İçindekiler:

8 Mayıs 2022
Sayı: KB 2022/17

1 Mayıs, sorunlar ve sorumluluklar
İstanbul'da kitlesel, coşkulu 1 Mayıs
İzmir'de 1 Mayıs
Ankara'da 1 Mayıs
Gebze'de coşkulu 1 Mayıs
Kayseri'de coşkulu 1 Mayıs
Bursa'da binler 1 Mayıs'a katıldı
Mevcut sendikal düzen ve 2022 1 Mayıs'ı
Sınır ötesi operasyonlar ve ötesi
Gerici-faşist iktidarın korkusu
50 yılın çağrısı...
Ankara ve İstanbul'da 6 Mayıs
Kızıldere ve 6 Mayıs'ın 50. yılı anısına...
Anti-faşist zaferin 77. yıl dönümü...
Emperyalist savaş ve denge arayışları
AB'nin kirli elleri olarak Frontex
Almanya'da 1 Mayıslar
İsviçre'de 1 Mayıs
Fransa'da onbinler 1 Mayıs'ta mücadele dedi
Dünya'da 1 Mayıs
Avrupa çapında NATO tatbikatı
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

Almanya’da 1 Mayıslar

 

Frankfurt

Almanya’da pandemi sürecinin iki yıldan bu yana yarattığı kesintinin ardından, Frankfurt’ta da 1 Mayıs, yine alanlara çıkan binlerce işçi ve emekçinin katılımıyla ve coşkuyla kutlandı. Sendikalar Frankfurt 1 Mayıs mitingine 6 bin kişinin katıldığını açıklarken, sayı daha az da olsa binlerce kişi yürüyüşe katıldı.

Alman Sendikalar Birliği (DGB) tarafından bu sene önceki yıllardan farklı bir toplanma alanı ve yürüyüş güzergahı seçildi. Kitle saat 10.30’dan itibaren kent merkezindeki Hauptwache’de toplandı. Önceki yıllardan oldukça kısa tutulan yürüyüşün ardından, geleneksel 1 Mayıs alanı olan Römerberg’de bir miting yapıldı.

Yürüyüşün önünde yer alan DGB’nin bu seneki sloganı olan, “Geleceği birlikte tayin edelim!” yazılı pankartın ardından kortejler dizildi.

DGB’ye bağlı çeşitli sendikaların kortejinde bu yıl her zamankinden daha fazla işçi ve emekçinin yürüdüğü gözlendi. Sendikaların tepesindeki bürokratların aksine, işçi ve emekçi tabanında emperyalist savaşa, silahlanmaya milyarlar ayrılmasına, artan militarizme, sosyal hak gasplarına, düşük ücretlere, artan hayat pahalılığına ve yükselen enflasyona karşı işçi ve emekçilerin oldukça öfkeli oldukları gözlendi. Yoğun olarak bu sorunları teşhir eden pankart ve dövizler taşınırken, konuşmaların da ana temasını oluşturuyordu.

Toplam kitlenin ağırlıklı kısmını teşkil eden yerlisi ve göçmeniyle devrimci-demokrat parti ve örgütlerin kitlesinde önceki yıllara göre gözle görülür bir artış olmadığı gözlendi. Yerli parti ve örgütlerden DKP, Die Linke, MLPD, FKO (Sınıf Savaşı için Organizasyonlar Federasyonu), Komünistische Organizasyon (KO) pankart ve bayraklarıyla katıldı. Bunlardan bir kısmının Alman solunun değişik gruplarından kopan veya yeni kurulan, çoğunlukla genç insanlardan oluşan yapılar olması dikkat çekiyor. Yine kendisini “Devrimci 1 Mayıs Bloğu” olarak tanımlayan, çeşitli feminist, anti-kapitalist, anti-faşist, anarşist ve çevreci gruplar gibi heterojen bir kitleden oluşan kortej de oldukça dikkat çekti. Hemen tümü gençlerden oluşan, devrimci-ilerici şiarların taşındığı bu kortej, aynı zamanda yürüyüşün en kitlesel ve en coşkulu kortejiydi. Polisin “ilgisine” de en çok bu grup mazhar oldu.

