19 Mart 2010
Sayı: SİKB 2010/12

 Kızıl Bayrak'tan
TEKEL Direnişi’nin ateşini 1 Mayıs’a ve 26 Mayıs’a taşıyalım
Güçlü bir grev-direniş süreci için taban örgütlülükleri oluşturulmalıdır!
Newroz’un isyan ateşi kızıllaştırılarak saldırılar yanıtlanmalıdır!
Metal İşçileri Birliği MYK’sının
Mart ayı toplantısı sonuçları
İzmir’de öncü TEKEL işçileri buluşması
Direnişçi TARİŞ işçileriyle
konuştuk..
İşçi ve emekçi hareketinden
Liseli gençlik çalışmasının
sorunları
Geleceksiz yaşamaya, güvencesiz çalışmaya karşı genel greve-direnişe
Devrimci kanı akıtanlar
akıttıkları kanda boğulacaklar!
Mart ayı katliamları lanetlendi!
Hüseyin Temiz sosyalizmin
günışığında yaşıyor!
Gençlik, 16 Mart’ta alanlardaydı..
Gençlik hareketinden
ABD Ortadoğu’da barışın değil, hegemonyanın peşindedir…
Afrika’daki açlığın kaynağı kapitalist barbarlık düzenidir!
Newroz ve Kürt halkının
trajedisi! - M. Can Yüce
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlamalarının ardından
Tarihin gördüğü ilk işçi iktidarı Paris Komünü 139 yaşında
Mücadele Postası
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Mücadele postası

“Kusur doğada”ymış!

İstanbul’da 9 Eylül 2009 günü yaşanan sel felaketinde servis aracındayken boğularak yaşamını yitiren 8 kadın işçinin ölümüyle ilgili davada hazırlanan bilirkişi raporunda işçilerin ölümünde kusurlu olarak ‘doğa’ bulundu.

Sanıklardan Pameks patronu Mehmet Cevdet Karahasanoğlu’nun tali derecede 8’de 3, İdare Müdürü Ferit Göncü’nün ise 8’de 1 oranında kusurlu bulunduğu, kusurun 8’de 4’ünün doğal afetten kaynaklandığı bildirildi. Kapitalizmin bir cinayetinin faturası daha doğaya çıkarıldı.

İstanbul’da yaşanan sel felaketinde Pameks Tekstil’de çalışan 8 kadın işçinin servis aracında mahsur kalmalarına neden olarak ölümlerine sebebiyet verdikleri gerekçesi ile 3 sanığın yargılanmasına Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi.

Hazırlanan bilirkişi raporunda, 8 kadın işçinin içinde mahsur kalarak öldüğü aracın, personel taşımak için değil, yük nakline uygun olduğu belirtildi. İşyeri sahibi Mehmet Cevdet Karahasanoğlu’nun servis işine uygun araç sağlaması, idare Müdürü Ferit Göncü’nün de aracı servis işinde kullandırmaması gerektiğinin belirtildiği raporda, aracın şoförü Mehmet Oğur’un talimat gereği hareket ettiği ve alabileceği bir tedbir bulunmadığı anlatıldı. Raporda, olayın meydana geliş şekli itibarıyla doğal afetin ciddi oranda etkisi bulunduğu belirtildi.

Kadın işçilerin ölümlerindeki sorumluluğun aslan payı felaket olarak tanımlanan “doğal afete” yüklense de, sözkonusu olan, insanlığın en büyük felaketi olan kapitalizmdir. Ve bu raporla bir kez daha Pameks patronu şahsında burjuvazi ve onun düzeni aklanmıştır. Yağan yağmurun sel felaketine dönüşmesine sebep olan kapitalizmse ve Pameks patronu daha fazla kar için işçilerin sağlıklı ulaşım hakkını gaspediyorsa suçluyu uzakta aramaya gerek yoktur.

Kadın işçilerin ölümünden kentlere ayırdığı sınırlı kaynakları yoksulluğu ve sefaleti gizlemek üzere kullanıp alt yapıyı önemsemeyenler sorumludur. Milyonları burjuvalar için harcayanlar, onların yaşam alanlarını lale bahçelerine çevirmek için kullananlar suçludur. Bunlarla beraber üç kuruş fazla para vermemek için işçilerini mal kasasında taşıtan Pameks patronu suçludur.


