İçindekiler:

20 Mart 2022
Sayı: KB 2022/11

Yaklaşan 1 Mayıs'ın çağrısı
Ukrayna'da emperyalist savaş sürüyor
Saray rejiminin pervasızlığı
Sağlık emekçilerinin grevi üzerine
Toplumsal öfke büyüyor
Tansu Çiller sahnede
Beyazıt'ta 16 Mart eylemi
Halepçe'de katledilenler anıldı
TEKSİF yeni bir satışa hazırlanıyor!
Kadınlar 8 Mart'ta alanlardaydı
Ulusal sorun ve toplumsal devrim / 1
Almanya'daki sendikal bürokrasi
Ukrayna savaşı ve emperyalist ikiyüzlülük
Almanya militarizme yatırımlarını arttırıyor
Fransa'da Renault'ta üretim aksamaları
Silahlanma harcamalarında AB
BİR-KAR: Özgürlük, eşitlik, gönüllü birlik!
Korsika'daki eylemler
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

Beyazıt’ta 16 Mart eylemi

 

Üniversite Öğrencileri 16 Mart Beyazıt ve Halepçe Katliamı’nın yıl dönümü vesilesi ile İstanbul’da eylem gerçekleştirdi. İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi önünde yapılan eyleme Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve 78’liler Girişimi de katıldı. Eylemde 78’liler Girişimi 16 Mart Katliamını unutmadık unutturmayacağız!” Üniversite Öğrencileri ise “Beyazıt, Halepçe Katliamı’nı unutmayacağız!” şiarlı pankartlar açtı.

“Davamız bitmedi, adalet mücadelemiz sürüyor”

Eylem katliamda yaşamını yitiren 7 devrimci öğrenci için saygı duruşu ile başladı. Ardından ilk söz 78’liler Girişimi’ne bırakıldı. Basın açıklamasını okuyan Hüseyin Soylu saldırı sürecini ve sonrasını aktararak davanın zaman aşımına uğradığını belirtti. Soylu sözlerinin devamında şunları ifade etti:

“16 Mart davası, doğrudan bir kontrgerilla davasıydı. 2008 yılında kontrgerilla ile hesaplaşılacağı iddia edilen Ergenekon davasının başladığı gün davanın “zaman aşımı” kararı ile sonuçlanması tarihin ironisiydi. Soykırım, katliam: işkence gibi insanlık suçlarında zaman aşımı olamayacağı biçimindeki insanlığın hukuki müktesep hakkına rağmen böyle oldu. Davamız bitmedi, adalet mücadelemiz sürüyor...”

“Kahrolsun faşizm!”

Ardından ÇHD adına söz alan Abdurrahim Doğan katliam günü orada olduğunu belirterek katliamın planlı işlendiğine dikkat çekti. Beyazıt’ın ardından katliamların peş peşe sürdüğünü aktaran Doğan “Failler belliydi. Devlet ve egemen güçler failleri korudu. Onları yargının karşısına çıkarmadı” dedi. Dayanışmanın önemine vurgu yapan Doğan “Kahrolsun faşizm!” diyerek sözlerini tamamladı.

“Onların yürüttüğü mücadelenin mirasını taşıyoruz”

Üniversite Öğrencileri adına yapılan basın açıklamasında ise 16 Mart 1978 yılında devrimci öğrencilere dönük NATO ve CIA ortaklığıyla gerçekleştirilen saldırıda 7 devrimci öğrencinin katledildiği hatırlatılarak şunlar ifade edildi:

“Katiller, ‘Kahrolsun komünistler!’ diye bağırarak devrimci öğrencileri katlederken onlar nezdinde onların mücadelesini de ortadan kaldırabilecekleri hülyasına kapılmıştı. Oysa yanıldılar; bugün bizler onların faşizme, emperyalizme ve sömürü düzenine karşı sürdürdükleri mücadelenin mirasını onurla taşıyarak yükseltmek için buradayız. Hatice Özen’i, Cemil Sönmez’i, Baki Ekiz’i, Turan Özen’i, Abdullah Şimşek’i, Hamit Akıl’ı ve Murat Kurt’u yaşamdan koparan katilleri iyi tanıyoruz. Saray Rejimi’nin besleyip kolladığı faşist çeteler bugün de Akdeniz Üniversitesi’nde, Cebeci’de, Beyazıt’ta devrimci öğrencilere yönelik saldırılar gerçekleştirmeye devam ediyor. Beyazıt katliamının tarihin tozlu raflarına kalktığını düşünen failler, devrimcileri faşist saldırılarla yıldırabileceğini düşünen bu eli kanlı çeteler ve iktidar bilsin ki; helalleşmek için kurulan masaları yıkacağız. Kanı dökülen, geleceği ve hayatı elinden çalınan her bir öğrencinin hesabını sorana kadar mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz.”

