11 Aralık 2020
Sayı: KB 2020/Özel-26

Ya barbarlık içinde yok oluş ya sosyalizm!
Yaşam hakkımız için mücadeleye!
2021 bütçesi faize ve militarizme…
Emek penceresinden üçüncü çeyrek büyümesi…
AB-Türkiye ilişkileri üzerine
“Zirveler ülkesi” Türkiye!
Bir kez daha siyonist İsrail’in kapılarında...
Çürümüş rejimin pis kokuları yayılıyor
Yeni Sinbolar yaratalım!
Tüpraş’ta kölelik dayatması ve eylemler
100. Yılında Tarihsel TKP... Komünist Partilerinin Yakındoğu Çalışmaları
Yakındoğu’da Devrimci Hareket
Engels’ten anılar - Wilhelm Liebknecht
Alman polis teşkilatında ırkçılık
Fransa Bir-Kar: Sinbo işçileriyle dayanışmaya!
Tayland’da diktatörlük karşıtı kitle hareketi
Siyonist İsrail yine savaşı kışkırtıyor
Menzil, sırtını “sağlık sektörüne” dayamış
Uzaktan eğitim yine “error veriyor”
Çözüm işçilerin birliği ve mücadelesinde!
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

Uzaktan eğitim, sınav
döneminde de “error veriyor”

 

Koronavirüs salgınının Türkiye’de görülmeye başlandığı mart ayından bu yana yaklaşık 10 ay geçti. Halihazırda teknik alt yapı olmadığı için uzaktan eğitime geçişlerde neredeyse tüm üniversitelerde sorunlar yaşanmış, eğitime iki üç hafta erişilememişti. Özellikle teknoparkları, teknokentleri ile övünen(!) teknik üniversitelerde de (ODTÜ, İTÜ, YTÜ) alt yapı yetersizliğinden kaynaklı, uzaktan eğitim için oluşturulan siteler çökmüş, eğitime ara verilmek zorunda kalınmıştı.

Aradan 10 ay gibi bir süre geçmesine rağmen, teknik alt yapı eksikliğinin giderilmesine dair üniversitelerde ciddi bir çalışmanın yapılmadığını, yeni eğitim öğretim döneminde ve özellikle sınav dönemlerinde yaşanan sorunlar üzerinden de görmüş olduk. Öğrencilerin büyük bir çoğunluğunun teknik ekipman (bilgisayar, ses donanımı, internet vb.) eksikliğinden kaynaklı uzaktan eğitime erişememe sorununu bir kenara koyarsak, bu imkanlara erişebilenlerin de bu kez okullarının oluşturduğu, daha doğrusu oluşturamadığı sitelerin çökmesi sonucu mağdur olduklarını görüyoruz. Kasım ayının son haftası ile birlikte birçok üniversitede 1. vizeler başlamış oldu. Üniversite yönetimlerinin aldığı kararlarla öğrencilere kamera vb. şeylerin dayatılması ile birlikte birçok üniversitede öğrenciler mağdur edilirken, başka üniversitelerde ise sınav esnasında girilen sitenin çökmesi sonucu sorunlar yaşandı. Son bir ay içinde bazı üniversitelerde yaşanan sorunlara değinecek olursak:

Geçtiğimiz kasım ayının son haftalarında İstanbul Medeniyet Üniversitesi vize sınavlarında kamera ve ses zorunluluğu getirdi. Diğer yandan Medeniyet Üniversitesi’nin Sağlık Bilimleri Fakültesi’nde online yapılan sınavda internet bağlantısı kopan öğrenciler tekrar sınava alınmadı ve sınava girmedi olarak gösterildi.

Yine aynı tarihlerde İstanbul Üniversitesi yönetimi, sınavlarda geçilen sorulara geri dönülemeyeceğini, bağlantı kopma durumunda kaybolan zamanın, sınav süresine eklenmeyeceğini belirtti.

Munzur Üniversitesi yönetimi ise pandemiden kaynaklı online olarak sınavları yapma kararı aldı, ancak kullandıkları sistem çöktüğü için öğrenciler sınavlarına giremedi.

Pamukkale Üniversitesi’nde de online sınav sistemi çöktüğü için öğrenciler sınava giremedi.

Yıldız Teknik Üniversitesi’nde rektör, uzaktan eğitim için alt yapıyı güçlendirdikleri ile övünse de vize haftası sınav için kullanılan sistemin çökmesi ile birlikte öğrenciler mağdur edildi.

İzmir Ekonomi Üniversitesi, sınavlarda kamera ve mikrofonun açık olması gerektiği yönünde açıklama yaptı.

Necmettin Erbakan Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi pandemi koşullarına rağmen sınavların yüz yüze yapılacağını belirtirken, koronavirüslü öğrenciler için ise telafi sınavının yapılmayacağını ifade etti.

Çukurova Üniversitesi yönetimi de sınavlarda kamera ve mikrofon zorunluluğu getirdi.