Yüksekova’da Newroz ateşi yakıldı

Kürt halkının özgürlük mücadelesinin simgesi olan Newroz kutlamaları Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde 17 Mart günü başladı.

BDP Eşbaşkanları Gülten Kışanak ve Selahattin Demirtaş, BDP Eşbaşkan Yardımcısı Emine Ayna, BDP milletvekilleri, kapatılan DTP’nin Genel Başkanı Ahmet Türk, siyasi yasaklı Diyarbakır eski Milletvekili Aysel Tuğluk, Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir, Van Belediye Başkanı Bekir Kaya, Maxmur ve Kandil’den gelen Barış ve Demokratik Çözüm Grubu üyeleri, yabancı heyetler, çevre il ve ilçe belediye başkanları ve KESK Kadın Sekreteri Songül Morsümbül de alanda yer aldı.

Gece boyunca havai fişek gösterilerinin yapıldığı ilçede, Newroz alanı polis ve tertip komitesi üyeleri tarafından detektörlerle tarandı. Geniş “güvenlik önlemleri”nin alındığı alanın üzerinde sık sık helikopter uçuşları gerçekleştirildi. “Newroz bir efsanenin bir halkın yaşamında yeniden yaratılmasıdır”, “Sema, Ronahi ve Berivanların ruhuyla, direnen özgürlük militanlarının Newroz’unu kutluyoruz”, “Yüceltilen değerlerin altında yatan milyonların emeğidir: Newroz”, “Ciwan bi germahiya agirê Newrozê roja xwe silav dikin” pankartları göze çarptı. Üzerinde dev Newroz yazısının bulunduğu meşale alanın ortasına dikildi.


Saldırılarla sindirmek istiyorlar!

DDSB’li eğitim emekçisi olan Deniz Gücenmez’e düzen güçleri tarafından yapılan tacizler nedeniyle 17 Mart günü İHD’de bir açıklama gerçekleştirildi.

Açıklamada DDSB adına yapılan konuşmada, saldırıların münferit olmadığı, sınıf hareketinin yükselmeye başlayan dönemlerinde, sınıf düşmanlarının almış olduğu politik bir tavır olduğu vurgulandı. Yaşanan olayın, bir insanın hayatına sahip çıkma olayı kadar önemli olduğu söylendi.

Açıklamada Gücenmez’in çevresindeki kişilerin sürekli olarak aranarak rahatsız edildiği ifade edildi. Bunun bir baskı yöntemi olduğunun söylendiği açıklamada, bu saldırılara karşı DDSB’nin mücadele edeceği vurgulandı.

Saldırıların yeni olmadığını söyleyen Gücenmez, birleşik mücadelenin önemine vurgu yaptı.

Kızıl Bayrak / İstanbul


TEKEL’e destek eylemi okuldan attırdı

Sermaye devletinin TEKEL direnişine verilen desteğe tahammülsüzlüğünün son örneği İstanbul Çekmeköy Mehmetçik Lisesi’nde yaşandı.

26 Şubat Perşembe günü TEKEL işçilerine destek eylemi yaptıkları için 24 öğrenciye soruşturma açılmıştı. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün kararı ile öğrencilerin tümünün okulla ilişiği kesilmiş oldu.

Karar, Mehmetçik Lisesi yönetimi tarafından 16 Mart günü öğrenci velilerine duyuruldu. Tasdiknameleri verilen öğrencilerin hangi okullara kayıt olabileceği hakkında bilgi verilmedi. Açıklamada sadece, velilerin isterlerse İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile bu konuyu görüşebilecekleri söylendi. 

Karara öğrenci velileri büyük tepki gösterdiler. Kararı eleştiren veliler durumun hukuki takipçisi olacaklarını vurguladılar.


İzmir’de Liselilerin Sesi satışı

İzmir Devrimci Liseliler Birliği, 13 Mart Cumartesi günü, Alsancak’ta stand açarak Liselilerin Sesi dergisinin satışını gerçekleştirdi.

2 saat süren dergi satışı boyunca ticari eğitim, eleme sınavları ve katsayı oyunları DLB’liler tarafından sesli ajitasyonlarla teşhir edildi. Liseliler haklarına sahip çıkmaya ve mücadele etmeye çağrıldı.

Kızıl Bayrak / İzmir