Alman burjuvazisinin savaş borazanlığını yapan ve ona tam destek veren mevcut koalisyon hükümetinin iki partisi, SPD ve Yeşiller Gençliği de, konut sorunu, barış ve adalet gibi demagojilerle 1 Mayıs’ta boy gösterme yüzsüzlüğünden geri durmadılar.

Göçmen örgütlerden ise DIDF, Partizan, ADHK, MLKP, Halk Cephesi, Sol Parti, TKP, SYKP, Kürt Hareketi (TEK-JİN) Frankfurt Alevi Kültür Merkezi, KKE ve Tamiller pankart ve flamalarla yürüyüşe katıldılar. Dağıtılan bildirilere, taşınan pankartlara ve dövizlere bakıldığında, yerlisi ve göçmeniyle sol hareketin gündeminde de ağırlıklı olarak emperyalist savaş vardı. Fakat buna rağmen solun, bu 1 Mayıs’ın ve önümüzdeki dönemin tartışmasız en önemli gündemi olan emperyalist savaş gerçeğine hak ettiği önemi verdiği de söylenemez.

Sınıf devrimcileri, KPD’nin Yeniden İnşası İçin İşçi Birliği ve Komala’nın (İranlı devrimciler) birlikte oluşturdukları “kızıl blokta” yürüyüşe katıldılar. Blok kitleselliği, coşkusu ve disipliniyle önceki yıllardan daha iyi bir duruş sergiledi. Çok sayıda kızıl bayrağın taşındığı kortej görselliği ile göz doldurdu. İşçi Birliği, “Sosyalizm veya barbarlık! Sömürü ve savaş yerine işçiler ve halklar için barış!” şiarlı bir pankart taşırken; sınıf devrimcileri ise TKİP imzalı, “dün Yugoslavya, Afganistan, Irak, Libya, Suriye, Yemen… bugün Ukrayna! Kahrolsun emperyalist saldırganlık ve savaş!” yazılı pankartla yürüdüler. Önceki yıllara göre daha fazla kişinin yürüdüğü kortejde çok sayıda kızıl bayrak taşınırken, RJ de kendi bayraklarıyla yürüdü. Ayrıca yürüyüşte ve alanda bildiri dağıtımı yapıldı.

Ukrayna’da yaşanan emperyalist savaşta NATO ve Alman emperyalizminin rolünü teşhir eden, devrim ve sosyalizm sloganları ile enternasyonal devrimci mücadeleyi ifade eden sloganlar coşkulu bir şekilde atılırken, 1 Mayıs ve çeşitli devrimci marşlar da hep birlikte söylendi.

Mitingde DGB adına yapılan selamlamanın ardından, kürsüde Frankfurt belediye başkanı Peter Feldmann, DGB adına Elke Hannack, “Nineler sağa karşı-Omas gegen Rechts” ile daha fazla maaş ve sosyal hak için 3. Kez greve giden anaokulları ve kreşlerde çalışanların temsilcisi konuşma yaptılar.

Frankfurt belediyesinde yolsuzluğu ayyuka çıkan Feldmann, bol sosyal demagoji ile süslediği konuşmasına başlarken kitlenin bir kısmı tarafından yuhalandı. Omas gegen Rechts adına yapılan konuşmada ise toplumda artan sağcılaşma ve ırkçılığa işaret edildi. Anaokulları ve kreş çalışanlarını temsilen yapılan konuşmada ise, savaşa ve silaha değil, eğitime, sağlığa ve sosyal harcamalara daha fazla bütçe ayrılması talep edildi.

Mitingin en önemli konuşması kuşkusuz DGB adına yapılan, Almanya çapında DGB’nin ve aynı zamanda da CDU’nun yönetim kurulunda yer alan Elke Hannack adlı kadının yaptığı konuşmaydı. Hannack, sosyal sorunlar üzerine yaptığı demagojik açıklamaları bir tarafa bırakırsak, çok açık bir şekilde Alman devletinin Ukrayna savaşını bahane ederek militarizmde ve silahlanmada gemi azıya alan politikasına tam destek verdiğini açıkladı.

Ukrayna savaşı konusunda tek yanlı olarak sadece Rusya’yı ve Putin’i eleştiren ve kınayan sendika bürokratı, bu savaşta Rus emperyalizminden kat be kat fazla payı olan ABD, NATO ve Alman emperyalizmi üzerine tek bir laf bile etmedi. Ukrayna’da Putin’in yarattığı “barbarlığı” kınayan Hannack, hemen peşinden Almanya’nın savunmasını hızla güçlendirmesi gerektiğini belirterek, savaş kundakçılarıyla aynı safta olduğunu belirtmekten çekinmediğini göstermiş oldu.

