Beytepe faşizme karşı yürüdü
Hacettepe Üniversitesi Beytepe Kampüsü’nde yaşanan faşist saldırılar 6 Mart günü gerçekleştirilen kitlesel bir yürüyüşle protesto edildi. Yaklaşık 500 üniversite öğrencisinin katıldığı yürüyüş saldırının yaşandığı Edebiyat Fakültesi A Kapısı önünden başladı.
“Faşizme ve ırkçılığı karşı üniversitene ve özgürlüğüne sahip çık” şiarıyla bir araya gelen Özgür Beytepe Platformu (Ekim Gençliği, TKP’li Öğrenciler, Öğrenci Kolektifleri, Gençlik Muhalefeti, Gençler Meydana İnisiyatifi, Öğrenci Dayanışması, Gençlik Federasyonu, YDG, DGH, Devrimci Proletarya, TÜM-İGD, Kurtuluş Yolunda Dev-Genç, Sosyalist Kurtuluş Kolektifi) tarafından örgütlenen eyleme Eğitim Sen’li akademisyenler de destek verdi.
“Faşizme ve ırkçılığa karşı üniversitemize sahip çıkıyoruz!” pankartı arkasında yapılan yürüyüşte, faşizme karşı omuz omuza olma çağrısı yapıldı.
Rektörlük önünde yapılan ve Hacettepe Üniversitesi’nde peş peşe yaşanan faşist saldırıların teşhir edildiği açıklamada, bu olayların “münferit” ya da “tesadüf” olmadığı vurgulandı. Üniversite yönetiminin saldırının ardından yaptığı açıklamayı geri çekmesi ve ilerici-devrimci öğrencilerden özür dilemesinin talep edildiği eylemde ayrıca Rektör Murat Tuncer’in “misafirleri” olan eli sopalı faşistlerin fotoğrafları taşınarak ikiyüzlü tutum gözler önüne serildi.
Ekim Gençliği / Beytepe
Kampüste polis terörü
İzmir’de Dokuz Eylül Üniversitesi Tınaztepe Kampüsü’nde Ekim Gençliği’nin “Emperyalist Savaş ve SalSdırganlığa, Faşist Baskı ve Teröre, Eğitimin Ticarileşmesine karşı Geleceğine Sahip Çık!” ve kurultay afişlerini kullanan Ekim Gençliği okurları polis terörüne maruz kaldı.
6 Mart Salı günü mimarlık ve mühendislik fakültelerinin bulunduğu alanda afişleme yapan Ekim Gençliği okuru, kampüs içerisinde sivil polislerin tehditlerine, darp girişimine ve engelleme çabasına maruz kaldı.
Afişleme çalışmasını yaparken 40-50 metre uzaklıkta bir sivil polis aracının durduğunu fark eden Ekim Gençliği okuru arabadan inen polislerden birinin, otobüs duraklarına asılı olan ‘TKP’nin Sesi’ imzalı afişlerden bir tanesini söktüğünü görmesi üzerine koşarak olaya müdahil oldu. Sivil polis, Ekim Gençliği okurunun koşarak olay yerine gelmesini gördükten sonra ani bir refleksle söktüğü afişi tekrardan yapıştırmaya çalıştı. Ekim Gençliği okurunun afişlere karışmamaları üzerine yaptığı uyarının ardından hırçınlaşan sivil polisler, ÖGB kulübesinin 20-30 metre ilerisinde Ekim Gençliği okurunu darp etmeye çalışarak, tehditler savurdular. ‘Başına gelecek olanları düşünmesi’, ‘Yapacakları şeyleri Ekim Gençliği okurunun bildiği ve ona göre davranması gerektiği’ yönündeki tehditler, kendisinin polis olduğu defalarca belirtmesi eşliğinde yapıldı.
Bu sırada öğrencilerin güvenliği amacıyla okulda tutulduğu söylenen ÖGB’lerin olayı sadece izlemekte yetinmeleri, sivil polislerin Ekim Gençliği okurunun ismini bağıra bağıra üstüne yürümesi idare-ÖGB-polis işbirliğini ortaya koydu.
