9 Mart 2018
Sayı: KB 2018/10

Emperyalistler ve işbirlikçileri yenilecek, direnen halklar kazanacak!
Ekonomide sahte rekorlar ve gerçekler
Sağlıkta neo-liberal programların çöküşü
“Tarım politikalarıyla şeker fabrikaları zarar ettirildi”
Efrîn’de “ateşkes” boyunca 33 sivil katledildi
İşçi ve emekçiye reva görülen yoksulluk
“İşimizi geri alacağız!”
Performans sistemine karşı Eğitim Sen’den kampanya
Devletten çocuk işçilikle mücadele yalanı!
‘Türkiye’de Kadınlar ve Kadın Emeği’ raporu
Burjuva toplumu ve burjuva kadın hareketi - H. Fırat
Sınıf devrimcilerinden 8 Mart etkinlikleri
Ekim Devrimi’nin 100. yılında Kollontay’ı okurken…/ 7
Siyasal süreç ve gençlik mücadelesi
Büyüyen küresel ‘‘ticaret savaşları”
Avrupa’da ırkçı-faşist tırmanış!
Körfez şeyhleri “Hizbullah’ın şifreleri”ni çözebilir mi?
Nükleer rekabet ve savaş tehdidi
Gazi Direnişi 23. yılında
Kiralık senaryolu “Freiheit” filmi üzerine
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

Sınıf devrimcilerinden 8 Mart etkinlikleri

 

Sınıf devrimcileri 4 Mart’ta İstanbul, Bursa, Gebze ve İzmir’de 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü gündemli etkinlikler gerçekleştirdi.

İstanbul

Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu’nun (BDSP) Kartal’da düzenlediği etkinlik “Çifte sömürüye, gericiliğe, baskıya ve kirli savaşa karşı; Eşitlik ve özgürlük için mücadeleye!” şiarıyla gerçekleştirildi.

Salon girişinde çocuk istismarına karşı MLB’nin başlattığı kampanya için imza toplandı. Ayrıca çocuklar kendileri için hazırlanan kreşte ürettiklerini de sergiledi.

Açılış konuşmasında emperyalist-kapitalist sistemin işçi ve emekçi kadınlara yönelik baskı, şiddet ve saldırganlığın yanı sıra emperyalist yıkım, savaşlar, sömürü ve kölelik dayattığı üzerinde duruldu. 8 Mart’ın tarihçesine değinildikten sonra, 8 Mart’ı yaratan kadınlar ve devrimci kadın önderler şahsında saygı duruşu yapıldı. Ardından sinevizyon gösterimine geçildi ve ardından sahne Âşık Sinem Bacı’ya bırakıldı.

Türkülerin ardından söz alan BDSP temsilcisi; emperyalist-kapitalist sistemin kendi yarattığı krizleri aşmak için savaşlar başlattığı gerçeğine değinerek, Efrîn’e yönelik kirli savaşı teşhir etti. İşçi ve emekçilerin yaşadığı sömürü ve kölelik koşularına, özel olarak da kadın işçi ve emekçilerin maruz kaldığı çifte sömürüye vurgu yaptı. Kadına yönelik gericiliğin tırmandığına değinerek, KHK’lar eliyle hayata geçirilen baskı ve yıkım yasalarını teşhir etti.

Emperyalist savaş ve işgallerin faturasının işçi ve emekçilerin sırtına yıkıldığına değinilen konuşmada, kadın ve çocukların da bu savaşlarda yıkımı daha ağır bir şekilde yaşadığı vurgulandı.

AKP’nin kadına yönelik gerici uygulamalarına ve bunun sonuçlarına değinilerek son dönemde gündeme daha yoğun gelen çocuk istismarı da teşhir edildi. Eşitlik ve özgürlük mücadelesini büyütme çağrısıyla BDSP konuşması sona erdi.

