24 Ekim 2014
Sayı: KB 2014/42

Sermayenin zorunu bozacak tek güç birleşik bir devrimci direniştir!
Kobanê direnişi ve devrimci sınıf mücadelesi
Kobanê’de emekçi irade kazanmıştır!
Koridor açıldı, direniş sürüyor!
YPG/YPJ savaşçılarını binler uğurladı
Bütçe görüşmeleri başladı
İşsizlik de işçinin suçuymuş!
Validebağ talana direniyor!
MİB MYK Ekim ayı toplantısı değerlendirme ve sonuçlar
İhanete geçit vermemek için metal işçileri sokağa!
DEV TEKSTİL’in Esenyurt tanıtım toplantısı
Sermaye kan dökmeye devam ediyor!
Feniş’te satış sonrası baskılar artıyor
EKU’da Türk Metal devrede
Gençlik hareketine devrimci müdahalenin sorunları
Liseli meclisleri sesleniyor: “Sen de varsın!”
Meclisler toplanıyor, DGB genel kurula yürüyor
Faşizme karşı omuz omuza!
Avrupa’da Kobanê'yle dayanışmanın dersleri ve kazanımları
Dış basında Kobanê yardımı ve AKP’nin iflası
İngiltere’de on binler sokaklara çıktı
Haziran Direnişi yargılanıyor!
Devletin kontrgerilla gerçeği ve ötesi - K. Ehram
Kadın düşmanlığının tarihsel ve mitolojik kökeni - Z. Eylül
Cumartesi Anneleri'nin eylemi 500. haftasında
Bu sayının PDF formatını download etmek için tıklayın

 

 

İhanete geçit vermemek için
metal işçileri sokağa!


Metal işkolunda sendikalarla MESS arasındaki Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinin devam ettiği, “sendikacılar”ın da kaygılarının arttığı bir anda biz işçiler de giderek sabırsızlanıyoruz. Sendikacılar ise hem biz işçilerin ne düşündüğünü hem de metal TİS’lerine ilişkin gelişmeleri nasıl izlediğimizi anlamaya yönelik olarak fabrikaları “ziyaret” etmeye başladılar. Açık ki bu ziyaretler bizleri yeni bir ihanete hazırlama amacı taşıyor. Bir taraftan yalan-yanlış bilgilendirmeler yaparken öte taraftan yaşanacak muhtemel bir ihanete karşı göstereceğimiz tepkinin önünü bugünden almaya çalışıyorlar.

Biz işçileri hiçbir zaman hatırlamayan Türk Metal işyeri temsilcileri şimdi göstermelik olarak yanımıza gelerek çeşitli sorular soruyorlar. “Arkadaşlar nasılsınız, bir sıkıntınız var mı?” vb. sorular yöneltiyorlar. Ancak soru sorarken bile bir bilgilendirmede bulunmaktan kaçınıyorlar. İşçilerin soru sormasından dolayı yanıt vermek zorunda kalıyorlar. Bunu bile yaparken ellerinden geldiği kadar kaçamak cevaplar veriyorlar. Türk Metal temsilcileri bir taraftan da “arkadaşlar sizler için mücadele ediyoruz, tüm çabamız sizler için, daha iyi koşullar oluşturmak” vb. şatafatlı sözler sarf etmekten de kaçınmıyorlar.

İşçilerin TİS sürecinin neden ilerlemediği, halen neden sonuç alınamadığı yönündeki sorularına ise ısrarla yanıt vermekten kaçınıyorlar. Bunun dışında işçilerin iş ayakkabısı, servis ve benzeri sorunları dile getirdiklerinde ise yine aynı yönteme başvuruyorlar. “Yapılabilecek her şeyi yapıyoruz, en iyi iş ayakkabıları getirtiyoruz, servislerle ilgili sorunlarınızı bize ilettin, hemen sorunu çözmeye çalışırız, en iyi ayakkabıları biz veriyoruz, daha iyisini veren yok” vb. cevaplar vererek konuşmaların bitmesini sabırsızlıkla bekliyorlar. Temsilciler konuşmaları kısa tutmak ve işçilerin sorularından kaçmak için ellerinden gelen tüm çabayı gösteriyorlar.