Onun savaşa ve militarizme açıkça arka çıkan bu tavrı Alman devrimci dostlar ve sınıf devrimcileri tarafından yuhalamalar, ıslıklar ve sloganlarla protesto edildi. “Savaş kışkırtıcıları dışarı!”, “Bunu DGB’den atın!”, “Almanya’nın savaş programına tek bir sent ve tek bir kişi yok!”, “Alman silahları ve parası dünyanın her yerindeki katliamların ortağıdır!” gibi sloganlar megafondan ve toplu olarak atıldı. Protesto alanda etkili olurken, bazı katılımcılar protestoya tepki gösterirken, bazıları da haklı olduğunu belirttiler. Teşhir olan DGB bürokratı ise aymazca konuşmasına devam ederek bitirdi.

Ukrayna savaşını tam bir fırsata çeviren Alman emperyalizmi silahlanma, militarizm ve ırkçılığı geliştirmek için ardı ardına çok hızlı, büyük ve tehlikeli adımlar atıyor. Ekonomiyi hızla militarize ediyor. Toplumun vergilerinden milyarlarca Euro cömertçe savaşa ve orduya aktarılıyor. Toplumu buna razı etmek için ise, sermaye cephesi, hükümeti, basını ve sendika bürokrasisi ile işçi ve emekçileri dört bir yandan kuşatıyor. Bu adımları yeni siyasal yasakların, baskıların ve polis devleti uygulamalarının izleyeceği ise tartışmasızdır. Özcesi Alman devleti tam anlamıyla savaş düzenine geçmiş bulunuyor. Bu 1 Mayıs’ta ilk defa kitlenin en önünde atlı polislerin yürütülmesi ve miting alanının üzerinden helikopterlerin uçurulması bunun ilk işaretleri sayılmalıdır.

Buna karşılık devrimci-demokratik güçler ise, gittikçe büyüyen bu tehlikelere karşı işçi ve emekçileri uyarmak, aydınlatmak ve en önemlisi de örgütlü bir güç olarak düzenin karşısına çıkarmak için çabalarını her zamankinden daha fazla yoğunlaştırmak sorumluluğu ile karşı karşıyadırlar.

***

Frankfurt’ta birkaç yıldan beri aynı gün içinde iki 1 Mayıs gösterisi yapılıyor. Sabahki yürüyüşe de katılan ve ağırlıklı olarak gençlerden oluşan diğer gösteri ise “Devrimci 1 Mayıs” çağrısı ile saat 18.00’da yapıldı. Kent merkezinde toplanan göstericiler. Buradan Bornheim semtine kadar yürüdüler. Geçen sene polisin vahşice saldırdığı eylemde bu sene herhangi bir olay yaşanmadı. 1.500 civarında kişinin katıldığı açıklanan yürüyüşe RJ de katılarak destek verdi.  

Hamburg

Hamburg’da Alman Sendikalar Birliği’nin (DGB) çağrısıyla işçi sınıfının birlik, dayanışma ve mücadele günü 1 Mayıs’ı kutlamak için binlerce işçi ve emekçinin katıldığı coşkulu bir eylem yapıldı.

Merkezi olarak yapılan 1 Mayıs için saat 10.00’da Oster Strasse Bahnhof önünde toplanıldı.

DGB’ye bağlı sendikalara üye olan işçi ve emekçiler hazırlamış oldukları pankart, döviz, sendika bayrak ve flamalarıyla alana geldiler. İşçi ve emekçileri takiben yerli partilerden MLPD, DKP, KPD Yeniden İnşa, Anti-Faşist gruplar, Die Linke ve demokratik kurumlar parti bayrakları ve pankartlarıyla katıldılar.

TKİP, MLKP, TKP/ML, MKP, Halk Cephesi ve İran Komünist Partisi, demokratik kurumlarda ise BİR-KAR, AGİF, ATİK, ADHK, DİDİF, Kürdistan Meclisi ve Alevi Derneği kurum flamaları ve pankartlarıyla alanda yerlerini aldılar.

