04 Ağustos 2006 Sayı: 2006/30 (30)
  Kızıl Bayrak'tan
   Ortadoğudaki güncel direnişin anlamı ve sınırları
  Lübnan'da direniş yayılıyor!
  "Bağımsız, demokratik ve sosyal tarım politikası" ancak işçi sınıfı tarafından uygulanabilir
  Bombacı paşanın itirafları
  Ortadoğu halklarıyla dayanışma eylemlerinden...
İstanbul'da yapılan dayanışma eylemine vahşi polis saldırısı
Sendikal ihanet çeteleri örgütlenmenin önünde engel
Niyet mektubundan emekçiye ölüm çıktı
MESS ve Türk Metal elele; Metal işçileri ihanete karşı harekete geçmelidir!
  Ortadoğu'da toplumsal muhalefet ve siyasal akımlar / Orta sayfa
  KİT'lerin talanına, nükleer santrallere ve sermayenin saldırılarına karşı mücadeleyi yükseltelim
  Siyonist cellatların suç ortakları Kana katliamı için timsah gözyaşları döküyor
  Chavez İsrail'in faşist zulmünü kınadı
  Dünyada Ortadoğu halklarıyla dayanışma eylemlerinden
  Hiroşime ve Nagazaki katliamlarının yıldönümünde; Kana'da öldürülen çocukların anısına!
  İsrail ve ABD zulmü devam ediyor
  Sıradan savaşın sıradan ölüleri
  Patronların kar hırsı halkın sağlığından daha önemli
  Üniversite öğrencilerinin ücretsiz sağlık hakkı gaspedildi
  Eylem ve etkinliklerden
  Mücadele Postası

Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın


 

Chavez İsrail'in faşist zulmünü kınadı!

İsrail'in Kana saldırısında çoğu çocuk ve kadın 60 sivil katledildi. Katliama farklı düzeylerde tepkiler yağdı.

En sert tepkiyi ise Venezuela gösterdi. Saldırı karşısında BM'nin tepkisiz kalmasını bazı ülkelerin Nazi Almanyası'nın yaptıklarına karşı olan suskunluğa benzetti. Devlet Başkan Yardımcısı Jose Vicente Rangel, hükümet adına yaptığı açıklamada, BM'nin İsrail askeri saldırısına karşı hareketsiz kalmasının hiçbir haklı yönü olmadığını söyledi.

Rangel, bu suskunluğun, Yahudi halkına karşı soykırım işleyen Nazizm'in akıl dışılığına karşı hükümetlerin ve halkın sessizliğine eşdeğer olacağını ifade etti. Devlet Başkanı Chavez de İran'ı ziyareti sırasında Filistin ve Lübnan halkına karşı İsrail'in katliam yaptığını belirterek, ‘'İsrail'in faşist zulmünü'' kınadığını açıkladı.

Chavez, ‘'İsrail seçkinleri, Yahudilere karşı Hitler'in yaptıklarını sürekli eleştiriyorlar. Gerçekten de Hitler'in yalnızca Yahudilere değil, tüm dünyaya yaptıkları eleştirilmeli. Ancak İsrail'in Filistin halkına yaptığı da faşizmdir'' dedi.

Chavez tek başına İsrail'i eleştirmekle kalmadı, ABD'nin İsrail'e verdiği desteği de eleştirdi. ‘'ABD imparatorluğunu bozguna uğratıp dünyayı kurtaralım'' çağrısı yaptı.

İran'daki resmi temaslarının verimli geçtiğini belirten Chavez, İran'ın kendisine verdiği en büyük devlet nişanı ödülünü almaktan dolayı da gurur duyduğunu söyledi.

İsrail'in Kana'da katliama da değinen Chavez, “Kadın ve çocukların sığındığı bir sığınağa siyonist rejimin gerçekleştirdiği vahşi saldırının haberini bugün sabah kardeşim Sayın Ahmedinejad'dan aldım. Bu son derece kalleşçe ve utanç verici bir cinayettir, niçin doğrudan çıkıp Lübnan ordusuyla savaşmıyorlar? Siyonist rejimin içine şeytan girmiş, ben bir askerim, niçin bir erkek gibi askerlerle savaşmıyorlar” dedi.

“Halkların ruhunun derinliklerinden çıkacak olan güçler emperyalizmi yok edecektir” diye konuşan Chavez, İsrail'in iki hafta boyunca saldırılarını sürdürmesine rağmen ABD'nin saldırıları desteklediğini belirtti.

--------------------------------------------------------------------------------------

Emperyalist/kapitalist sistem dünyayı açlıkla tehdit ediyor

Emperyalist/kapitalist sistem yüzmilyonlarca insanın kitlesel ölümlerinden sorumludur. Açlık, hastalık ve bakımsızlıktan yaşanan ölümler doğrudan sistemin neden olduğu kıyımlardır. Zira çürüyen sistem için herşey tekellerin kârına endekslenmiştir. Sermaye tekelleri aşırı kâr hırsıyla her türden teknik gelişmeyi ve bilimsel ilerlemeyi insanlığın büyük çoğunluğunun yararına kullanmaz.

Dünyadaki zenginlikler tüm insanlığın refah ve mutluluk içerisinde yaşayabilmesine yetebilecekken, bu muazzam zenginliği ve üretim araçlarını elinde toplayan tekeller insanlığın büyük çoğunluğunun perişanlık içerisinde açlıktan kırılmasıyla ilgilenmez.