Sendikacılar bu “ziyaretleri” örgütlü oldukları fabrikalarda yapıyorlar. Tüm fabrikalarda bu tarz konuşmalar yaşanmasa da, işçiler durumdan oldukça hoşnutsuz.

Ağır koşullarda çalıştırılıyoruz, ancak çok düşük ücretler alıyoruz. Yıllardır doğru dürüst bir zam almamış olmamız, giderek ağırlaşan yaşam ve çalışma koşulları biz işçileri derin bir hoşnutsuzluk ve arayış içine sokuyor. Türk Metal çeteleri bu tablonun tümü ile farkındalar. Fabrika ziyaretlerinin gerisinde işte bu hoşnutsuzluk ve bu temelde ortaya çıkan arayış var. Bu süreçte itiraz edenleri, sesini bir parça yükselteni önden tespit ederek işten atma tehdidi ile etkisizleştirmek istiyorlar.

Ancak zaman ilerledikçe işçilerin hoşnutsuzluğu ve homurdanması da gittikçe daha yüksek sesle duyulur olmaya başlandı. Bu tepkiler biz işçilerin kazanması için yeterli değil, bunu bilmemiz gerekir. Bizleri kurtaracak olan taban örgütlülüğüne ve iradesine dayanan bir mücadeledir.

Başımızdaki Türk-Metal çetesinin biz işçiler için yapacağı bir şey yoktur. Yıllardır yaptığı gibi bu dönem de satış sözleşmesine imza atabilmek için zemin oluşturmaya çalışıyorlar. Bu ihanete geçit vermemek için metal işçileri olarak hep birlikte gücümüzü Metal İşçileri Birliği çatısı altında birleştirelim. Ne satıcı alçak Türk Metal ne de tabanın gücüne güvenmeyen fotokopici Birleşik Metal-İş Sendikası bizlerin haklarını savunabilir. Zira bu iradeden yoksunlar. Bunu başaracak olan Metal İşçileri Birliği çatısı altında metal patronlarına karşı mücadeleyi büyütecek olan bizleriz.

Trakya’dan Türk Metal üyesi bir işçi

 

 

 

 

 

Saldırılar sökmedi:
MİB Kale Kilit önünde!

 

Daha önce Türk Metal çetesinin saldırdığı ve çetecilere gerekli yanıtı veren MİB’lilerin polis tarafından gözaltına alındığı Kale Kilit önünde 17 Ekim günü yine Metal İşçileri Bülteni dağıtıldı.

12 Eylül günü sabah saatlerinde Kale Kilit önünde bildiri dağıtımı yapan Metal İşçileri Birliği üyelerine Türk Metal çetesinin temsilcileri saldırmış, MİB’lilerden aldıkları yanıtla fabrikaya çekilmek zorunda kalan çetecilerin ardından polis MİB’lileri gözaltına almıştı.

Saldırılara rağmen devrimci sınıf faaliyetini ısrarla sürdüreceklerini belirten MİB’liler, yine Kale Kilit önündeydiler. MESS ve Türk Metal Sendikası arasında yapılan son toplu sözleşme görüşmesine dair bildirileri Kale Kilit işçilerine ulaştırdılar. Bildiriyle Metal İşçileri Bülteni de verildi.

Kale Kilit fabrikası önünde dağıtıma başlanıldığı sırada Türk Metal’in fabrikadaki temsilcileri telefonlarına sarıldılar. Kale Kilit yöneticileri ile birlikte bir kenarda toplandılar.