Ardından sözü Helin Palandöken’in babası Nihat Palandöken aldı. Kadınların karşılaştığı şiddeti, taciz ve tecavüz saldırılarının artmasını ve yargı sistemini teşhir ederken 14 Mart’ta görülecek mahkemeye çağrı yaptı.

DEV TEKSTİL Sanat Atölyesi’nin çocuk evliliği, çocuk işçilik ve sömürü gündemli oyununun ardından Domane Dersim ezgilerini seslendirdi.

Kızıl afacanlar” da kreşte hazırladıkları “Çocuğa yönelik şiddete son!” şiarlı ozalitle sahneye çıktı.

Etkinlikte, Helin Palandöken davasına çağrı yapılırken; Seval Gündüz’ün, KESK’li emekçilerin direnişi ve Cumartesi Anneleri’nin mücadelesi selamlanarak TTE saldırısı da teşhir edildi. Mücadele vurgusuyla etkinlik sonlandırıldı.

Bursa

Nilüfer Belediyesi Karaman tesislerinde İşçi Emekçi Kadın Komisyonları (İEKK) tarafından gerçekleştirilen etkinlik açılış konuşması ile başladı. İşyerlerinde kadın işçilerin yaşadığı sorunların yanı sıra, AKP iktidarı döneminde kadınların üzerindeki baskıların arttığına değinildi. Emperyalist savaşların bölge halklarına dönük yıkımından en çok kadınların etkilendiği vurgulandı. 8 Mart’ın tarihsel ve sınıfsal özü üzerinde durularak sınıf mücadelesinde ölümsüzleşen kadınlar için saygı duruşu gerçekleştirildi.

BDSP tarafından hazırlanan sinevizyonun izlenmesinin ardından İEKK konuşmasıyla etkinlik sürdü. Gerek işyerlerindeki baskı ve sömürünün, gerek toplumsal yaşamda ağırlaşan OHAL ve devlet terörünün, gerekse de bölgede savaş ve saldırganlık politikalarının bir bütün olduğu, sermayenin demir yumruğu olan AKP iktidarı eliyle sömürü politikalarının devamı amacıyla uygulandığı ifade edildi.

Kadına yönelik şiddet ve çocuk istismarındaki artışın nedenleri üzerinde durularak, bu karanlık tablodan kurtuluşun yolunun 8 Mart’ın tarihsel mirasında olduğu vurgulandı.

Grup İmece’nin ezgilerinin ardından mücadele alanlarında ve eylemlerde buluşma çağrısıyla etkinlik sona erdi.

Gebze

İşçilerin Birliği Derneği tarafından düzenlenen etkinliğin açılış konuşmasında, OHAL, baskı ve savaş ortamında işçilerin, emekçilerin, kadınların yaşadığı sorunlar üzerinde duruldu. Mücadele örneklerinin vurgulandığı konuşmada çifte sömürüye, baskıya, gericiliğe ve kirli savaşa karşı kadınıyla erkeğiyle tüm işçilerin birlikte vereceği mücadelenin önemi belirtildi.

Ardından ise saygı duruşu gerçekleştirilerek 8 Mart’ın tarihçesini ve eşitlik-özgürlük mücadelesinde kadınların yerini anlatan sinevizyon gösterildi.

İEKK konuşmasında ise sermayenin gerici zihniyeti yaygınlaştırdığı ve bu gericiliğin özel olarak da kadınlara karşı söylemlerle kendini gösterdiği belirtildi.

Kadın işçilerin talepleri sıralanarak mücadeleyi büyütme çağrısı yapıldı. “8 Mart’ın resmi tatil ilan edilmesi” talebi ile konuşma sona erdi. Etkinlik, şiir ve müzik dinletisi ile tamamlandı.

İzmir

Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası (DEV TEKSTİL) İzmir Temsilciliği Kadın Komisyonu’nun “Karanlığa inat bu bahar önce kadınlar yürüyecek” şiarıyla düzenlediği etkinlik saygı duruşu ile başladı.