Atatürk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi öğrencileri ise, pandemi döneminde gerekli ekipmanların okul tarafından sınırlı sayıda verildiğini, ekipmanları kendileri almak zorunda kaldığını söyleyerek sağlıksız koşullarda eğitim aldıklarını dile getirdi.

Esenyurt Üniversitesi’nde vize sınavlarının yapılacağı online sınav sistemi çöktü, öğrenciler mağdur edildi.

Marmara Üniversitesi yönetimi tarafından paylaşılan sınav yönergesine göre sınav ile ilgili yaşanacak teknik aksaklıkların mazeret olarak kabul edilmeyeceği, sorumlusu olarak öğrencilerin görüleceği ve “etik ihlallere” karşı öğretim elemanlarının her türlü önlemi alabileceği söylendi. Vize haftasında ise kullanılan UES sistemi çöktü.

Bilkent Üniversitesi ise, sınavları yüz yüze yapacağını duyurmuştu. Ancak okuldaki günlük vaka sayısının artmasından kaynaklı 2 Aralık’ta alınan senato kararına göre, okuldaki tüm öğrencilere 4’lü puan sisteminde 2 puana karşılık gelen C notu verileceği açıklandı.

Trakya Üniversitesi ise sınava giren öğrencilerden kamera ve mikrofona ek olarak bir de ayna düzeneği dayatmasında bulundu. 

Dicle Üniversitesi’nin de (DÜ) internet altyapısının yetersiz olmasından kaynaklı sınav anında öğrenciler sorunlar yaşadı.

Bu kadar örnek bile, uzaktan eğitime dair üniversitelerde teknik altyapı sorunlarının hala da birer sorun olduğunu görmemiz için yeterlidir.

Bu kadar sorun yaşanırken, elbette öğrencilerin bu sorunlara karşı tepkileri de oluştu. Daha çok tepkiler twitter üzerinden yapılan “# eylemleri” ile ortaya koyulsa da bu kadarı bile böyle bir süreçte anlamlı bir yerde duruyor. Elbette bu kadarı yetmez, bizlerin şimdiden buluşabileceğimiz her platformda bir araya gelmemiz ve pandemi sürecinde gasp edilen eğitim ve sağlık hakkımız için sözümüzü söylememiz gerekir. Üniversitelerin açılmasıyla birlikte oluşturacağımız birliğimizin gücü ile “Eşit, parasız, bilimsel, ulaşılabilir eğitim” hakkımız için mücadeleyi büyütmeliyiz.

 

 

 

 

 

DGB’den faaliyetler

 

“Pandemide eğitim” anketi

Eğitim alanında yaşanan kaos devam ediyor. Devrimci Gençlik Birliği (DGB) yaptığı ozalitler ile gençliği eğitim hakkına sahip çıkmaya çağırdı.

İstanbul’da Kadıköy’de ve Avcılar’da bir çok noktaya ozalit yapılarak gençliği mücadeleye çağırdı.

Bunun yanı sıra eğitim sürecine dair anket hazırladıklarını duyuran DGB şunları ifade etti:

“Pandemi döneminde uzaktan verilmeye başlanan eğitimde birçok üniversite ve okulda sorunlar yaşandı, yaşanmaya devam ediyor. Teknik ekipmanı olmayan, internet vb. sorunu yaşayan birçok öğrenci pandemi döneminde eğitime ulaşamıyor. İnternete bağlanabilmek için çıktığı çatıdan düşerek yaşamını yitiren Çınar Mert, yine internete ulaşabilmek için çıktığı tepede kalp krizi geçirerek yaşamını yitiren edebiyat öğretmeni Aziz Serin, kapitalist sistemde eğitim sisteminin geldiği boyutu gözler önüne seriyor. Devrimci Gençlik Birliği olarak, bu süreçte yaşanılan sorunları tespit etmek ve kamuoyuna yansıtmak amacıyla ‘Pandemi sürecinde eğitim’ adlı bir anket hazırladık.

Tüm öğrencileri hazırladıkları anketi doldurmaya ve çevrelerinde yaygınlaştırmaya çağırıyoruz.”

Sinbo direnişiyle dayanışma

DGB, İstanbul’da yaptıkları çeşitli yazılamalarla Sinbo direnişini selamladı. Avcılar’da işçi ve emekçilerin kullandıkları güzergâh ve sokak aralarına, Kadıköy’de ise Bahariye Caddesi, Khalkedon Meydanı ve birçok sokak arasına yazılamalar yapıldı.

“Direnen Sinbo işçileri kazanacak!”, “Sinbo’da direniş var!”, “Sinbo işçisi köle değildir!” yazılamaları yapılarak, işçi ve emekçilere Sinbo işçilerinin sesi taşındı.

“Erdal Eren yaşıyor”

Erdal Eren’in katledilişinin 40. yılında DGB Ankara’da Erdal Eren ile ilgili faaliyet gerçekleştirdi.

“Erdal Eren kavgamızda yaşıyor” başlıklı afişler Ankara Mamak’ta birçok noktaya yapıldı.