Toplanma alanında 1 saate yakın beklendikten sonra atılan sloganlar, müzik eşliğinde söylenen 1 Mayıs İşçi Marşı ile yürüyüşe geçildi. Yürüyüşte DGB’nin “Geleceği birlikte şekillendirelim!” pankartı en önde taşındı.
Yürüyüş sırasında “1 Mayıs kızıldır, kızıl kalacak!”, “Yaşasın enternasyonal dayanışma!”, “Emperyalistler Ukrayna’dan ellerinizi çekin!” gibi sloganlar sık sık atıldı.

Yaklaşık olarak 5 km yüründükten sonra saat 12:00’de Fischmarkt’daki miting alanına gelindi.

Burada yapılan konuşmalarda yoksulluğa, ırkçılığa ve savaşa karşı daha iyi bir yaşam için talepler dile getirildi. Yüksek konut kiraların düşürülmesi, daha fazla konut yapılması talep edildi. Ayrıca çalışanların ücretlerinin artırılmasını ve çalışma koşullarının düzeltilmesi talepleri dile getirildi. Rusya’nın Ukrayna işgaline son vermesini ve başta ABD olmak üzere Avrupalı emperyalistlerin Ukrayna’ya silah yardımlarının durdurulması ve NATO’nun genişlemesine son verilmesi talepleri dile getirildi.

Yapılan bu konuşmaların yanı sıra ırkçı faşist parti ve örgütlerin kapatılması da istendi.

İşçi ve emekçiler bir taraftan yapılan konuşmaları dinlenirken bir taraftan da açılan stantları gezerek kitap, dergi, gazete ve yemek ihtiyaçlarını gidermeye çalıştılar

Yürüyüşe yaklaşık 5 bin kişi katıldı.

Komünistler olarak biz de TKİP bayrağı ve BİR-KAR flamasıyla 1 Mayıs’a katıldık. Yürüyüş ve miting alanında TKİP Yurtdışı Örgütü’nün Almanca ve Türkçe olarak çıkardığı “Kapitalist sömürüye ve emperyalist savaşa karşı 1 Mayıs’ta devrim ve sosyalizm mücadelesini büyütmeye!” başlıklı bildirilerinin dağıtımını yaptık.

***

İkinci 1 Mayıs yürüyüşü de Bergedorf Lohnbürger’de başlayıp Rathaus önünde yapılan mitingle sona erdi. Burada yapılan konuşmalarda giderek düşen işçi ücretlerinin artırılması talep edildi. Bu 1 Mayıs yürüyüşüne bin civarında işçi emekçi katıldı.

***

Üçüncü Yürüyüş Harburg’da yapıldı. Buradaki yürüyüşe de çeşitli fabrikalarda çalışan işçi ve emekçi katıldı. Burada yapılan konuşmada da yükselen enflasyon karşısında ücretlerin eridiği ifade edildi ve ücretlerin arttırılması istendi.

Köln

Köln’de 1 Mayıs eylemi, Almanya’nın pek çok kentinde olduğu gibi, Alman Sendikalar Birliği (DGB) tarafından “Geleceği birlikte şekillendirelim” çağrısıyla düzenlendi. Bu başlığın seçilmesi iklimi korumanın işçilerin talepleriyle çelişmediğine, aksine ancak çalışanlarla sağlanabileceğine vurgu yapma hedefiyle bağlantılıydı.

Yürüyüş ve mitinge katılanlar, saat 10’dan itibaren Hans-Blöcker-Platz’daki DGB binası önünde toplanmaya başladılar. Yapılan hazırlıklar ve kortejlerin oluşturulmasından sonra, saat 12’de yürüyüş başladı. Geleneksel mitingin düzenlendiği Heumarkt’a giden güzergahta yapılan yürüyüşe beş bini aşkın kişi katıldı.

En kalabalık kortej her yıl olduğu gibi metal işçilerinin örgütlü olduğu IG Metall sendikası ve hemen ardında yürüyen Ford işçilerinin kortejiydi. Hizmet sektöründe örgütlü ver.di (Birleşik Hizmet İşleri Sendikası) da nispeten kalabalık bir katılımla yürüdü. Eğitim ve bilim mensupları (GEW), kimya ve kâğıt, gıda-müskirat ve eğlence yerleri, basın ve kağıt gibi işkollarındaki sendikalar da kendi flamaları ve dövizleri ile yürüyüş ve mitingde yer aldılar. Ayrıca üniversite hastanesinin hemşire kadrosunu taşıyan 15 vagonlu sembolik bir çekçek turu da düzenlendi.

