta yapılan Diyarbakır'daki Newroz kutlamasına dair Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma doğrultusunda, aralarında tertip komitesinin de olduğu 8 kişi 26 Mart’ta gözaltına alındı.

Gözaltılar arasında bulunan Newroz Tertip Komitesi Başkanı ve DBP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Hafize İpek, 29 Mart’ta çıkarıldıkları mahkeme tarafından “örgüt üyeliği ve propagandası yapmak” gerekçesiyle tutuklandı ve Diyarbakır E Tipi Kapalı Hapishanesi’ne gönderildi.

DTK Başkanlık Divan Üyesi Saydı Fırat, Diyarbakır Ticaret Odası Üyesi Hüsnü Pervane, Avukat Mahmut Çiftçi, SES Diyarbakır Şube Başkanı Ramazan Kaval, Abdulgani Alakan, sunucu Ayşe Çelikbilek ve organizasyon şirketinin ses teknisyeni olan Volkan Orhan Gündüz ise serbest bırakıldı.

 
§