Yeni mevzilerde yine omuz omuza...
Merhaba Kızıl Bayrak emekçileri,
Öncelikle Kızıl Bayrak mevzisinden olan katkılarınızdan dolayı hepinizi yürekten kutluyorum.
Sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.
Yeni yıla merhaba derken, yeni mevzilerde yine omuz omuza geleceği kazanma mücadelesini daha büyük azimle yürüteceğinize inanıyorum. Şimdiden bu çalışmalarınızda üstün başarılar diliyorum.
Yeni yılınızı en içten, coşkulu duygularımla kutlarken yeni yılın halkımızın, halk demokrasisi mücadelesinde daha büyük başarıların ve kazanımların yılı olmasını diliyorum.
Bunun için hep beraber omuz verelim...
Nice utkulu, sevda tadında onurlu yıllar sizlerin olsun.
Sevgi ve selamlarımla...
Not: Yollamış olduğunuz gazeteyi aldım. Çok teşekkürler... Kitaplarınızdan ‘Türkiye ve dünyada sol hareket' adlı kitabı istiyorum.
Haydar Sönmez
E Tipi Hapishanesi D-17 Erzurum
Düşdaşlar
İçimdeki sevda çiçeğini
aş-kınla beslemelisin
açmalı gül, açmalı sümbül
Açmalı kırmızı pancar, kanımla doyunca
karanfil olsun isterim
ille de sol-unca
Bilirsin sevdalı yürek
karanfilcedir
Dağda
şehirde
güpegündüz sokak ortasında
kopar olur karanfiller dalından
ve acıların kanamasından
alır rengini çoğu zaman
sevda çiçekleri yurdumda
Hiç şans tanınmamış
karanfil bahçesinin düşlerine
Görüldüğünde
vur emri gereği
Kurşun sıkılmış gülüşlerine
Damlamış zemheri rengine ölüm
yine de değiştirememiş sevda çiçeğini
Kızıldı karanfil kopar-olunca
ille de sol-unca
Bu zulmet ayazında
her damla döllenmiş tohuma
Fermanlar çıkarılınca kardelen adlarına
dikmişler güneşe bakışlarını
uzatmışlar buzdan kılıçlara başlarını
Sonra
herbiri
yasaklı karanfil bahçesinde yeşeren
düzen bozan düşdaş olmuş.
Arsızca düşleri de
düzenleri de olmuş
Umursamadan
Zemheri renginde hasatları
Kainata sevda çiçeğinin tohumunda
Karanfil bahçesinin düşlerini de eklemişler
(Tüm Düşdaşlara yeni yıl armağanım olsun...)
H. Sönmez
7 Ağustos ‘04 Erzurum
-------------------------------------------------------------------------
Umutları karşılayan bir yeni yıl olsun!
Merhaba,
Yeni yıl vesilesiyle yazmış olayım. Kızıl Bayrak geliyor, okuyorum. Duyarlılığınız için teşekkür ederim. Son tahliyeler sonrası buradaki devrimci, siyasi tutuklu ve hükümlü sayısı bir hayli azaldı. Adlilerin arasında küçük adacıklar gibi kalıyoruz. Sorun değil...
3 Aralık tarihli sayının başyazısında biraz maksatın ötesine geçilmiş. Bağımsızlık vurgusu, ki bunu yapıyorsunuz ve bugün önemli. Bununla birlikte doğru temellendirilmesi de önemli. İnce kırmızı noktaları olan bir konu. Ne dersiniz'
Umutları karşılayan bir yeni yıl olsun! Kendinize iyi bakın...
28 Aralık ‘04
Kenan Güngör
F Tipi Cezaevi B1/6-51
Edirne
------------------------------------------------------------------------------
Engels'in Marks'a olan inancıyla!..
Merhaba yürek dostları,
Satırlarıma başlamadan önce tüm Kızıl Bayrak emekçilerinin göstermiş olduğu duyarlılık ve enternasyonal dayanışmadan dolayı Engels'in Marks'a olan inancıyla hepinizi selamlıyorum. Ateşin ve güneşin sıcaklığıyla kucaklıyoruz ve yeni yılınızı Mazlumca, nice isimsiz kahramanların şahsında kutluyoruz, sevgi ve saygılarımızı gönderiyoruz.
Sevgili yürek dostları, benim adıma gönderdiğiniz Kızıl Bayrak ve Ekim Gençliği'ni düzenli olarak alıyoruz. Göstermiş olduğunuz duyarlılığı ve dostluğunuzu takdir ediyoruz. İyi ki varsınız. Mektuba son vermeden önce tekrardan yeni yılınızı yürekten kutlar, yaşamda ve çalışmalarınızda üstün başarılar dileriz. Bütün güzellikler sizlerin olsun.
Sevgiyle kalın...
KDS dava tutsağı
Mehmet Yamaç
E Tipi Cezaevi C/1
Bitlis
-------------------------------------------------------------------------------
Merhaba arkadaşlar,
Özgür ve sömürüsüz bir dünya için verilen emeklerin, 2005 yılında insanlık adına ciddi bir kazanım olması dileğiyle...
Yeni yılınızı kutlar, başarılar dileriz...
Bayram Kama
1 No'lu F Tipi Hapishanesi
C 79 Tekirdağ
-----------------------------------------------------------------------------
Kapitalist kâr düzenine son!
Kâr, kapitalistler için her zaman her şeyden daha önemlidir. Defalarca tanık olduk ki, ne insan sağlığı, ne de insan yaşamı, asalak kapitalistler için kendi kârlarında daha önemli değildir ve olmamıştır.
Son günlerde televizyon ve gazetelerde insanlığın yaşadığı en üzücü ve acı olaylardan biri olan Güney Asya depremi ve tsunami felaketi yeralmakta. Bu korkunç olayda bile kapitalistler ilk önce kârlarını düşünmüşlerdir. Borsa fırlamış, inşaat şirketlerinin hisseleri değer kazanmış vs. Bundan en iğrenç ‘fırsatçı' bir mantıkla yararlanmaya çalışan Türk sermayesi de, daha şimdiden bunu dillendirmeye başladı. Geçen yıl Türkiye'de turizm iyi bir yıl geçirmiş, ülkemizde ‘turist patlaması' olmuştu. Bu yıl turizm şirketleri kârlarını katlamının planlarını düşünmeye başlamış olmalılar ki, şöyle bir hesap içerisindeler. ‘Güney Asya felaketi nedeniyle, bu bölgeyi tercih eden/edecek olan turistler bu yıl Türkiye'ye tercih edeceklerdir.' Bu durumda trizm sektöründe yeni bir patlama yaşanması bekleniyormuş.
17 Ağustos depreminden hemen sonra, henüz insanlar yaralarını sarmamışken, mezarda emeklilik yasasını çıkartarak insanlarımızı 2 kez gömen, depremzedeler için toplanan yardım paralarını başka yerlere kullanarak aşağlık yüzünü gösteren sermaye iktidarı, son planlarıyla bu iğrenç yönünden hiçbir şey kaybetmediğini göstermiştir. Bu onun doğal bir özelliğidir. Sermaye iktidarı var olduğu sürece bu ve benzeri özelliklerini her zaman sürdürecektir.
Sultanbeyli'den bir okur