Komünistler 1 Mayıs’a “Kahrolsun emperyalist saldırganlık, savaşlar ve ırkçılık! Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği!” şiarının yer aldığı TKİP pankartı ile katıldılar. RJ’liler çeşitli şiarları içeren dövizlerle yürürken, BİR-KAR’ın da flamaları taşındı. Yürüyüş güzergahı boyunca da sıklıkla atılan devrimci sloganlarla canlı ve coşkulu bir görünüm sergilediler. Alman solundan DKP, MLPD, KPD Wideraufbau, KA’nın yanı sıra savaş karşıtları ile irili ufaklı çeşitli grupları ve çevre örgütleri pankart, döviz ve flamalarıyla katılım sergilediler. Türkiye ve Kürdistanlı gruplardan ise TKP-ML, MLKP, Halk Cephesi, Alınteri, ATİK, AGİF, ADHK, DIDF, TKP, Sol Parti, Mala Kurdan gibi örgüt ve kurumlar yine pankart ve bayraklarıyla yürüdüler. Göçmen örgütlerden ayrıca İran İşçi Partisi, Komala, Irak Komünist Partisi de kendi pankartlarını açmışlardı.

Tüm kortejlerde savaşa, yoksulluğa ve silahlanmaya karşı pankart ve dövizler dikkat çekiyordu. Sol grupların kortejlerinde en çok “Yaşasın enternasyonal dayanışma”, “Yaşasın 1 Mayıs”, “Yaşasın devrim ve sosyalizm”, “Bankaların ve tekellerin iktidarına hayır!”, “Faşizme karşı omuz omuza!”, “Anti Kapitalista”, “One solution, revolution!” sloganları öne çıktı. Yer yer Türkçe ve Almanca 1 Mayıs Marşı, Avusturya İşçi Marşı, Çav Bella gibi marşlar seslendirildi.

Yürüyüş esnasında yapılan ajitasyonlarda ve miting alanındaki konuşmalarda işçilerin sorunlarına dikkat çekildi, talepleri dile getirildi. Artan fiyatlar karşısında ücretlerin artırılması öncelikli taleplerden biriydi. Zira Almanya’da koronavirüs pandemisinin damgasını vurduğu iki yıl zarfında milyonlarca işçi kısa çalışma modeline geçmek zorunda kalmış, işini kaybetmeyenler de gelir kaybına uğramış bulunuyor. Sendikalar artan enflasyon nedeniyle de çalışanlara zam talep ediyor. Miting konuşmalarında ayrıca yüksek kira sorununa dikkat çekildi. Eylemlere katılımın önceki yıllara göre arttığı gözlendi.

Köln’de ayrıca anarşist ve antifaşist gençlik örgütleri tarafından saat 17’de alternatif 1 Mayıs yürüyüşü yapıldı. Köln-Mülheim Wiener Platz’ta toplanan kitle Kalk Post’a yürüdü. Buradaki eylemde özellikle ırkçılık ve emperyalist savaş temaları işlendi.

Stuttgart

Almanya çapında yaygın olarak yapılan kutlamalar kapsamında Stuttgart’ta da 1 Mayıs eylemi gerçekleştirildi. Sendikal bürokrasi yürüyüş ve miting izinleri alıp sendikanın kasasını çarçur ederek miting alanına konuşma platformları yerleştirdi ve kitlenin miting alanına gelmesini bekledi. 1 Mayıs’a hazırlık kapsamında bundan başka bir şey yapmayan sendikanın verdiği bilgiye göre 1 Mayıs miting ve yürüyüşüne 3000 kişi katıldı. Yerel basında çıkan haberler de bizim yaptığımız gözlem de katılımın sendika bürokrasisinin verdiği rakamın altında olduğu yönündeydi. Yerel basın bu durumu, “Organizatör, yapılacak gösteri için 3000 katılımcı olacağını duyurdu. Ancak, Marktplatz (miting alanı) sadece kısmen doluydu” diye haberleştirdi.