Öğle paydosu çıkışında işçilere bildiri ve bülten ulaştırıldı. Kafelerde oturan işçilerle de sohbet edilerek bildiriler verildi. Bazı işçilerin “Peki biz ne yapalım?” sorusu üzerine yapılması gerekenlere dair sohbet edildi. Bir çok işçi bildiriyi aldığında “Yine Metal İşçileri Birliği geldi” ifadelerini kullandı. Fabrika önünde ve büfelerde yapılan dağıtımdan sonra, Kale Kilit işçilerinin de Cuma namazı için gittiği cami önüne gidildi. Namazdan çıkan Kale Kilit işçilerine de bildiri ve bülten ulaştırıldı.

Cami çıkışındaki dağıtımın ardından tekrar fabrika önüne gelindi. MİB çalışanları bir süre sonra dağıtımı sonlandırıp ayrılırken fabrikanın yakınlarındaki bir cadde üzerinde çok sayıda sivil ve resmi polis ekibi tarafından önleri kesildi. Patron ve Türk Metal çetesinin ihbarı üzerine gelen polisler dağıtımın yasal olmadığı iddialarıyla keyfi tutum sergilediler. Bu tutumlara gereken cevap verilmesi karşısında bu sefer de keyfi olarak kimlik kontrolü dayattılar. Kimlik kontrolünün ardından polisler ayrıldılar.

Kızıl Bayrak / Küçükçekmece

 

 

 

 

 

MİB mücadele çağrısını sürdürüyor

 

GOP’ta MİB faaliyeti

GOP Elmabahçesi’nde kurulu bulunan Ejot Tezmak işçilerine 22 Ekim günü Metal İşçileri Bülteni’nin dağıtımı yapıldı. İki vardiyanın denk geldiği saatte gerçekleştirilen dağıtımla, fabrikaya giriş-çıkış yapan işçilere bülten ulaştırıldı.

Birleşik Metal-İş’in örgütlü olduğu RSA Tesisat patronu yıllardır sendikayı düşürmek için çaba sarf ediyor. Şimdiye kadar sayısız oyun tezgahlayan RSA yönetimi şimdi de Türk Metal çetesi ile işbirliği yapmış durumda. Yönetim eliyle işçilerin Türk Metal’e üye olması sağlanıyor. Birleşik Metal-İş’e üye olan işçilere ise zam yapılmayacağı söylenerek, maaşların düşük olması da fırsata çevriliyor ve işçilere fazla mesaiye bırakılmayacakları vb. söylemlerle baskı yapılıyor.

Bursa’da mücadele çağrısı

MESS grup toplu sözleşme süreci yeni bir ihanete doğru yol alırken Metal İşçileri Birliği (MİB) ise bu gidişata karşı metal işçilerini mücadeleye çağırıyor.

Bu kapsamda hazırlanan bildiri ve duvar gazeteleriyle metal işçisine seslenen MİB çalışanları, Bursa’da bir dizi noktada çalışma yürüttüler. Çalışmalar sırasında Oyak Renault, Bosch, Tofaş olmak üzere pek çok fabrikadan işçilere materyaller ulaştırıldı. Servis noktalarına da duvar gazeteleri asıldı.

Ege MİB Ekim Ayı toplantısı

Ege Metal İşçileri Birliği, Ekim Ayı olağan toplantısını yaptı. EGE MİB bileşenleri gündemlerine aldıkları siyasal gelişmeler üzerinden Kobanê direnişini değerlendirdi. İşçi sınıfının bu anlamlı direniş şahsında geride kaldığı vurgulandı ve sendikaların da genel anlamda sessiz kaldığına değinildi. Ayrıca TİS, sendikalar, sendikal örgütlenme eğilimleri ve arayışlar son olarak da Kasım ayında yapılması planlanan EGE MİB meclis toplantısı tartışıldı. Bu doğrultuda alınan kararlarla "MİB’li ol güçlü ol!" kampanyasının güçlendirilmesi gerektiği belirtilerek toplantı bitirildi.

Kızıl Bayrak / Bursa-Manisa-GOP


 
§