İçindekiler:

23 Nisan 2022
Sayı: KB 2022/16

Mücadele mevzilerinden 1 Mayıs'a!
Tarihten günümüze Türkiye'de 1 Mayıs
Dört bir yanda 1 Mayıs çağrısı!
TOMİS'ten 1 Mayıs çağrısı
Farplas direnişi üzerine
Kürt halkına karşı yeni saldırı dalgası
AKP şefi riyakarlığın doruklarında!
Paskalya yürüyüşleri üzerine
Emperyalist savaş emekçiler için artan sömürü demektir
Ukrayna savaşı ve silahlanma yarışı
Dünya işçi sınıfı hareketi tarihinde 1 Mayıs
Basel ve Frankfurt'ta 1 Mayıs hazırlıkları
1 Mayıs- V. İ. Lenin
1 Mayıs düşüncesi ilerliyor
Ukraynalı mülteciler ve burjuvazinin ikiyüzlülüğü
Savaşın gölgesinde sosyal medya tartışmaları
İEKK'nin 1 Mayıs bildirisi
DGB'den 1 Mayıs pikniği
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

DGB’den 1 Mayıs pikniği

 

Devrimci Gençlik Birliği, 1 Mayıs’a sayılı günler kala İstanbul’da piknik gerçekleştirdi. “Haklarımız, özgürlüğümüz, geleceğimiz için... Krizin faturasına, baskılara, emperyalist savaşa karşı 1 Mayıs’a! 1 Mayıs pikniğinde buluşuyoruz” şiarı ile gerçekleşen piknikte ilk olarak katılan herkesin katkıları ile oluşturulan ortak sofra kuruldu. Ortak sofranın ardından forum gerçekleştirildi.

Hatice Yürekli anması

Ölüm orucu şehidi Hatice Yürekli başta olmak üzere yaşamını yitiren devrimciler şahsında 1 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Saygı duruşu esnasında “Biz kazanacağız!” şiiri okundu. Foruma geçmeden önce Hatice Yürekli’ye dair bir anlatım yapıldı. Dönemin politik atmosferi, ölüm orucu süreci ve Hatice Yürekli’nin yaşamı aktarıldı.

Üniversiteliler 1 Mayıs forumunda söz aldı

Anmanın ardından forum kısmına geçildi. Forumda üniversitelerde yaşanan süreçlere ve 1 Mayıs’a dair sohbetler gerçekleştirildi.

Forum ilk olarak üniversitelerde yaşanan sorun alanlarına dair yapılan konuşmalar ile başladı. Barınma, beslenme ve ulaşım gibi haklara ve ekonomik krize dair konuşmalar gerçekleşti. Birlik olmanın, yerel meclisler kurabilmenin ve yerel araçlar yaratabilmenin önemi üzerine duruldu.

İÜ’nün Sesi Fanzin ekibinden bir öğrenci söz alarak fanzin deneyimine dair aktarım gerçekleştirdi. İÜ-C’de yaşanan yemekhane süreci ve son gelişmeler de forumda anlatıldı.

Forumun ikinci kısmında 1 Mayıs’ın ve 1 Mayıs’ta alanlarda olmanın önemi üzerine konuşuldu. 1 Mayıs’ı yaratan tarihsel sürece ve Türkiye’deki tarihine dair anlatım gerçekleştirildi. İki sınıfın karşı karşıya geldiği tarihsel bir günde gençliğin kendi talepleri ile alanlarda olabilmesinin önemi üzerine duruldu. Forumda son olarak 1 Mayıs kortejine dair sohbetler gerçekleşti. Alternatif bando oluşturulması, kortejde şiir ve marşların okunmasına dair kararlar alındı. Ayrıca 1 Mayıs’ın öncesinde döviz atölyesi yapma kararı da alındı.

“NATO’ya geçit yok” şiarının alanda nasıl taşınacağına ilişkin fikir alışverişinde bulunuldu.

“Son rektör bükücüler” sahnede

Forumun ardından İstanbul Üniversitesi’nin Sesi Fanzin ekibi “Son rektör bükücüler” adlı tiyatro oyununu sergiledi.

Usulsüz rektör ve dekan atamalarının, beslenme sorunu gibi sorunların karşısında direnen öğrencileri konu alan tiyatro beğeni ile izlendi.