Miting ve yürüyüşe katılan kitlenin ezici çoğunluğu yerli ve göçmen sol güçler, işyerlerindeki duyarlı sendika görevlileri ve devrimci işçilerin çabalarıyla alanlara taşındı. Yürüyüş boyunca açılan pankartlar ve taşınan dövizler de bu durumu dolaysız şekilde kanıtladı. Marien platzda başlayan yürüyüş belediye binası yanındaki Markplatz’da yapılan mitingle 1 Mayıs eylemi tamamlandı.

Yürüyüş kortejlerinde emperyalist savaş karşıtı, anti-kapitalist sloganlar öne çıktı. Yanı sıra sosyalizm vurgularının ağırlıkta olduğu pankartlar ve dövizler taşındı. Güzergah boyunca yapılan konuşmalar ve dağıtılan bildirilerle kapitalizme ve emperyalist savaşlara karşı mücadele çağrıları yapıldı. Yürüyüş ve mitingde TKİP imzalı  “Yaşasın 1 Mayıs, Yaşasın sosyalizm”  pankartı da açıldı.

Bir belediye binasına afiş asmak isteyen göstericilere müdahale eden polis yürüyüşü provoke etti. Gözaltına alınmak istenen bir eylemci kitlenin müdahalesiyle polisin elinden alındı. 

IG Metal’in ikinci şefi Christiane Benner’in baş konuşmacı olduğu bu yılki 1 Mayıs’ın ana temasını Ukrayna savaşı, ekonomik sorunlar ve sınıfsal bölünmenin derinleşmesine bağlı olarak ‘sosyal adalet’  sorunları oluşturdu.

IG Metal şefi, otomotiv endüstrisindeki teknolojik değişimin sonuçlarının hafifletilmesi için eğitime daha fazla fon ayrılması çağrısında bulundu.

Ücretlerin yükselen enflasyon altında erimesine karşı ise, «enerji maliyetlerinde çalışanlar için hızlı ve fark edilir yardım» çağrısında bulunan bürokrat, enerjiden alınan  katma değer vergisini sınırlı bir süre için indirilmesini istedi.

Almanya’nın Ukrayna’ya “savunma silahları” tedarik etmesini “haklı” bulan sendika ağasının konuşması ıslıklarla protesto edildi. Yerel basın bu durumu “sendika lideri, miting katılımcılarından sadece alkış almakla kalmadı, aynı zamanda çok sayıda düdüklü protesto da aldı” diye haberleştirdi.

“Savaşın bir silahlanma sarmalı için kullanılmasını” reddettiğini vurgulayan sendika şefi, “hem Bundeswehr’in (Alman ordusu) silahlandırılması için 100 milyar Euro’luk özel fonu hem de silahlanma harcamalarının gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde ikisine yükseltilmesini reddediyoruz” dedi.

Otomotiv ve metal sektörünün ağırlıkta olduğu Stuttgart’ta yapılan 1 Mayıs mitinginde her yıl olduğu gibi bu yıl da sokaklar mücadele çağrısı yapan güçler tarafından doldurulmasına karşın konuşma platformları sendika şeflerinin sefaletinin dile getirildiği kürsü oldu.

Bielefeld

Almanya Sendikalar Birliği’nin (DGB) 2022 yılı 1 Mayıs şiarı “Geleceği birlikte kuralım” idi. Bielefeld DGB’nin bu şiarla gerçekleştirdiği 1 Mayıs yürüyüşüne yerli ve göçmen 2 bin işçi ve emekçi katıldı. İki yıllık pandeminin ardından kitlesel ve coşkulu bir 1 Mayıs gerçekleştirildi.

DGB’nin önünde toplanıp yürüyüşe başlayan kitle yol güzergahı boyunca “Yaşasın dayanışma”, “Dayanışmanın adı direniş”, “Alman silahı, Alman parası bütün dünyada”, “Yaşasın 1 Mayıs”, “Alman tankları Kürdistan’dan defol” gibi sloganlar attı.

Şehir hastanesi önünde yapılan ara mitingden sonra yürüyüş devam etti. Kitlenin Ravensberger Park’a ulaşmasından sonra burada miting yapıldı.

