26 Temmuz 2013
Sayı: KB 2013/30

 Kızıl Bayrak'tan
AKP’nin kanlı politikaları ve tasfiyeci çözüm süreci
Dış politikada iflasın bedeli halklara ödetiliyor!
Faşist devlet terörüne direnmek meşrudur!
Devrim için örgütlenmeyen
geleceği kazanamaz!
“Sokakta, kavgada ve mücadelede olacağız!” - Av. Zeycan Balcı Şimşek
“Baskıya karşı direnmek haktır!”
Gezi tutsaklarıyla dayanışma eylemleri
Gençlikten korkuyorlar!
İşçi grevleri dalgası büyüyor...
Kazanımın yolu sokakta, mücadelede!
İşçi eylem ve direnişleri
İSDEMİR’de grev sürüyor!
Metalde grev dalgası
Gezi Direnişi’nin deneyimleri ışığında
emekçi kadın çalışmamızı güçlendirelim!
Çözüm sandıkta değil devrimde! - M. Yılmaz
Gezi Parkı Direnişi’nden ayaklanmaya... - 3 - Volkan Yaraşır

Akkapı: Gezi Direnişi’nin
öne çıkardığı bir mevzii...

Forumlarda mücadele kararlılığı
Mücadele birleştiriyor!
Suriye’de yıkıcı savaş ve emperyalist tehditler
Ekim Gençliği Yaz Kampı’ndan...
Devrimin gençleri...
Gezi tutsağı öğrencilerden mektup...
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

İSDEMİR’de grev sürüyor!

 

İSDEMİR grevi çarpıtma ve karalama çabaları arasında bir haftayı geride bıraktı.

İskenderun Demir Çelik Fabrikası’nda, 15 Temmuz’da başlayan grev 1. haftasını geride bırakırken bir yandan greve katılım artıyor diğer yandan şirket yönetimi grevi karalamaya yönelik girişimleri devreye sokuyor.

Grevci işçilerin ailelerinin de katıldığı kitlesel eylemlerle grev coşkusunu sürdüren işçiler “Erdemir’le maaşların eşitlenmesi” sözünün hayata geçmesini istiyor.

Bir işçi greve çıkış nedenlerini şöyle aktarıyor: “2009’daki global kriz sırasında maaşımızın %35’i kesildi, 16 ay boyunca maaşlarımız eksik yattı. Çok kişi mağdur oldu bu süreçte, çok kişi tazminatını aldı gitti. Hep özveriyi işçi göstersin isteniyor.”

İşçiler tek başına ücret artışı taleplerinin olmadığını fabrikada işten atılma korkusuyla her gün baskı altında çalıştırıldıklarını, buna karşı greve çıktıklarını söylüyorlar.

Başka bir işçi ise grev kararlılığını şöyle aktarıyor: “Bizim geçmişimizde övünebileceğimiz, destan diyebileceğimiz grevlerimiz var. ‘89 ve ‘95 grevi gibi. ‘89 grevi açlık ve sefaletin içinde çıkılmış bir grevdir ve 11 arkadaşımız bu grevde intihar etmiştir. Çocuğuna bir ekmek götüremeyen babalar intihar ettiler. Bu çocuklar o grevin çocuklarıdır zaten. O grevin işçileri de babalarıydı buradaki çocukların. %60’ı o kültürle büyüdükleri için vız gelir her şey. Biz aç kalmaya razıyız ki zaten alışkınız. Grev kırıcılığına izin vermeyeceğiz.

Fabrikada greve katılım sayısı da artıyor. Son olarak sahada çalışan 2 bin 800 işçiden 1700 işçi 22 Temmuz’da greve katıldı.

İşçiler şirketin grevi kırmak için “sendikadan muaf olun, anlaşma yapalım” çağrısı yaptığını aktarıyorlar. Ayrıca İSDEMİR’in sahibi olduğu bir gazete ile greve yönelik anti-propaganda çalışması yürütüldüğü, gerçeklerin çarpıtıldığı ifade ediliyor.

 Müdüre göre zarar eden “milli ekonomi”

İSDEMİR Genel Müdürü Recep Özhan greve ilişkin açıklamalarıyla ortaya çıktı. İşçilerin yüksek zam talep ettiğini iddia ederek “mağdur” kimliği çizen müdür Özhan, fabrikanın geçmişte hep zararda olduğunu Erdemir’e devir edildiği tarihten itibaren kâr ettiğini belirtti.

Özhan, “biz herkesin zarar ettiği dönemde zarar etmedik 29 milyon TL gibi küçük de olsa kâr ettik” diyerek övünürken, bu kârdan işçilerin payına hiçbir şey düşmemesi gerçeği karşısında da susmakta. İşçilerin on yılların sefalet koşullarına mahkumiyeti sonrası grevle hakkını savunması karşısında, Özhan bilindik argümanlara sarılıyor.

“Milli ekonomi” safsatası altında patronlarına milyonlarca lira kâr sağlanırken işçilerin zam talebine kulak kapatılıyor. Grev nedeniyle “milli ekonominin zarar gördüğü” vurgulanarak işçiler milliyetçi eğilimler temelinde bölünmeye çalışılıyor.

 

 

 

 

SGBP’den dayanışma açıklaması...

Sendikal Güç Birliği Platformu (SGBP), yayınladığı açıklamayla Hatay’da grevde olan metal işçilerini desteklediğini ifade etti.

SGBP’nin kuruluş nedenlerinin en önemlisinin “Sendika veya Konfederasyon ayırmaksızın her türlü eylem, direniş ve dayanışmaya dahil ve destek olma ilkesi” olduğu ifade edilen açıklamada, bu çerçevede İSDEMİR ve MMK Metalürji grevlerini destekledikleri ifade edildi.

SGBP Dönem Sözcüsü ve Petrol-İş Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın tarafından yapılan açıklamada, İSDEMİR işçilerinin yoğun mobbing uygulamasıyla çalıştıklarına dikkat çekilirken şunlar ifade edildi: “Çaykur ve THY grevlerinde olduğu gibi devlet eliyle grev kırıcılığı yapılan bir dönemde İSDEMİR direnişi ve bununla birlikte tüm işçi direnişlerini anlamlı bulduğumuzu, bu direnişlerin işçilerden aldığımız güvenle Türkiye işçi hareketlerine yeni kazanımlar sağlayacağına kuşkusuz bir biçimde inandığımızı ifade etmek isteriz.”

İSDEMİR işçilerinin grevi için “bölge halkı hatta Türkiye işçi hareketi için umut ışığı” diyerek tanımlanan açıklamada, her geçen gün büyüyen desteğe dikkat çekildi.

Açıklamada sınıf dayanışması için şunlar söylendi: “Bu desteği giderek büyütmek, haksızlığa karşı daha da güçlü olmak adına Sendikal Güç Birliği Platformu olarak her türlü destek ve dayanışmaya hazır olduğumuzu belirtmek isteriz. Bunun yanı sıra geçtiğimiz günlerde, MMK Metalürji Sanayi işyerinde, temelde ücret ve ikramiye günü sayısından kaynaklanan anlaşmazlıkların çözülmemesi sonucunda grev kararı alınmıştır. İşçiler, Çelik-İş Sendikası tarafından yürütülen  bu grev uygulamasını da başarıyla sürdürmektedir. Bu işyerindeki mücadelede de tıpkı İSDEMİR’de ve diğer işçi direnişlerinde olduğu gibi hiçbir desteğimizi esirgemeyeceğimizin bilinmesini isteriz.

 
§