Caritas-Avusturya yardım kuruluşu direktörü Franz Küberl'in yaptığı açıklama bunu doğruluyor. Küberl, açlıktan yılda 10 milyon insanın öldüğünü, bunun, tüberküloz, sıtma ve AIDS'den daha fazla olduğunu belirtti. Franz Küberl, dünyada yeterince gıda olmasına karşın, 850 milyon insanın ciddi olarak beslenme bozukluğuyla karşı karşıya bulunduğunu ifade etti. Kuruluş öte yandan, Lübnan'daki su ve gıda kıtlığının artmasından dolayı kaygılı olduğunu belirtti.

Dünyada yaşanan açlık, yoksulluk, sefalet ve hastalıkların son bulmasının yolu sermaye tekellerinin egemenliğine son vermekten geçmektedir.

----------------------------------------------------------------------------------------

Emperyalistler BM şemsiyesi altında İran'a saldırmak için “meşruiyet” zemini arıyorlar!

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, 14 kabul ve bir ret oyuyla İran'dan nükleer faaliyetlerini Ağustos ayı sonuna kadar askıya almasını talep eden bir karar aldı. Ret oyunu BM Güvenlik Konseyi'nin tek Arap ülkesi olan Katar kullandı. İran'ın BM elçisi, alınan kararın yasal dayanaktan yoksun olduğunu ifade etti.

BM İran'a, uranyum zenginleştirme faaliyetini durdurması için Haziran ayında bir dizi öneri sunmuştu. İran, Temmuz ayı içinde önerilere yanıt vermesi yönündeki çağrılara değerlendirdiğini belirterek net bir yanıt vermedi. İranlı yetkililer bu süre içinde herhangi bir BM kararı alınırsa önerileri reddedeceklerini ifade etmişlerdi.

BM'nin aldığı kararda, 31 Ağustos'a kadar faaliyetler askıya alınmazsa Konsey'in “uygun önlemler” almak üzere harekete geçeceği belirtiliyor.

İngiltere Fransa ve Almanya tarafından hazırlanan karar tasarısında Rusya ve Çin'in itirazları doğrultusunda derhal ve otomatik yaptırım tehdidinden söz edilmiyor, yaptırım kararı için yeni bir oturum yapılması öngörülüyor.

----------------------------------------------------------------------------------------

İsrail'de ‘'sivillerin öldüğü operasyonlarda askerlik yapmam'' diyen bir asker hapse mahkum edildi

İsrail'de daha önce sivil halka yönelik katliamları kabul etmediği için uçmayı reddeden pilotlar, silah almayan askerler, katliamı kınayan aydınlar olmuştu. Bu tepkiler çok yaygın olmasa da yine de önemli ve anlamlı.

İsrail'de göreve çağrılan bir yedek subay, ‘'sivillere zarar veren operasyonlarda görev almak istemediği'' için 28 gün hapse mahkum edildi.

Jerusalem Post gazetesinin haberine göre, 28 yaşındaki yüzbaşı rütbeli Amir Paster, göreve çağrıldıktan sonra üssüne geldi ve ‘'Lübnan'da sivillere zarar veren operasyonlarda görev almak istemiyorum'' dedi.

İsrail ordusu, subayı şiddetle kınadı ve askerlik görevini reddetmenin çok ciddi bir suç olduğunu bildirdi. Ordudan yapılan açıklamada, İsrail silahlı kuvvetlerinin şimdiye kadar çok sayıda yedek askeri seferber ettiği ve katılım oranının çok yüksek olduğu kaydedilirken, bir yedek subayın görevi reddetmesi ‘'münferit bir vaka'' olarak nitelendirildi.

İsrail hükümeti, bir süre önce ordunun yedeklerle takviyesini öngören bir karar almış, 15 bin dolayında yedek askerin göreve çağrıldığı belirtilmişti.

----------------------------------------------------------------------------------------

Grevci işçilere Peşmerge saldırısı

Güney Kürdistan yönetiminde yer alan Kürdistan Yurtseverler Birliği'ne (KYB) bağlı Peşmergeler'in grevci işçilere saldırdığı bildirildi. Saldırı 27 Temmuz günü Süleymaniye yakınlarındaki Tasloja Çimento Fabrikası'nda meydana geldi. Ücret artışı ve daha önce işten atılan 300 işçinin geri alınması talepleriyle greve çıkan 700 işçiye yönelik saldırıda 3 işçinin katledildiği, 16'sının da yaralandığı belirtildi.

Saldırıyla ilgili açıklamayı yapan Irak İşçileri Komünist Partisi (IİKP), bölgedeki KYB yönetiminin üst düzey görevlilerinin yolsuzluk ve rüşvet gibi yöntemlerle milyonlarca dolara el koyduğunu ifade etti. IİKP açıklamasında, yolsuzlukla palazlanan KYB yöneticilerinin, bölgedeki patronların çıkarlarını korumak için, peşmergeler aracılığıyla işçi ve emekçiler üzerinde baskı kurdukları kaydedildi.

----------------------------------------------------------------------------------------

İsrail yanlısı Avustralya Başbakanı'na protesto

Avustralya Başbakanı John Howard, Liberal Parti'nin düzenlediği bir konferansta İsrail yanlısı bir konuşma yapınca tepki topladı.

Konferansın yapıldığı binanın önünde toplanan kitle Howard'ın bu sözlerine tepki gösterdi ve Başbakan'ı protesto etti. Tepki üzerine konuşma yaptığı salonu teretmek üzeri aracına binen Howard, protestocuların arasında kaldı. Öfkeli kitle tepkisini Başbakan'ın aracına yönelerek gösterdi. Kolluk güçleri müdahale ederek kitleyi durdurmaya çalıştı. Eylemde iki kişi gözaltına alındı.