Mitingde yapılan konuşmalarda savaş ve buna bağlı olarak ortaya çıkan ekonomik kriz üzerine duruldu. Bir diğer önemli gündem ise NRW eyaletinde kreş ve sağlık hizmetleri alanında toplu sözleşme süreci idi. Özellikle Ukrayna-Rusya savaşın yarattığı enflasyonun reel ücretler üzerinde yarattığı yakıcı etki üzerinde duruldu. Yapılan konuşmalarda ağır çalışma koşulları, enflasyon ve yükselen fiyatlarla derinleştirilen sorunların daha da ağırlaştığı vurgulandı.

18 milyon nüfuslu Kuzey Ren Vestfalya (NRW) Almanya’nın en büyük eyaletidir. 15 Mayıs’ta yapılacak olan NRW Eyalet seçimi kapsamında SPD Genel sekreteri Kevin Kühnert’in Bielefeld’deki 1 Mayıs yürüyüşüne katıldığı görüldü. Öte yandan Yeşiller Partisi milletvekili adaylarının, Partilerinin emperyalist savaşa verdiği utanç verici desteğin basıncı altında kaldıkları görüldü.

Sendikalar DGB’nin ortak pankartı arkasında yürüyüşü gerçekleştirdiler. Yerli örgütlerden DKP (Alman Komünist Partisi) Gençlik Örgütü SDAJ, SPD, Die Linke, Çevreci gruplar ile göçmen örgütlerden Bir-Kar, Halk Cephesi, Kürdistan Zentrum, DİDF, AGİF yürüyüşe katıldı.

TKİP yürüyüşe “Emperyalist saldırganlığa, savaşa ve ırkçılığa karşı işçilerin birliği, halkların kardeşliği” şiarlı pankartla katıldı. Ayrıca alanda kitlelere sömürüye ve savaşa karşı devrim ve sosyalizm vurgusuyla 1 Mayıs’a katılımın bu dönemdeki önemine vurgu yapan bildiriler dağıtıldı.

Essen

İşçi sınıfının birlik, dayanışma ve mücadele günü 1 Mayıs, Almanya’nın Essen kentinde coşkulu bir yürüyüşle kutlandı.

Alman Sendika Birliği’nin (DGB) organize ettiği yürüyüşe, DGB’in yanı sıra Birleşik Hizmet İşleri Sendikası ver.di, kadın örgütü Courage, BİR-KAR, Almanya Marksist Leninist Partisi (MLPD) ve Enternasyonalist Birlik pankart ve flamalarıyla katıldı.

Essen’in Rüttenscheid semtindeki buluşma noktasında beraber kortej oluşturan BİR-KAR ve MLPD geleneksel olarak saat:10.00’da başlayan yürüyüşten öne alanda bir miting düzenliyor. Bu sene de megafonlarla konuşmaların başlamasıyla birlikte ver.di sendikası, yüksek sesli müzik açarak konuşmaların duyulmasına engel olmaya çalıştı. Dostça uyarılardan sonra, MLPD ve BİR-KAR katılımcıları pankart ve flamalarıyla ön sıralara doğru ilerleyip orada konuşmalarını sürdürme kararı aldılar. Alman Sendika Birliği Essen sorumlusu, ön sırada duramayacağımızı, aksi taktirde alanda bulunan polislerin yardımıyla bizleri alandan uzaklaştıracakları tehdidinde bulundu. Sınıf devrimcileri olarak, 1 Mayıs’ın sarı sendika tekelinde olmadığını ve bu denli tahriklere son vermesi gerektiği uyarısında bulunduk. Kısa bir sözlü tartışmanın ardından, DGB temsilcisi provokatif davranışlarına son verdi. Saat: 10.00’da başlayan yürüyüş Essen şehir merkezinde miting alanında son buldu.

Diğer senelere nazaran daha coşkulu, daha kitlesel geçen yürüyüşte sınıf devrimcilerinin kortejlerindeki coşkulu sloganları ve kısa konuşmaları dikkat çekiciydi. Kürdistanlı göçmenlerin yoğun katılığımı da gözlerden kaçmadı.

Miting alanında DGB yöneticileri tarafından yapılan konuşmalarda “Almanya’da yaşanan işsizliğin, yoksulluğun ve sefaletin Ukrayna’daki savaşla ilişkilendirilmesi ancak Alman sermaye tekellerine tek bir söz dahi edilmemesi” de dikkat çekiciydi.