DEV TEKSTİL adına yapılan açılış konuşmasında, 8 Mart’ın tarihçesi anlatılırken New Yorklu tekstil işçisi kadınların mücadelesine vurgu yapıldı.

İşçiler ve emekçiler açısından sömürünün yoğunlaştığı, baskının arttığı, çalışma ve yaşam koşullarının ağırlaştığına değinilerek 8 Mart’ın sömürüye, baskıya, taciz ve tecavüz saldırılarına karşı mücadele çağrısı olduğu ifade edildi.

DEV TEKSTİL’in oluşturduğu müzik dinletisinin ardından sahne direnen işçilere bırakıldı. Konak belediye işçileri adına söz alan kadın direnişçi, neden direnişe geçtiklerini, mücadelenin kendisini nasıl değiştirdiğini anlatarak tüm işçileri ve emekçileri mücadelelerine desteğe çağırdı. Halkoyunları atölyesinin gösterisiyle ilk bölüm sonlandırıldı.

İkinci bölüm ise AKP karanlığına karşı direnen kadınların mücadelesini anlatan ve eylem görüntülerinin yer aldığı sinevizyon gösterimiyle başladı. Sinevizyon sonrasında tiyatro atölyesi sahne aldı.

Yakup Altun’un söylediği türküler ve halaylarla sona eren etkinliğe SMF, Partizan, BDSP, Emekli Sen de katıldı.

 

 

 

 

Bakırköy’de 8 Mart mitingi

 

8 Mart Kadın Platformu’nun çağrısıyla İstanbul’daki Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda miting gerçekleştirildi. 4 Mart günü saat 11.00’de Dikilitaş’ta toplanan kitle saat 12.00’de iki arama noktasından geçerek yürüyüşle alana girdi.

Yürüyüşün en önünde 8 Mart Kadın Platformu’nun “Savaşa, OHAL’e, cinsiyetçiliğe karşı bedenimiz, emeğimiz, özgürlüğümüz için direniyoruz!” pankartı taşındı. Arkasında ise kadın örgütleri ve katılan kurumlar sıralanarak yürüdü. Yürüyüş boyunca atılan sloganlar, pankartlar ve dövizlerde kadınların hayatına gerici saiklerle sınırlar çizilmesine, kadın cinayetlerine, taciz, tecavüz ve çocuk istismarına tepki gösterildi. HDK, HDP, TJA kortejinde ise Efrîn’e dönük saldırganlığa karşı “Biji berxwedana Efrîn!”, “Biji berxwedana YPJ!” sloganları öne çıktı.

Miting programında ilk olarak KHK saldırısına karşı İstanbul’da direnen emekçilerden Sema Uçar söz aldı, direnişlerini anlatarak işlerini geri isterken barış, yaşam, özgürlük taleplerini de yükselttiklerini söyledi.

Tutsak kadınlar adına Figen Yüksekdağ ve Sebahat Tuncel’in hapishaneden gönderdiği mesajların okunmasının ardından Esenyalı Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Adile Doğan söz alarak yılda yaklaşık 400 kadının şiddet görerek derneğe başvurduğunu, aile içi cinsel istismar gibi durumlarla da karşılaştıklarını anlattı.

Platform adına okunan açıklamada yaşamın her alanındaki baskı, şiddet, cinsel saldırılar, savaş, dincilik, gericiliğe karşı birlikte direnişin sürdüğü ifade edildi. Efrîn’e yönelik saldırganlık teşhir edilerek savaş politikalarının tek adam rejimini inşa etmek için uygulandığı da eklendi. Kadına yönelik gerici uygulamalar teşhir edilerek kadınların toplumsal alanın dışına itilmek istendiği söylendi. 8 Mart’ın resmi tatil ilan edilmesi talebiyle konuşma sona erdi.

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın konuşmasıyla devam eden program müzik dinletileri eşliğinde çekilen halaylarla sona erdi.

 
§