Ardından şiir dinletisi gerçekleşti. Nazım Hikmet’in 1 Mayıs şiirleri, “Yer yüzü aşkın yüzü oluncaya dek”, “Güneşi içenlerin türküsü” ve Bertol Brecht’in “Tahterevalli” şiirleri okundu. Şiir dinletisinin ardından müzik dinletisine geçildi.

“Şerif’e ağıt”, “Çav Bella”, “Avusturya İşçi Marşı” ve “1 Mayıs marşları” bağlama eşliğinde çalındı ve hep birlikte söylendi, halaylar çekildi.

Ayrıca piknikte oyunlar oynandı. Halat çekme gibi başka oyunların oynanmasının ardından piknik sonlandırıldı.

6 Mayıs’a çağrı

Piknikte ayrıca katledilişlerinin 50. yılında Üç fidanı konu alan ve güncel konular olmak üzere 2 kısımdan oluşan bir bilgi yarışması yapıldı.

6 Mayıs’ta “Düzene karşı devrim” şiarı ile yapılacak eylem ve etkinliklere çağrı yapıldı.

Piknik öncesinde 1 Mayıs faaliyetleri kapsamında çok sayıda üniversiteye çağrı taşındı.

İstanbul Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa, İstanbul Teknik Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi’nde çağrı faaliyetleri yürütüldü. Belli merkezlerde yapılan ajitasyonlu çağrı çalışmasının yanı sıra afişler, stickerlar, Geleceğin Sesi bülteni ile 1 Mayıs’ta mücadeleyi yükseltme çağrısı yapıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul

 

 

 

 

MEB eliyle çocuk emeği sömürüsü

 

Mesleki eğitim, AKP-MHP iktidarı için kazanç getiren sömürü alanlarından biri olarak değerlendiriliyor. Mesleki eğitim adı altında hem iş gücü eğitimi süreci masrafsız atlatılıyor hem de sermaye için kalifiye iş gücü yetiştiriliyor. Mesleki eğitimden elde edilen kar göz önünde bulundurularak, sermayenin ihtiyaçları çerçevesinde şekillendiriliyor. Eğitim sistemini yapboza dönüştüren saray rejimi mesleki eğitim alanında da “at koşturuyor”. Asıl amacı kar ve rant olan sistem çocuk işçiliğinin önünü yasal olarak açmaya devam ediyor. Mesleki eğitim merkezleri ile çocukları eğitim süreçlerinden koparan sistem göstermelik düzenlemeler yapıyor. Bakanlık işini-gücünü bırakmış lise öğrencilerini mesleki eğitime ve mesleki eğitim merkezlerine yönlendirmekle iştigal ediyor.

Bu alanda yeni bir hamleye hazırlanan MEB, liselerde devamsızlıktan kalan öğrencileri öğrenim yılı sonu beklenmeden mesleki eğitim merkezlerine aktarmaya hazırlanıyor. Bu geçişin önünü açan düzenleme Resmi Gazete’de yayımlandı. Bu düzenleme ile devamsızlıktan kalan öğrencilerin ucuz iş gücü ve çocuk işçi olarak sömürü çarklarına atılmasının önü açılıyor. Çocuk işçiliğinin yaygınlaştırılması için çalışan AKP-MHP rejimi kararıyla, MEB Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi. Karara göre liselerde devamsızlık nedeniyle dersten bırakılan öğrencilere, kayıtlarını mesleki eğitim merkezi diploma programına aktarabilmelerinin önü açılıyor. Önünü açanlar, büyük ihtimalle zamanla bunu zorunlu hale de getirecekler. Düzenlemeye göre öğrencilere, istemeleri halinde bir sonraki eğitim ve öğretim yılında ayrıldıkları sınıf seviyesinden eğitimlerine devam etme “hakkı” veriliyor.

Öğrenim hakkı bulunmayanların ise açık öğretim lisesi, mesleki açık öğretim lisesi, açık öğretim imam hatip lisesi veya mesleki eğitim merkezine yönlendirilerek kayıtları yapılacak.İşsizliğin %20’lere ulaştığı koşullarda sorunu çözmek için kılını kıpırdatmayan saray rejimi, çocuk işçiliğini yaygınlaştıracak yönetmelikler hazırlamakla, yani kapitalistlerin karını arttıracak düzenlemelerle uğraşıyor.