Berlin

Saat: 10.00’da geleneksel 1 Mayıs yürüyüşü Berlin merkezindeki Alexanderplatz’da başladı. Sendikalar tarafından düzenleyen yürüyüşe 7500 kişi katıldı. Konuşmalar ve sloganlar ile Alman hükümetinin izlediği politikalar protesto edildi. Yıllarca eğitim ve sağlık alanlarına hiç para harcanmıyorken, bir anda milyarların silahlanmaya ve savaşlara yatırıldığı vurgulandı.

Son olarak Brandenburger Tor önünde sosyal-demokrat Berlin Belediye Başkanı Franziska Giffey konuşma yaptı. Konuşması birçok sol örgüt tarafından protesto edildiği için belediye başkanı konuşmakta zorluk çekti. Son olarak kitle içinden yumurta atılması üzerine Franziska Giffey konuşmasını yarım bırakmak ve sahneyi terk etmek zorunda bıraktı. Sahne önündeki kitle Franziska Giffey’in sahneden inmesini alkışladı.

1 milyondan fazla Berlinli büyük emlak şirketlerin kamulaştırılmasını talep ediyor. Berlin senatosu bu talebi aylardır görmezden geliyor.

Akşam yürüyüşüne ise 14 bin kişi katıldı. Yürüyüş Neukölln ve Kreuzberg semtlerinde gerçekleşti. Sürekli Alman devletini hedef alan sloganlar atıldı. Polis yürüyüş esnasında anarşist bloka saldırdı ama katılımcıların kararlığı sayesinde yürüyüşü engelleyemedi. Yürüyüş Kreuzberg’de son buldu. Burada polis tekrar saldırdı. Katılımcıları çembere alarak alandan çıkmasını engelledi. 37 kişi gözaltına alındı.

Wuppertal

Wuppertal’da 1 Mayıs kutlaması saat:10.30’da Alman Sendikalar Birliği (DGB/Deutsche GewerkschaftsBund) binasının önünde kitlenin toplanmasıyla başladı.  

Eylemde DGB, IG Metal, ver.di, Jusus, KDP, MLPD, Rebell, TKİP, RJ, Halk Cephesi, MLKP, AGİF, Kürt hareketi, İran Komünist Partisi ve FKO yer aldı. Eyleme 300 civarında kişi katıldı. Yürüyüş esnasında atılan sloganlar ve yapılan konuşmalarla devrimci örgütlerin kortejleri ilgi çekti. Yapılan konuşmalarda kapitalist sistemin işçi ve emekçiler üzerindeki sömürüyü giderek yoğunlaştırması teşhir edildi. Ayrıca Ukrayna ile dayanışmayı yükselten ancak hem ABD-NATO’nun hem Rusya’nın oradan çekilmesi gerektiğini dile getiren sloganlar atıldı.

Sınıf devrimcileri TKİP imzalı “Emperyalist savaşlara ve kapitalist sömürüye karşı bütün ülkelerin işçileri birleşin!” pankartıyla katıldı. TKİP imzalı 1 Mayıs bildirileri alanda dağıtıldı.

Yürüyüş Laurentius Platza kadar sürdü. Burada yapılan mitingin ardından katılımcılar kurulan çadırları ziyaret etti.

Bochum

Yürüyüş ve mitinge sendikalar dışında yerli komünist ve Türkiyeli sol örgütlerden MLPD, DKP, Die Linke, RJ-Revolutionärer Jugendbund, DİDF ve TİP katıldı. Otonom gruplar kendilerini eylemin dışında tutup 1 Mayıs ön gecesinde ayrı bir yürüyüş örgütlediler. 

Alışıldığı gibi yürüyüş kolunun büyük bir kısmı sessizlik içinde yürüdü. RJ’li gençler sessizliği anti-kapitalist ve devrimci sloganlar atarak kırdılar. Sloganlarda özellikle sosyal saldırılara, faşizme ve savaşa karşı mesajlar verildi. Kortejin coşkusu başka gençlerin de korteje katılmasına teşvik etti. Eylem Bochum Westpark’ında büyük bir mitingle devam etti. Mitingde batılı emperyalistlerin Rusya’ya karşı propagandası hakimdi. RJ’liler miting esnasında, Dortmund’da toplanan Nazileri protesto etmek için Dortmund şehrine geçtiler.

Kızıl Bayrak / Almanya