Açıklamanın devamında, Beyazıt Katliamı’ndan on yıl sonra, 16 Mart 1988’de Kürt halkının Halepçe’de kimyasal gazla katledildiğine vurgu yapılarak “Var olmak için durmaksızın savaşlar yaratan bu sömürü düzeni, bugün de Ukrayna’da yaşayan halkların hayatına mal oluyor” denildi.

Açıklamada Beyazıt’ta katledilen devrimcilerin emperyalizme karşı verdikleri mücadelenin devam ettiği vurgulanarak “Kapitalizm saldırganlık ve savaş demektir! Savaş ve saldırı örgütü NATO dağıtılsın. Bizler için tutulacak tek taraf adil, eşit ve onurlu bir barıştır!” denildi.

“Gelin birlikte mücadele edelim”

Açıklamada son olarak şu ifadelere yer verildi:

“Öğrencilerin ve halkların sesini baskı, şiddet ve katliamlarla bastırabileceğini sananlara karşı bu topraklarda eşit, adil ve emekten yana bir düzen kurmakta inat ediyoruz. Onların bizi katlettiklerini sandıkları yerden yarınları yaratacak bir iradeyi yeşertiyoruz. Tüm sıra arkadaşlarımıza çağrımızdır: Gelin, bizlere yalnızca geçinme kaygısı ve geleceksizlik vaat edenlerle, kampüslerimizin kapısını bizlere kapatıp başıbozuk, eli kanlı çetelere açanlarla, barınma hakkımızı elimizden alıp bizleri tarikat ve cemaatlerin kucağına itenlerle birlikte mücadele edelim.”

Basın açıklamasının okunmasının ardından Beyazıt Marşı söylenerek Eczacılık Fakültesi’nin önüne karanfiller bırakıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul

 

 

 

 

 

İstanbul’da Halepçe eylemleri

 

Şişli

HDP İstanbul İl Örgütü Şişli Pangaltı Metro durağında Halepçe katliamının yıldönümü vesilesiyle eylem gerçekleştirdi. 

HDP İstanbul İl Yöneticisi Gülşen Dağdöğen’in eylemde okuduğu basın açıklamasında “Kürt halkının yüzlerce yıllık özgürlük ve eşitlik mücadelesine karşı işlenen en büyük katliamlardan biri olan Halepçe Katliamı, Faşist Baas Rejiminin başında bulunan Saddam Hüseyin’in Güney Kürdistan’da Kürtlere karşı düzenlettiği El-Enfal Harekâtı adlı soykırımın bir parçası olarak tarihin utanç sayfalarına geçmiştir” dedi.

Beyazıt Katliamı’na da değinen Dağdöğen, 10 Ekim Ankara Gar ve Suruç katliamlarında yine aynı faşist şiddet sarmalı kullanılarak kitlelerin politik mücadelelerinin zayıflatılmaya çalışıldığını vurgulayarak şu denildi:

“Bütün bu katliam ve yıldırma taktiklerine karşı mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğimizi bir kez daha ilan ediyor Halepçe ve Beyazıt katliamında yaşamını yitirenleri saygıyla anıyoruz” dedi.

Kadıköy

Halepçe Katliamı’nın 34’üncü ve Beyazıt Katliamı’nın 44’üncü yıl dönümünde Kadıköy’de yapılan eylemde katliamda yitirilenler anıldı.

“Halepçe’yi unutma, unutturma!” sloganlarının atıldığı eylemde basın açıklaması Türkçe ve Kürtçe okundu. Açıklamada Kürt halkının tarihi boyunca kitlesel kıyım ve katliamla yüz yüze kalmış? olmasına rağmen eşitlik ve özgürlük mücadelesini kesintisiz sürdürdüğü belirtildi.

Açıklamanın devamınd şu ifade edildi: “Enfal Soykırımı ve Halepçe Katliamının failleri insanlık tarihinde lanetlenirken meşru ve insanı hak mücadelesini sürdüren Kürt halkı direnişiyle bütün ezilen halklara umut olmaya devam etmektedir” 

Açıklama şu şekilde devam etti:

“1970’li yılların ortalarından itibaren büyüyen toplumsal muhalefet ve yükselen devrimci gençlik dalgasına karşı devreye konulan katliamlardan biri olan ve tarihe Beyazıt Katliamı olarak geçen saldırı 16 Mart 1978 tarihinde İstanbul Üniversitesi’nde okuyan devrimci öğrencilere karşı gerçekleştirildi. Daha sonra açılan davalarda da net olarak ortaya çıkan ve sivil faşistler ile kontrgerillanın elbirliğiyle gerçekleştirdiği kanıtlanan katliamda 7 öğrenci yaşamını yitirdi, 41 öğrenci ise yaralandı.”