Bu olay içerisinde geri adım atmayan Ekim Gençliği okurları faşist müdahaleyi püskürterek aynı durağa afişlemede bulundular. Bunun üzerine cep telefonları ile görüntü almaya çalışan polislerin, görüntü alma girişimleri engellendi, Kabahatler kanunu ile ilgili ceza kesecekleri yönünde polislerin gerçekleştirmiş olduğu tehditler ise afişlemeye devam edilerek boşa düşürüldü.
DEÜ Ekim Gençliği saldırıya ilişkin şu açıklamayı yaptı:
“Kampüs içerisinde polislerin ellerini kollarını sallayarak gezmeleri, en demokratik hak olan afişlere müdahale etmeleri ve bu demokratik hakka sahip çıkan üniversite öğrencilerini kampüs içerisinde tehdit ederek darp etmeye çalışmaları, yaz döneminde yine polisin, Eğitim-Sen’li bir kamu emekçisine yönelik gerçekleştirdiği taciz olayı ile birleştirildiğinde, var olan tüm politikalar gün yüzüne çıkmaktadır. Onlarca devrimciyi hunharca katletmelerine rağmen bu topraklardaki devrimci faaliyeti sonlandıramayan zor güçlerinin, bu tür çabaları ile de amaçlarına ulaşamayacakları, devrimci faaliyetin güçlenerek devam etmesi ile kanıtlanacaktır.”
Ekim Gençliği / DEÜ
Cebeci’de faşizme geçit yok!
29 Şubat’ta yaşanan saldırının ardından açıklama yapan faşistler, 1 Mart günü saat 12.00’de Cebeci Kampüsü önünde bir araya gelerek okuldaki Kürt öğrencilere saldıracaklarını basına deklare etmişlerdi.
Bunun üzerine aynı gün saat 11.00’den itibaren okulda bir araya gelen devrimci, demokrat ve yurtsever öğrenciler, faşistlerin toplanmasını engellemek için ortak karar aldılar.
Faşistler kampüse gelmeye cesaret edemezken Ekim Gençliği’nin de aralarında bulundu devrimci sol güçler okulda bekleyişe başladılar.
Anti-faşist öğrencilerden yürüyüş
Bekleyişin ardından anti-faşist öğrenciler önce kampüs içinde bir yürüyüş yaptılar. Kampüs çıkışında kısa bir açıklama yaptıktan sonra yolu trafiğe kapatarak Kızılay’a yürüdüler. Polisin kaldırımda yürütmeye yönelik dayatmaları karşısında kolkola giren öğrenciler yürüyüşlerine devam ettiler.
Yüksel Caddesi’ne gelindiğinde basın açıklaması yapıldı. Açıklamada devrimci dayanışmanın yükseltileceğine ve saldırıların boşa düşürüleceğine vurgu yapıldı.
Ekim Gençliği / Cebeci
Ankara’da 8 Mart hazırlıkları
ODTÜ’de “Sömürüye, eşitsizliğe, gericiliğe, şiddete karşı 8 Mart’ta alanlara/BDSP” afişleri yaygın bir şekilde kullanıldı. 8 Mart’ta alanlara çağıran Ekim Gençliği bildirileri de yaygın olarak dağıtılırken yemekhanede stant açılarak gençliğe Ekim Gençliği ve Kızıl Bayrak satışı yapıldı.
Ankara Üniversitesi Cebeci Kampüsü’nde 8 Mart afişleri ve kampanya afişleri kullanıldı. İletişim Fakültesi’nde de stand açılarak gençliğe Ekim Gençliği ve Kızıl Bayrak ulaştırıldı.
DTCF’de de 8 Mart ve kampanya afişleri yaygın bir şekilde kullanıldı. Devrimci 8 Mart Platformu’nun örgütediği eylemin çağrısı yapıldı. Ayrıca “Kadın sorunu ve devrimci tutum” başlığıyla gerçekleştirilecek söyleşinin duyurusu yapıldı.
Ekim Gençliği / Ankara
|